Ali Saydam
Lobicilik deyince bizim ülkemizde genelde insanların aklına başka şeyler geliyor: Rüşvet vermek, ‘adam ayarlamak’, kara propaganda… Oysa lobicilik genellikle merkezi hükümet çevrelerini hem doğru hem de ilgili grubun çıkarına bilgilerle donatmak için kurulan strateji ve uygulamaların bütünüdür.
TÜSİAD’ın Almanya’daki temsilcisi Alper Üçok, Twitter ortamında bir içerik paylaşmış. Buna göre, Avrupa’daki lobicilik faaliyetleri Amerika’yı geçmiş. Bunda ne var, diyebilirsiniz. Tarihsel birkaç örnek ve veriyle bu durumu ele aldığımızda dikkat çekici sonuçlar ortaya çıkıyor.
Amerika, ülke topraklarında çalışan lobicileri kayıt altına almaya 1946 yılında başlamış. Yani, o dönemlerde lobici olmak isteyen, devlet tarafından kayıt altına alınıyormuş. Amerika’ya en yakın dönemde bu ‘kayıt altına’ alma işini yapan ülke ise 1989 yılında Kanada olmuş. Sonra sırasıyla şu ülkeler kayıt işlemine geçmişler: Litvanya (2000), Polonya (2005), Tayvan (2007), Avustralya (2008), İrlanda (2008), İsrail (2008), Fransa (2009), Danimarka (2010), Avrupa Birliği (2011), Büyük Britanya (2011).
Amerika’da 2018’in Temmuz ayı itibariyle 10 bin 840 lobi faaliyetçisi bulunuyormuş. Bu faaliyetler için harcanan yıllık rakam ise 3 milyar dolar civarındaymış.
Avrupa’ya bakıldığında ise harcama toplamı Amerika’nın gerisinde kalıyor; fakat lobici sayısı da 11 bin 840 ile Amerika’yı geçiyor.
Amerika’da bazı şirketlerin 2017 yılı içerisindeki lobicilik bütçeleri ise şöyle: AT&T (16,9 milyon euro), Alphabet (15,5 milyon euro), Boeing (14,3 milyon euro), Dow Dupont 13,6 milyon euro), Bayer (12,7 milyon euro), Amazon (11,1 milyon euro), Oracle (10,6 milyon euro).
Avrupa’daki şirketlerin ayırdıkları bütçeler biraz daha kısıtlı: Alphabet (5,4 milyon euro), Microsoft (4,6 milyon euro), Royal Dutch Shell (4,6 milyon euro), Exxon Mobil (3,9 milyon euro), BASF (3,3 milyon euro), Siemes (3,2 milyon euro), BP (2,9 milyon euro), General Electric (2,9 milyon euro).
Avrupa Birliği’nin bir dönem iletişimden sorumlu Komiseri (Bakan) bir keresinde “Burada 30 bin lobi firması var. Onlar olmasa yandık!” demişti. Devlet lobicileri bütün dünyada doğru enformasyon edinmek için kullanıyor. Halbuki bizde lobicinin ne itibarı var ne de adam gibi faydası…
Peki, bu rakamları niye verdik? Aslında lobiciliğin Amerika ve Avrupa’da çok yaygın olduğunu, gayet yüksek itibara sahip şirketlerin bunun için çok ciddi bütçeler ayırdığını, bu sürecin özellikle devlet kurumlarında karar alma mekanizmasını hızlandırmak amacıyla kullanılabileceğinin altını çizmek için…
İlaç firmaları, tarım şirketleri, silah sanayii, içki ya da tütün ürünleri firmaları ve tüm sektör dernek ile vakıfları lobiciliği pek tabi ilk kullanacak firmalar arasında olurdu. Ya da örneğin son dönemde perakendeciler ve AVM’cilerin hepsi, kiraların döviz mi yoksa TL mi ödeneceğini sorguluyor; hepsi kendi açılarına göre bir aksiyon alınmasını talep ediyor. İşte, son birkaç haftadır yaşadığımız bu tartışmaya en güzel lobicilik aktiviteleri yanıt verebilirdi; eğer tabi Türkiye’de lobi kültürü gelişmiş olsaydı…
Bundan 11 yıl önce, bu konuyu yazmışız, aradan geçen zaman içerisinde de bu sütunda hatırlatmışız.
İş adamı Sadettin Saran 11 sene önce ABD’ye gitmiş. Herhalde ciddi bir rakam ödeyip Başkan Adayı Hillary Clinton’un New York’taki yemeğine katılmış...
Saran, Hillary’ye demiş ki: “Ermeni tasarısı için desteğiniz bizi çok üzdü.”
Hillary Clinton ise şu yanıtı vermiş: “Ermeni lobisi üç yıldır benimle görüşüyor. Ama Türkler bir kez bile aramadı!”
Lobicilik ya da modern adıyla kamu ilişkileri; devlet kademelerini ve siyasi otoriteyi bilgilendirerek, doğru karar verilmesini sağlamak, ‘kazan – kazan’ ortamları yaratmak ilkesi üzerine kurulu bir halka ilişkiler disiplini… Keşke bizde de çağdaş biçimiyle yerleşmiş olsa!
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.09.2020
15.10.2019
24.09.2019
12.09.2019
10.09.2019
25.06.2019
7.05.2019
11.04.2019
4.02.2019