Cafer Solgun
Devlet televizyonu gecenin bir yarısı geçtiği ‘son dakika’ haberinde iki haftayı aşkın bir süredir ‘yaralıların bulunduğu bodrum’ haberlerine konu olan Cizre’de 60 ‘teröristin’ öldürüldüğünü duyurdu. Bu haber daha sonra yayından kaldırıldı.
Ama Cizre’de ‘bir şey’ olmuştu; peki ne olmuştu?
Genelkurmay Başkanlığı’nın açıklamasına göre Cizre’de 10, Sur’da 2 kişi öldürülmüştü. Genelkurmay açıklamasında 14 Aralık 2015 gününden bu yana Cizre’de uygulanan ‘abluka’da 564, aynı günlerde Sur’da ilan edilen sokağa çıkma yasağıyla birlikte sürdürülen operasyonlarda 169 kişinin öldürüldüğü belirtildi. Genelkurmay ve devlet ağzıyla ‘etkisiz hale getirilen’ bu rakamlar birer ‘terörist’.
Bazı haber ajanslarının geçtiği haberlere göre, önceki gece Cizre’nin çatışma ve operasyonların yoğunlaştığı Cudi Mahallesi Bostancı Sokak üzerinde bulunan ve yaralıların bulunduğu bodrum haberleriyle gündeme gelen binadan güvenlik güçlerine ateş açılması üzerine çatışma çıkmış ve güvenlik güçlerinin ateşi sonucunda ‘8 terörist’ öldürülmüştü.
Haberlerde gece geç saatlere kadar ilçede silah ve patlama seslerinin duyulduğu belirtiliyor.
Şırnak Valiliği’nden yapılan açıklamada ise Cizre’de ‘etkisiz hale getirilen terörist’ sayısı, Genelkurmay’ın verdiği sayı ile aynı, 10.
Anadolu Ajansı, valilik açıklamasının yanı sıra güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberinde Cizre’deki ölü sayısının 18 olduğunu duyurdu.
HDP’nin bölgedeki milletvekillerinden Ferhat Encü, “Cizre’de vahşet var. Ama bunun boyutlarıyla ilgili bilgi alamıyoruz” diyor. Faysal Sarıyıldız, “Cizre’de, gece saatlerde hastaneye 7 cenaze götürüldü. Bunun dışında bizde teyitli bir bilgi yok” diyor. DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, “Devlet Cizre’de katliam yaptı” diyor. HDP’den gelen diğer açıklamalarda da İçişleri Bakanlığı’ndan bilgi almaya çalıştıkları ve kaygılı oldukları belirtiliyordu...
‘Olaya’ hangi taraftan bakarsak bakalım, Cizre’de ‘kötü’ şeyler olduğu, çok açık. Bilgiler, rakamlar arasındaki çelişkiler ise, sadece sorunun vahametini arttıran bir anlam ifade ediyor. Gerçeğin ne olduğunu bilmiyorsak, bilemiyorsak, bu, olayın kendisi kadar kötüdür çünkü. Ve Cizre’de olan da bu.
Her biri bu halkın evladı insanlarımız ‘orada’ ölüyor. Asker olarak, polis olarak, ‘militan’ olarak, anne, baba, çocuk ve hatta bebek olarak...
Ve bütün bunlar ‘orada’ olduğu için mi bizler ‘burada’ bu kadar sessiz, soğukkanlı, vicdanı kaskatı kesilmiş olarak seyrediyoruz olan biteni; olan bitenin ‘ne’ olduğunu dahi bilmeden...
Filistin’de, Mısır’da hayatını kaybeden insanlar için ayağa kalkan vicdanlarımız vardı hani bizim... Yaşaran, ağlayan gözlerimiz, isyan eden yüreklerimiz...
Eğer ki ‘resmi’ açıklamalara bakarak ‘onlar teröristmiş’ diye düşünüyorsanız eğer; yok hayır, size üç aylık Miray bebekleri hatırlatmayacağım. Ama bu toplu ‘etkisiz hale getirildi’ açıklamalarının altından 90’lı yıllarda JİTEM suretinde devlet kökenli çetelerin kanlı icraatlarının çıktığını hatırlatmadan da edemeyeceğim. ‘O eskidendi...’ diye düşünene de, sadece ve sadece, yargısız infazın kötü bir şey olduğunu söyleyecek ve bu konuda devlet olarak da toplum olarak da çok ‘parlak’ bir sicilimiz olmadığını hatırlatmakla yetineceğim.
Her şey bir yana, sormak hakkımızı kullanalım hiç değilse: Cizre’de ne oldu ve ne oluyor?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.06.2025
1.06.2025
23.05.2025
10.05.2025
27.04.2025
19.04.2025
13.04.2025
4.04.2025
29.03.2025
24.03.2025