Bekir AĞIRDIR
Bu kez İmralı süreci olarak adlandırılan sürecin sonunda barışa ulaşabilecek miyiz? Masadaki iki aktöre ve yalnızca onların anlaşacağı içeriğe bağlı kalırsak, hayır.
Çünkü iki kişi de meseleyi silahlı çatışmaları durdurma öncelikli düşünüyor ve kendi pozisyonlarını, yararlarını Kürtler dâhil tüm toplumun taleplerinden farklı bir önceliğe koyuyor olabilirler. Bu doğaldır da. Çünkü her aktör süreç içinde giderek kendisini var eden ihtiyaç ve talepler üzerinden değil kendi varlığını sürdürme üzerinden düşünmeye başlıyor.
Meseleyi ülkenin demokratikleşmesi, devletin yeniden yapılanması, hak ve özgürlüklerin evrensel standartlara getirilmesi ve toplumsal barış olarak daha geniş bir perspektif ve hedef içinden ele alıyorsak herkesin yapması gerekenler var. Medyasıyla, sivil toplum aktörleriyle, aktif yurttaşlarıyla Türkiye’nin meselesini daha geniş bir demokrasi projesi üzerinden düşünmek ve sorumluluk almak gerekiyor.
Yeni heyecanın kaynağı
Üstelik toplumsal barış birilerinin bize vereceği bir şey değil. Toplumsal barış ve demokrasi projesi hepimizin katkısıyla inşa edilebilir. Tüm aktörler de Kürtler de genel olarak toplum da yorgun.
Şimdi yeni bir heyecana ihtiyacımız var. O da barışın ve demokrasinin vaat ettikleridir.
Siyasi aktörler ve liderler ilk kez bu denli açık ve kararlı olarak barış için adım atma niyet ve arzularını açığa vurmuşlarken, cesaretlendirilmeleri gerek. Siyasi aktörler kadar tüm sivil kurum ve aktörlerin de aktif, arzulu ve sorumluluk almaya niyetli davranmaları gerek.
Çünkü barış çok anahtarlı kapının ardında, herkesin anahtarları doğru biçimde, doğru zamanda çevirmesi gerekiyor.
Neler, nasıl yapılabilir?
Her aktörün içinde derin çatlaklar var. Farklı büyüklüklerde de olsa her partinin, her toplumsal ve kamusal kurum ve kümenin içinde barışçı, demokrat düşünenler ile otoriter, devletçi düşünenler var. O nedenle aktörlere göre “yanında” veya “karşısında” kategorik pozisyonlar almak yerine her aktörün içindeki barıştan yana düşünen ve davrananlarla yeni zihnî ittifaklar üretilmeli.
Düşüncelerde, tartışmalarda ve konuşmalarda dün değil yarın esas alınmalı.
Daha da önemlisi yeni bir dil geliştirilmeli. Kavramları eskittik, kirlettik. Barış kelimesi bile Denizli’de başka Diyarbakır’da başka anlama geliyor.
Yeni dil, herkesin, her farklılığın duyarlılıklarına, değerlerine, kutsallarına saygılı olmalı.
Yeni dilde, hak ve özgürlükler için ölçü, toplumun eksiklikleri, duygusal ve zihnî ambargoları üzerinden değil, evrensel insan hakları olmalı.
Yeni dil şovenizmin tuzaklarından kaçınmalı ve nefret dilinden, manevi şiddet dilinden uzak olmalı.
Yeni dil, geçmişin ve acılarımızın yükünden ve yarattığı duygusal ambargolardan uzak olmalı.
En önemlisi de yeni dil kırmızıçizgileri ilan etmekten uzak olmalı.
Ortak demokrasi hareketine doğru
Tüm farklı siyasi ideolojilerden, hareketlerden ve kimliklerden olunmasına karşın, herkesin birbirini tanımaya, bilmeye ihtiyacı var. Vehimlerden, paranoyalardan korunabilmek için siyasetler arası ve siyasetler üstü zemin ve platformlar oluşturulmalı. Bu zemin ve platformlar siyasetler üstü ortak demokrasi projesi için işbirliği ve ilişki geliştirmeyi amaçlamalı.
Bu zemin ve platformlar, “münakaşa” ve “münazara” esaslı değil “müzakere” esaslı olmalı.
Her yeni uzlaşmanın kendimizi de değişmeye zorlayacağını ve değişmemiz gerekeceğini herkes baştan bilmeli.
Herkes yapması gerekenler ve yapabilecekleri için diğerinin yapacaklarını beklemeden veya diğerini yapacakları önkoşuluna bağlamadan harekete geçmeli. Herkes öncelikler sırası yapmadan yapabileceklerini yapmalı.
Hiç kimse, sürecin sonraki adımlarını ilk günden önkoşul olarak ortaya sürmemeli.
Önce barışmalı sonra süreç içinde yaralarımızı onarmalıyız. Onarmanın koşullarını birinci günden konuşmaya başlarsak barışmayı da becerememek riskimiz vardır.
Gördüğünüz gibi buraya kadarki öneriler, sürecin içinde “ne yapılacağına” dair değil “nasıl yapılması” gerektiğine dair. Böylesi karmaşık ve zorlu bir süreç yol haritaları üzerinde mutabakattan değil, davranış ve tutumlara dair ilkeler üzerinden sonuca ulaşabilir. Ancak o zaman ortak mutabakat alanları genişletilebilir.
Buraya kadarki notlarım, cumartesi günkü Barış Meclisi’nin kolaylaştırıcılığında sosyalistlerden muhafazakârlara farklı siyaset geleneğinden kişilerin katıldığı toplantıda yaptığım sunuş ve önerinin özet notlarıdır. Bu köşeden de not etmek istedim.
Yazarlar
-
Taha AkyolYangın ve su 30.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİyi yönetimi hak ediyor muyuz 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKSuriye’de tarihi bir uzlaşmanın imkanları: Mutabakatın özüne ve şeklinde dair 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEHey gidi hukuk 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojava, Şam ve çözüm süreci arasında optimal bir nokta bulunabilir mi? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEski Türkiye’den Bir Sokak ve Bir Apartman 26.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanBakın servet transferi nasıl yapılıyor? Bir tekil örnek… 26.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKendiliğin kazanılması ölçüm sorunlarına yolaçıyor 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuHukuk ve Savaş 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunVazgeçmeyeceğiz! 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilAynı dili konuşup neden anlaşamıyoruz? 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluFurkan Karabay, Murat Çalık, Kavala, Atalay, Demirtaş ve diğerleri 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçMinder… 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBir Baba Dostu: Altan Öymen 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞYusuf Tekin hemen istifa etmeli ama LGS değil, YKS’den 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluDevlet, başta dürüst olmazsa sonra kimseyi inandıramaz 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEMurat Çalık’tan halkın payına düşenler 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan, temel saflaşmanın eksenini 10 yıl sonra bir kez daha değiştirmeye çalışıyor: ‘Millîlik’ yer 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR103 kişinin ölümündeki suçu sahte belgeyle gizlediler 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağacı taşımanın suç olduğu ülke: Portekiz 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRSiyaset çıkar, itibar, zenginleşme aracı olmadığında… 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
5.05.2025