Atilla YAYLA
Müslüman terörist olur mu?
Bu soruya çoğu zaman iki keskin cevap verilmekte.
İlkine göre İslâm terörü destekleyen bir din. Her Müslümanda terörist olma potansiyeli var. Hatta her Müslüman bir anlamda terörist. Bu görüşü İslâmofobiyle “kafayı yemiş” Batılılar ve Müslüman ülkelerde yaşadıkları hâlde Müslümanlık düşmanlığında onlardan geri kalmayan bazı Müslüman ülke sakinleri savunuyor.
İkincisine göre İslâm ile terörizm arasında hiçbir şekilde hiçbir ilişki kurulamaz. Müslüman asla terörist olamaz. İslâm bir barış dini ve tarihinde terör veya bugünün standartlarıyla dışlanması gereken bir şiddet vakası yok. Dolayısıyla IŞİD, Bako Haram, El Kaide gibi örgütler “gerçek İslâm”ı temsil etmemekte.
Her iki görüşün de yanlış olduğu aşikâr.
İslâmı ve Müslümanları terörle özdeşleştirmek önyargılı bir bakış. Tarihî kayıtlar Müslümanlığın egemen veya ağırlıklı olmadığı yerlerde de yoğun şiddet dalgalarına rastlandığını gösteriyor. Reformasyon sonrası Avrupa tarihi bir şiddet ve kan banyosu tarihidir. Heretik Hristiyan oluşumlar Katolik/Protestan bölünmesinden sonra birbirlerine karşı o zamana kadar eşine benzerine rastlanmamış yoğunlukta şiddet kullandı.
Avrupa’da 20. Yüzyıl’a kadar en büyük savaşlar genellikle din savaşlarıydı. Bu yüzden din/şiddet/terör ilişkisi sorgulanacaksa Hristiyanlığın İslâma, Hristiyanların Müslümanlara üstün çıkma ihtimâli yok.
İslâmı barış dini diye adlandırmak ve yorumlamak Müslümanların hem Müslüman olanlara hem de diğer dinlere/kültürlere mensup olanlara karşı şiddet kullanmadığını göstermez. İslâm inancına sahip kimseler ve kesimler arasındaki savaşların hikâyeleri ciltler doldurmakta. Kerbela vakası şiddetin hem de İslâm Peygamberi’nin ailesine karşı kullanılabildiğinin açık bir örneği ve kanıtı.
Günümüze gelindiğinde de Müslümanların şiddet olaylarında yoğun bir şekilde yer aldığı görülebilmekte. Kim IŞİD, EL Kaide gibi ölçüsüz şiddet kullanan, terörü bir yöntem olarak benimseyen örgütlerin mensuplarının Müslüman olmadığını söyleyebilir? Büyük bir ihtimâlle bu örgütlerin militanları diğer Müslümanlardan daha iyi Müslüman olduğunu, belki de sadece kendilerinin Müslüman olduğunu düşünmekte. Bu yüzden sevimsiz, irkiltici işlere imza atanları Müslümanlıktan dışlamaya çalışmak inandırıcı olmaz ve bir işe yaramaz.
Bence doğru yorum şu: Her din ve neredeyse her ideoloji şiddete engel olma potansiyeline de şiddete sebep olma potansiyeline de sahip. Bir dine mensup bir kimse de veya bir deist, bir ateist de şiddet kullanmayı meşru ve gerekli bir yöntem olarak kabul edebilir. Şiddete/teröre yönelmek inançlar için zorunlu olmaktan ziyade bir yorum meselesi. Biri bir dini korkunç bir şiddete kaynaklık edecek yorumlara tâbi tutarken bir diğeri aynı dini eşsiz bir barış aracı olarak yorumlayabilir. Bu durumda şiddete karşı inananların yapması gereken, haksız şiddete, teröre zemin hazırlayan dinî yorumun doğru yorum olduğuna inanmadığını söylemek ve yanlış yorumları geriletmeye, doğru yorumları teşvik etmeye çalışmaktır.
Ayrıca şu noktanın da göz önünde tutulması gerekir. Yoğun şiddet/terör olaylarında bir dinî yorum tek kaynak olamaz. Tarihî tecrübelerin, içinde sosyalleşilen siyasal kültürün, sosyal ve ekonomik şartların ve iz bırakan olayların da şiddetin ortaya çıkmasında payı olabilir. Bu demektir ki şiddet/terör vakaları ve bunların failleri olan kişi ve gruplar tek faktörlü değil çok faktörlü değerlendirmelere tâbi tutulmalı.
İslâmla ve Müslümanlarla ilintili şiddet/terör olaylarının artması Müslüman ülkeleri hareket geçirdi. 34 Müslüman ülke terörle ortak mücadele için harekete geçti. Merkezi Suudi Arabistan’ın Riyad şehrinde olacak bir örgütlenmeyle teröre karşı işbirliği yapmaya ve terörle mücadeleyi koordine etmeye karar verdi. Bu gelişmeyi memnuniyetle karşılıyor, başarılı olmasını canı gönülden temenni ediyorum.
Bu tür şeylerin yapılması çok gerekli. Belki geç bile kalındı. Unutmayalım ki, Müslümanlarla ilintili şiddet/terör en büyük zararı yine Müslümanlara veriyor.
Yazarlar
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları




































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.04.2021
24.04.2020
12.02.2020
13.11.2019
28.07.2019
28.05.2019
22.05.2019
14.05.2019
12.05.2019
18.04.2019