Cemil ERTEM
Hafta ekonomi açısından çok ilginç bir gelişmeyle bitiyor. Beklenen oldu ve Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s, ABD’nin kredi notunu düşürdü. Standard&Poor’s’un (S&P) açıklamasında, ABD’nin en üst seviye olan ‘AAA’ kredi notunun ‘AA+’ya düşürüldüğü belirtildi. Kredi not görünümünü ise ‘negatif’ olarak belirlendi. Bunun ABD tarihinde bir ilk olduğunu da belirtelim. S&P, aslında ‘malumu’ ilan etti. Ama burada çok önemli bir ayrıntı var. S&P gibi kuruluşlar ABD kâğıtlarının sistemdeki ağırlığını azaltarak adeta bir ‘kriz dengesi’ oluşturmaya çalışıyor. Yani zor durumda olan İspanya, Portekiz ve Avrupa destekli Yunan kâğıtlarına bir nevi yönlendirme yapmak istiyorlar. Aslında buna ‘kriz dengesinden’ ziyade ‘dehşet dengesi’ de diyebiliriz.
Bu arada İtalya S&P ve Moody’s hakkında, tüketici haklarını savunan sivil toplum kuruluşlarının şikâyeti üzerine soruşturma başlattı. İtalya’da soruşturmayı başlatan savcı, bu kuruluşların değerlendirmelerinin piyasalarda çalkantıya yol açtığı şikâyeti üzerine harekete geçtiklerini belirtmiş. Çok güzel; acaba İspanya’da Sol Meydanı’ndaki göstericiler üzerinde S&P ve Moody’s’in etkisi nedir... Tamam, bu kuruluşların, şimdiye kadar çok masum ve objektif olduğu söylenemez ama herhalde krizi de bu kuruluşlar derinleştirmiyor.
Peki bundan sonra ne olacak; yani önümüzdeki hafta başından başlayarak bizi nasıl bir gelecek bekliyor ve bu kriz hayatımızı nasıl etkileyecek? Bir kere şu gerçeği kabul etmemiz gerekiyor; bu yalnız bir ekonomik kriz değil, bir siyasi, tarihi yeniden yapılanma ve uzun sürecek. Aslında 2008 başında finansal depremle başlayan kriz bitiyor. Ancak tam burada iki önemli sorun var ki yaşadıklarımız tam da bu iki önemli sorunun ortaya çıkan sarsıntıları. Birincisi, ortada devasa bir finansal enkaz duruyor, bu kolay kalkmaz; ikincisi yeniyi yapmak için eskiyi tamamen yıkmak lazım; ancak eski direniyor ve yıkılırken gürültü çıkarıyor. Bundan dolayıdır ki:
İkinci savaş sonrası Bretton-Woods anlaşmasıyla sınırları çizilen dolara dayalı para sistemi çökmüştür; yeni bir para sistemi oluşana kadar bu tür öncü depremleri çok göreceğiz.
ABD’nin geri çekilmesi-hem siyasi hem de ekonomik olarak- kolay olmayacak; örneğin, Afganistan’dan Irak’a kadar ABD, sistemin güvenliğini sağladığını iddia edip asker bulunduruyor. Aynı şekilde, başta Çin olmak üzere birçok ülke, ABD Hazine kâğıtlarını ‘ekonomik sistemlerinin’ güvencesi olarak tutuyorlar. İşte ABD askeri ile ABD Hazine kâğıtlarının yerine ikame edilecek yeni siyasi ve ekonomik kurumsal güvenceler oluşturulana kadar bu kriz defalarca vuracak.
AB artık böyle devam edemez. Yeni bir AB Anayasası ve yeni bir bütünleşme dalgası gerekiyor. Ancak bunu yapacak siyasi dinamiği AB henüz yaratamadı. Türkiye’nin ya da Latin Amerika’nın çıkardığı değişim dinamiğini AB henüz çıkaramadı; Merkeller, Sarkozyler gidene kadar, AB bu dinamiği çıkarana kadar kriz ya da değişimin depremleri devam edecek.
Türkiye’den başlamak üzere Doğu, krizden çıkışın ve sonrasının yapıcısı olacak; ancak bütün Doğu’da ‘eski’ yapılar, diktatörlükler, oligarşilerin içindeki gerici unsurlar direniyor. Türkiye ve Latin Amerika her şeye rağmen bu değişimde en hızlı yol alan ülke ve bölgeler. Ancak ‘evet ama yetmez.’ Bu bölgelerde demokratik Anayasalar ve demokrasinin kurumsallaşması gerçekleşene kadar krizin ve yeniden yapılanmanın dalgaları hep vurmaya devam edecek.
Bu kriz, küresel bir değişim dalgasıdır. Ancak pekâlâ çok büyük bir hızla gerici bir ulus-devletler savaşına da dönüşebilir. ABD’de neoconlar, İsrail’de katliamcı şahinler, Latin Amerika’da devletçi faşistler, Avrupa’da neonaziler ve Türkiye’de en ‘solundan’ en kafatasçısına kadar Ergenekoncu Cephe bunun için elinden geleni ardına koymuyor. İşte siz Pazartesi gününden korkmayın, bu gibi kriz dalgalarını değişimin ayak sesleri olarak anlayın; ama bu cepheden korkun...
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
24.10.2018
18.10.2018
17.10.2018
25.09.2018
21.09.2018
18.09.2018
11.09.2018