Cafer Solgun
Kovid-19 salgını dehşet saçmaya devam ediyor. Salgının yeni karargâhı, bir süredir Avrupa ve Amerika. İran ve Avrupa’nın arasındayız ve Türkiye de maalesef virüsün en süratle yayıldığı, hayatını kaybedenler grafiğinin aynı süratle yükseldiği ülkeler arasında. Test sayısı ile birlikte vaka ve ölüm oranları da artıyor.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 5 Nisan Pazar günü itibarıyla test sayısının 20 bini aştığını, toplam “vaka” sayısının 27 bin 79 olduğunu açıkladı. Halen yoğun bakımdaki hasta sayısı bin 381, hayatını kaybedenlerin sayısı ise toplam 574.
Sayın Koca, “en riskli” ilk beş ili de tekrar sıraladı: İstanbul, İzmir, Ankara, Konya ve İzmit.
5 Nisan Pazar günü gazeteci Candaş Tolga Işık’a (Posta Gazetesi) konuşan Koca, “İstanbul’u tutamıyoruz” demiş kaygıyla. “Sokağa çıkma yasağı ilan edecek misiniz?” sorusuna ise, kısaca, zaten “fiili” bir sokağa çıkma yasağı olduğunu, alınan tedbirlerin de bu yönde olduğunu hatırlatarak cevap vermiş.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, basına her konuştuğunda “Yarın geç olabilir” diyor, “Siyasetin, siyasi ayrışmanın zamanı değil, insan hayatı söz konusu” diyor. Sayın İmamoğlu öne çıkarmasa da, açıklamalarının satır aralarından siyasi iktidarın belediye ile işbirliği yapmaktan uzak durduğunu da anlıyoruz.
Önceki yazımda İstanbul’da belirli bir süre için sokağa çıkma yasağı ya da kısıtlaması kararı almaktan hala imtina eden iktidarın bu tutumunu, meseleye “ekonomik riskler” açısından bakmasına bağlamış ve “Aman ekonomi zarar görmesin” yaklaşımının gayrı insani oluşuna dikkat çekmek istemiştim.
Ekonomi tabii ki önemli. Fakat insan hayatı ile can sağlığı ile kıyaslanabilir mi? Ekonomi, üretim, ticaret, ihracat, para, devlet, iktidar kavramlarını insan ve hayattan bağımsız olarak “değer” kabul ediyorsanız, açık söyleyeyim, bu anlayışa ancak lanet okunabilir…
Gelişmeleri izlerken, sokağa çıkma yasağı ya da kısıtlaması ile ilgili analizimde ciddi bir hata yaptığımı fark ettim. Evet, sayın güç ve iktidar sahipleri meseleye biraz “Ekonomi nasıl etkilenir? Krizi fırsata çevirebilir miyiz acaba?” hassasiyetiyle bakıyorlar ama buna galebe çalan bir başka “hassasiyetleri” daha var; iktidar!
Anlatayım…
HDP’li belediyelere kayyım atanarak bölge halkının iradesi pervasızca hiçe sayıldı. Korona günlerinde dahi bu yüksek “vatanperver” hassasiyetlerinden bir milim geri adım atmayarak iz bıraktılar. Bu kayyım pervasızlığında, malum, ortada mahkeme kararı, kesinleşmiş hüküm filan olmasa da “terör” gibi her lazım olduğunda iş gördüğü düşünülen bir gerekçe kullanıyorlar.
CHP’li belediyeleri ise “yok” sayarak “etkisiz eleman” durumuna sokmak istiyorlar. Bağış kampanyası yapmaları engelleniyor, iktidarla koordineli çalışmalarına imkân tanınmıyor, vs. Bunun yegâne sebebi, “CHP’li belediyeler başarılı” izlenimi verilmemesi, aksine, mümkünse “başarısız” algısı yaratılması. Buna rağmen özellikle Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın halkçı belediyeciliğe örnek teşkil eden uygulamalarının kamuoyunda yol açtığı takdir ve sempatiyi gölgelemeleri bugüne değin mümkün olmadı.
Bu korona krizi günleri, iktidar partisinin bu çapsızlığı, bu sığlığı, bu sorumsuzluğu ile de hafızalarımızda iz bırakıyor…
Oysa dillerinden “Milli birlik ve beraberliğe en çok muhtaç olduğumuz bu günlerde…” havasında cümleler eksik olmuyor. Söylem ve icraatları uyumlu olsa, koronavirüs kuşatmasına karşı gerçekten de daha büyük, daha sahici bir birlik ve kardeşlik tutumu içerisinde olurduk…
“Vaka” ve ölüm sayılarının en yüksek olduğu, Sağlık Bakanı Koca’nın “tutamıyoruz” dediği İstanbul’da sokağa çıkmanın kısıtlanmasını istemek, meğerse “çakallık” imiş! Dahası, “tuzak”! Bunu söyleyen yandaş medyanın “amiral gemisi” Sabah yazarlarından Engin Ardıç. Normalde yersiz polemiklerden hazzetmem ve adı geçen kişi de ciddiye alınacak biri değil ama bir düşünce biçimini, virüs salgınına dahi galebe çalan bir korku ve kaygıyı en açık şekilde dışa vurduğu için adını andım.
Şöyle diyor Ardıç Bey:
“…Aynı çakallar, şimdi de benzer bir tuzak kurmak istiyorlar.
İlle de ‘genel sokağa çıkma yasağı’ diye tutturdular.
Hükümet yemiyor.
‘Önümüzdeki bayram tatilleri birleştirilsin ve erkene alınsın, böylece sokağa çıkma yasağı daha kolay uygulanabilir’ diyen zevzek bile var.
Beklentileri, sokağa çıkma yasağı genelleştirilirse iktidarın nasıl olsa bunun altından kalkamayacağı varsayımına dayalı. Açlık baş gösterince de bunun bir ‘sosyal patlamaya’ dönüşüp iç savaşa doğru gitmesi...” (5 Nisan Pazar, Sabah)
Adamın lümpen ağzı bir yana, salgına karşı sokağa çıkma yasağı ya da kısıtlaması taleplerinin arkasında olduğunu varsaydığı felaket senaryolarına bakar mısınız: Açlık… Sosyal patlamalar… İç savaş… Bunun altından kalkamayan hükümetin alaşağı olması… Neyse ki hükümet “yemiyor” imiş!
Bu “felaket” senaryo ve öngörülerinde (!) tek eksik, Kovid-19 salgını ve artan ölümlerle ilgili hiçbir şey söylememesi.
Sokağa çıkma kısıtlaması durduk yere istenecek bir şey değil. Önü alınamayan salgının yayılma hızını durdurabilmek için en etkili “çare”. Ve tabii ki bu karar alınırsa zorunlu olarak evlerine kapatılacak insanların asgari ihtiyaçlarının temin edileceği bir organizasyonun oluşturulması gerekir. Ordu da, polis de, belediye de velhasıl “devlet” buna seferber olur… Devlet “insan sağlığı için devlet” olursa, ne “iç savaş” çıkar ne de “patlamalar” olur.
Umarım korona için oluşturulan Bilim Kurulu toplantılarında dile getirilen görüş, değerlendirme ve öneriler tutanakla kayıt altına alınıyordur. Günü geldiğinde öğrenelim, kimler “İstanbul’da sokağa çıkma yasağı getirelim” demiş ve aslında ne demek istemiş…
Gözlerini iktidar, güç, para bürümüş olanlar korona salgını ile dahi “normale” dönemiyorlarsa, iki kat zordayız demektir ve bu ölümcül sabır sınavını göğüslemede Hızır her birimizin yardımcısı olsun…
7 Nisan Salı günü TBMM Genel Kurulu’nda yeni infaz düzenlemesi görüşülecek. Hapisteki hırsız, arsız, uğursuzlar salıverilirken “devlete karşı işlenen suçlar” kategorisindeki insanlar bırakılmayacak. Yani, “terör” ile ilişkilendirildikleri için misal haber yapmış, yazı yazmış, görüş açıklamış, tweet atmış insanlar “içeride” ve Kovid-19 salgınına karşı başlarında tutulan gardiyanlarla birlikte “risk” altında kalmaya devam edecek, hırsızlar, dolandırıcılar, kaçakçılar, uyuşturucu tacirleri serbest bırakılacak…
Ömer Faruk Gergerlioğlu tasarıdaki kabul edilemez ayrımcılığa bir örnek vererek sormuş: “İnfaz yasası 20. madde eş veya çocuğun hastalığı durumunda bir yıl infaz erteleme veriyor ama ‘terör’ suçu denen düşünce suçlarında tanımıyor bu hakkı! Nasıl bir ayrımcılık bu? Hasta, siyasinin yakınıysa ölsün gitsin yani, ayrımcılık bu gaddarlıkta! Muhalifte gaddarlıkta zirve!”
Virüs “ayrım” yapmıyor ama bu iktidar bu gerçeği idrak edene kadar kaç kişi daha öleceğiz, bilmiyoruz…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları










































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
14.09.2025
5.09.2025
29.08.2025
22.08.2025
17.08.2025
10.08.2025
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025