Cengiz AKTAR
“Çözüm sürecinde nihaî hedef şiddetin her türlüsünün dışlanmasıdır.”Erdoğan’ın yasama dönemini açış konuşmasında çözümden anladığı bu. Yanlış paradigma! Yıllardır “Kürt meselesi yoktur, terör meselesi vardır, Kürt kardeşimin refah meselesi vardır” yollu indirgemeci tavrın gelip dayandığı yer. Türkiye’nin muktedirinin lügatçesinde çözüm bundan ibaret. Ateşkes de devam ettiğine göre, geçen çarşamba Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Çözüm Yasası gerçek bir barış inşa süreci olmaktan uzak bir şekilde sabır çatlatacak demek. Çünkü Erdoğan’ın işaret ettiği, siyasî değil askerî bir hedef. Oysa çözüm askerî veya antiterör odaklı değil, her anlamda sivil odaklı olabilir ancak. Kürt’ün diğer unsur Türk ile eşit olduğu, buraların her ikisinin de ortak vatanı olduğu, esas olanın din kardeşliği değil vatan kardeşliği olduğu ilkelerinden hareketle uzun soluklu bir güven inşasıdır çözüm. Bu yolun taşları da ademimerkeziyet, eğitimde anadil, silahsızlanma, gerillanın rehabilitasyonu, mültecilerin geri dönüşü, hakikatin ortaya çıkmasıdır.
Çözüm Yasası’nda bunlar açıkça yazmasa da daha genel ifadeler altında varlar. Bürokrasi ve siyasîlerden oluşan Çözüm Süreci Kurulu ile (hükümete yakın) sivillerin de içinde olacağıKurumlararası İzleme ve Koordinasyon Komisyonları siyasî, hukukî, iktisadî, içtimaî, düzenlemeler, kültürel programlar, sivil toplum çalışmaları, güvenlik, silahsızlandırma, sorunun parçası olan aktörlerle temas, eve dönüşte sosyal yaşama katılım, rehabilitasyon, kamuoyu bilgilendirme ve kamu diplomasisi çalışmalarından sorumlu. Hatta yasada yazmasa da Kürt siyasî hareketinin önemli taleplerinden biri olan müzakereleri izleyecek tarafsız bir üçüncü tarafın varlığı da hükümetçe kabul edildi diyen var. Gelelim takvime, hükümetin yazıcılarına göre bütün bu çalışmalar seçimden önce hayata geçirilecek ve seçimden hemen önce havaifişekle çözümü kutlamak kalacakmış. Botan Emiri Bedirhan Bey’in 1847’de Osmanlıya teslim olmasından bu yana var olan bir çatışmanın sekiz ayda çözülmesinden bahsediliyor! Bürokrasinin çatışma sonrası barış inşası konusundaki engin tecrübesizliğine ve hükümetin Kürt alerjisine bakınca, gülünç!
Ama çözümün önündeki engel bununla sınırlı değil ve artık Rojava’nın bekası çözümün kaderini belirleyecek bir dış etken olarak önümüzde duruyor. Öcalan dâhil Kürt siyasî hareketinin bütün bileşenleri Rojava’nın bekasının ve bununla bire bir bağlantılı olarakhükümetin IŞİD hoşgörüsünün çözümün önündeki engel, hatta kırmızıçizgi olarak görüyor. Zira Rojava Türkiyeli Kürt siyasasının parçası. Sunî sınırın iki tarafındaki Kürtler akraba, PKK içinde hatırı sayılır sayıda Rojavalı daima oldu. Rojava’nın başına gelen Türkiyeli Kürtlerin başına gelmiş sayılıyor.
Mâlum, Erdoğan’ın New York’tan emrettiği doğrultuda PKK, PYD ve kerhen IŞİD aynı kefeye kondu. Hükümetin yaklaşımını özetleyen cümle tezkerede: “Irak ve Suriye’deki tüm terörist örgütlerden Türkiye’ye yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek”! Erdoğan’ın Meclis konuşmasındaki askerî mantığın tekrarı; çözüm açısından ölümcül. Nitekim ezelî çözüm karşıtı MHP doğru okumayı yaparak, tezkereye “evet” dedi.
Nasıl Türkiye’nin batısında tahakküm varken doğuda barış olamıyorsa, Rojava’da hayatî tehlike var oldukça doğuda barış olamayacak.Kimi Kürt siyasetçiler ne kadar alttan alırlarsa alsınlar. Bu, çözüm bitti demek de değil. Hükümet Ocak 2013’ten bu yana olduğu gibi, hayatî konularda adım atmakta geç kaldıkça, Kürt siyasî hareketi sabırla doğruyu göstermeye devam edecek demek. Ne var ki bu defa “çözüm” Rojava etkisiyle “çözülmeye” dönüşebilir. Ne dendi aylardır? Rojava’yı esirge, çözümü kolaylaştır.Hükümetin IŞİD duygudaşlığı, Kürt alerjisi ve derin beceriksizliği nedeniyle çok geç olabilir.
Twitter@AktarCengiz
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.01.2022
18.05.2021
10.05.2021
24.04.2021
24.03.2021
23.02.2021
20.01.2021
12.01.2021
28.12.2020
22.12.2020