Cemil ERTEM
Şimdi size bir ekonomik tetikçilik ve operasyon hikâyesi anlatacağım.
Esasında bu, nasıl organize bir küresel çete faaliyeti karşısında olduğumuzu da gösterecektir.
Türkiye ekonomisi, 2017 yılında tüm olumsuz beklentileri yerle bir ederek büyüme rekoru kırarken, makroekonomik dengelerde, bütçe gerçekleşmelerinde, ihracatın büyümeye katkısında da olumlu bir yola girmişti. Enflasyon ve işsizlikte görülen katılık da çözülme sürecine girmişti. Banka sistemimiz, KGF ile yüzde 20’leri geçen kredi genişlemesi gerçekleştirmiş ve kredi geri dönüş oranları yükselerek takipteki alacaklar düşmüş ve banka sisteminin aktif yapısı hızla iyileşerek dünyanın en sağlam banka sistemleri arasındaki yerini perçinlemişti. Ancak bundan da ötesi, Türkiye’nin 2018 ve 2019 yılında da 2017 çıkışını sürdüreceğine dair güçlü işaretler alıyorduk.
KGF etkisinin 2017 4. çeyrek itibarıyla azalmasına ve 3. çeyrek yüksek büyümesine bağlı olarak, son çeyrek büyümesinde düşüş bekliyorduk. Ancak gelen öncü göstergeler, son çeyrekte de bize hatırı sayılır bir büyüme düşüşü olmayacağını gösterdi. Bütün bunlara bağlı olarak, Türkiye’ye, hem borsa tarafına hem de doğrudan yabancı yatırım olarak hatırı sayılır bir sermaye girişi de başlamış, öte yandan, ihracatın artmasına bağlı olarak da şirketlerin döviz pozisyonları hızla iyileşmiş ve TL’nin değerlenmesi hızlanmıştı.
Eylülde başladı...
Bütün bu tablo tabii ki bazı odakları harekete geçirdi. Önce ABD’deki malum davayla ilgili spekülasyonlar arttı. Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı olan AB ile ilgili suni kriz gündemleri oluşturulmaya başlandı. Eylül sonunda uluslararası haber ajansı Bloomberg aslı astarı olmayan bir yorum haber geçti. Bu haberde, Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bankası’nın da (EBRD) aralarında olduğu bazı Avrupa bankalarının Türkiye’ye olan nakit akışını kesintiye uğratacakları belirtiliyor ve bunun için çok muğlak, kaynağı olmayan gerekçeler sıralanıyordu. Nitekim EBRD bu haberi yalanladı ve Türkiye, en çok yatırım yaptığımız ve proje ürettiğimiz ülkeler arasında dedi. Esasında bu haber düştüğü günlerde EBRD yönetim kurulu da Türkiye idi. Aslında bu haberler ve spekülasyonlar bir hazırlığın belki de bir testin öncüleriydi.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı ile ilgili asılsız iddialarına başladığı günlerde, yorum haber şampiyonu Bloomberg, 23 Kasım’da, Türkiye’nin, Avrupa Birliği’nin 5 Aralık’ta yapacağı maliye bakanları toplantısında “vergi cennetleri” kara listesine alınacağı “haberini” yaptı. Haberde, Türkiye’nin kara listeye (sözleşmelere aykırı davranan ülke) alınması ile birlikte başta EBRD olmak üzere, Avrupa bankalarının kredi kısıtına gideceği de-özellikle- belirtiliyordu.
Burada KK’nın asılsız iddialarında vergi cenneti adası da tam merkeze oturuyordu. İyi ve oldukça küresel bir organizasyon değil mi?
Türkiye’yi legal-vergilendirilmiş para sirkülasyonunda sorunlu bir ülke gibi gösteren bu haber, Avrupa Bankaları’nın kredi akışını keseceği haberini takip eden bir haberdi ama bu haber, aynı zamanda, Kılıçdaroğlu’nun ipe sapa gelmez iddiaları için bir ön malzeme olarak da servis edilmişti. Bloomberg’in bu haberi üzerine, bir diğer uluslararası haber ajansı Reuters bu haberi araştırdı ve Türkiye’de bu işin doğrudan muhatabı Maliye Bakanı Naci Ağbal ile kısa bir söyleşi yaptı. Ağbal, söz konusu söyleşide Türkiye’nin AB’nin vergi cenneti listesine girmesinin söz konusu olmadığını ve daha geçen hafta AB’nin ilgili kurumlarına mektup yazarak ortak çalışmaların yürütüldüğünü, Türkiye tarafının bu çalışmalara aktif olarak katıldığını belirtiyordu. Böylece Bloomberg’in ikinci operasyon haberi de yalanlanmış oldu.
Operasyon çok cepheli...
Bu arada ABD’deki davaya bağlı olarak Türk bankalarına ceza geleceği söylentisi sistematik olarak yayıldı ve yine aynı merkezlerden raporlandı. Bunun da asılsız söylenti olduğu ortaya çıktı ama bu arada TL dolar karşısında hızla değer yitirmeye başladı. Bu sefer de TCMB’na faiz artır baskısı gündeme geldi. Yani operasyon hem siyasi hem de ekonomik olarak, birçok cepheden yürütülüyordu. Şuna yeniden dikkatinizi çekmek isterim; Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı ile ilgili asılsız iddiaları dillendirmeye başlaması ile Bloomberg’in operasyonel son haberi tam aynı tarihe denk geliyor. Öte yandan, yine Kılıçdaroğlu’nun eline verilen ve belge diye salladığı sahte evrakları açıklama zamanı ile ABD’deki davanın zamanlaması tam üst üste oturuyor.
Türk banka sistemi...
Bu arada bu dava ve Türk banka sistemiyle ilgili şunu söyleyelim; Türkiye’deki banka sistemi dünyanın, hem bilanço olarak hem de büyüme potansiyeli ve işlem regülasyonu olarak, en sağlam sistemlerinden birisi. Sistem, tam anlamıyla küresel ve açık bir sistem. Yabancı bankaların küresel regülasyonlara tam uyum içinde çalıştıklarını söylemeye gerek yok ama günlük sayısız işlemin küresel regülasyonların ve Türkiye’deki düzenleyici bağımsız kurum olan BDDK gözetiminde olduğunu ve yıllardır böyle olduğunu özellikle söyleyelim.
Avrupa ve ABD bankalarının, 2008 krizini takip eden yıllarda nasıl, hangi regülasyon dışı uygulamalarla adeta bir moral-hazard (ahlaki düşkünlük) adası olduğunu ve nasıl sistemik risk oluşturduklarını biliyoruz. Yalnız ABD’de Enron, Avrupa’da Libor skandalları yeter de artar bile... Bunların hiçbiri Türkiye’deki banka sisteminin kapısına bile yanaşamadı.
Şimdi 2018 itibarıyla Türk banka sistemi, en üst regülasyon sistemi olan TPRS-9’a geçecek ve burada sistemin sermaye yeterliliği dünya ortalamasını katlıyor. Türkiye’de, kamu bankaları dâhil, kredi plasmanı yerindeliği ve karşılık ayırma seviyeleri en üst düzeydedir ve daha TPRS-9 a geçmeden bile o seviyelere ulaşmıştır.
Sonuçta bu banka sistemi, öyle ucuz tehditlere pabuç bırakmaz. Üstelik bu kadar açık ve istikrarlı bir sisteme zarar vermek isteyenler Türkiye’den çok kendilerine zarar verirler.
Şimdi bu ekonomik ve siyasi tetikçilik serüveninde, ne yazık ki ana muhalefet partisinin nasıl kullanıldığını gördünüz. Bu arada, çok açık olarak, gerçek anlamda kimlerin operasyon merkezi, kimlerin uluslararası haber ajansı olduğunu da gördünüz. Bu operasyon macerasında adı geçen iki uluslararası haber ajansına bakın; kim haberci kim tetikçi siz karar verin. Ama sonuçta bütün hikâye ibret verici değil mi? Sonuç olarak, göreceksiniz, Türkiye buradan zararlı değil, kazançlı çıkacak! Önünü arkasını, dostunu, düşmanını daha net olarak görecek.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
24.10.2018
18.10.2018
17.10.2018
25.09.2018
21.09.2018
18.09.2018
11.09.2018