Cafer Solgun
Bayram halleri
7.02.2016
1868
Memlekette ‘bayram’ havası yok, ama bu ‘tatil’ havası yok demek değil. İstanbul, koca kent adeta boşalmış. İnsanın asabını bozan trafik keşmekeşi son bulmuş. Aslında nicedir böyle; ‘bayram’ tatil demek. Her bayram öncesi ‘tatil’in uzatılması beklentisi de genellikle karşılık buluyor ve insanlar ortalama bir hafta gündelik yaşamın olağan rutininden kopma imkan ve fırsatı buluyorlar.
Fakat tatil yapmak, ‘bütçe’ gerektiren pahalı bir şey. Cebindeki kuruşun, faturaların, kredi borcu taksitlerinin hesabını yapmak mecburiyetindeki insanlar açısından tatil, bir hayal. Tabii kastettiğim, bir tatil beldesine gitmek, denize sıfır bir otelde kalmak filan.
Bu nedenle insanlarımızın çoğu için tatil, özellikle de bayram tatili, memlekete, köyüne gitmek demek. Bu, en ucuz tatil yapma imkanı. Hem fazla harcama yapmanız gerekmeyecek hem de doğduğunuz, büyüdüğünüz yeri görecek, büyüklerinizi ziyaret edecek, ellerini öpeceksiniz. Böylece tatil ile bayramın anlamı da birbiriyle buluşmuş oluyor. Ya gidecek bir köyünüz bile yoksa?
Bu nedenle insanlarımızın çoğu için tatil, özellikle de bayram tatili, memlekete, köyüne gitmek demek. Bu, en ucuz tatil yapma imkanı. Hem fazla harcama yapmanız gerekmeyecek hem de doğduğunuz, büyüdüğünüz yeri görecek, büyüklerinizi ziyaret edecek, ellerini öpeceksiniz. Böylece tatil ile bayramın anlamı da birbiriyle buluşmuş oluyor. Ya gidecek bir köyünüz bile yoksa?
Bayram günleri, bazılarımız için hiç eksilmeyen hüzünlerin, üzüntülerin daha bir arttığı günlerdir. Kayıplarınız varsa, hastanız varsa, ‘içeride’ yakınlarınız varsa, yaşadığınız ‘bayram sevinci’ değildir elbette. Tepeden tırnağa hüzün. Sevdiklerinizle paylaşmadığınız bayram, nasıl ‘bayram’ olabilir ki?
Bazı haberleri, fotoğrafları anlatır. Dün bazı gazetelerde gördüğüm o fotoğraflı haber de bu tür haberlerdendi. Yüksekova’da viraneye çevrilmiş evlerinin önünde kadınlar, çocuklara şeker veriyorlardı. O kadınlar ve o çocuklar bayramı nasıl bir sevinçle, iyimserlikle kutlayabilirler? Yine de ‘bayramdır’ deyip geleneğe sahip çıkmalarına sadece saygı duyulabilir.
Gelenek deyip geçmemek gerek. 12 Eylül’ün en karanlık zamanlarında dahi bayram günü Metris’te ‘bayram yemeği’ niyetine her zamankinden farklı bir karavana çıkardı. Farklı dediysem, mesela kuru fasulye ya da yeşil mercimeğin içerisinde birkaç parça et görülürdü. Bir keresinde gözlerimizle gördük; etin üzerinde bir ‘damga’ vardı ve 1944 yazıyordu.
On yıllarca bu eti hangi soğuk hava depolarında, nasıl saklayabilmişlerdi? Olsun; ‘bayram yemeği’ idi işte. Sayıma gelen ve az sonra ‘rutin işkence’ görevini ifa edecek ekibin bize ‘Bayramınız kutlu olsun’ deyip şeker tuttuğu bile olmuştur. E tabii, o ayrı bu ayrı. ‘İş’ ile ‘bayram’ı birbirine karıştırmamak gerekirdi…
On yıllarca bu eti hangi soğuk hava depolarında, nasıl saklayabilmişlerdi? Olsun; ‘bayram yemeği’ idi işte. Sayıma gelen ve az sonra ‘rutin işkence’ görevini ifa edecek ekibin bize ‘Bayramınız kutlu olsun’ deyip şeker tuttuğu bile olmuştur. E tabii, o ayrı bu ayrı. ‘İş’ ile ‘bayram’ı birbirine karıştırmamak gerekirdi…
Cumartesi Anneleri mesela, yıllardır bayram sevinci değil bayram hüznü yaşıyorlar. Eşleri, kocaları, anneleri, kardeşleri, bacıları ‘kayıp’ iken, bayramlarda ziyaretine gidecekleri bir mezarları bile yok iken, nasıl ‘bayram’ kutlayabilirler?
Bugün itibarıyla 42 gündür kendisinden haber alınamayan, yetkililerin akıbetiyle ilgili açıklama yapmadığı Hurşit Külter’in hasta annesi Kerime Külter nasıl bayram yapacak?
Atatürk Havaalanı’nın kan gölüne döndüğünün ertesinde devlet ricali Osman Gazi Köprüsü’nün açılışını yaptı. Ülkede ‘yas’ ilan eden o devlet, açılış töreninde ‘bayram yaşıyoruz’ açıklaması yaptı, selfie'ler çektirdi, taraftarlarıyla birlikte göbek attı oynadı. Ve bu haber, ertesi gün gazetelerde havaalanında yakınlarını yitiren insanların acılarını yansıtan haberlerle birlikte aynı sayfalarda yer aldı.
Bayram kimler için ‘bayram’dır ve kimler için acısının büyüdüğü günler?
Yazarlar
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
19.07.2025
11.07.2025
6.07.2025
30.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
1.06.2025
23.05.2025
10.05.2025