Ceren KENAR
“Bu gördüğünüz Anadolu'nun sessiz devrimi” diyor, Uşak Üniversitesi Rektörü Sait Çelik, gördüklerimizde duyduğumuz şaşkınlığı açıklamak için.
Barışa Bak girişimi olarak geçtiğimiz Cuma günü Uşak Üniversitesinde bir panel düzenledik. Hıncahınç dolu bir salonda, Uşak Üniversitesi öğrencileri ve şehirden gelen Uşaklılar vardı. Barış sürecini ısrarla desteklediklerini söyleyen AK Partililer, devlete duydukları güvensizliği aktaran HDP'liler, paneli protesto ederek ayrılan ve kendilerini Birgün okuru olarak tanımlayan solcu gençler... Gezi'yi hatırlatan ve hükümeti eleştiren gençler, onlara karşı çıkan ve Gezi'yi eleştirenler... PKK'yı, geri çekilmeyi yavaşlattığı için eleştirenler, barış süreci neden şeffaf ilerlemiyor diye soranlar... Merkez medyanın barış sürecine direnç gösterdiğini hatırlatan ve medyayı eleştirenler...
“Oğlumu dün askere yolladım, ama içim barış süreci nedeniyle rahat” diyen anneler. Kürt meselesinde kamuoyunun nasıl değiştiğini kendi hayatından örneklerle anlatan 70'lerinde bir emekli öğretmen: “Şimdi herkesin bildiği, anaakım medyada konuşulan köy boşaltmaları ben ilk defa, Tuncelili bir meslektaşımın fısıldayarak bana anlatması ile öğrendim. O gün çok canı sıkkındı, ne olduğunu sordum. Korkarak bana ailesinin köylerinden gitmeye zorlandığını ve o geceyi nerede geçireceklerini bilmediğini söyledi.”
Uşak Üniversitesi tam da olması gerektiği gibi, farklı görüşlerin açık şekilde ve özgürce dillendirildiği bir ortam. Üniversitenin demokrat rektörü Sait Çelik, görevi boyunca öğrencilere ve üniversite çalışanlarına soruşturma açmamak gibi bir prensibi olduğunu söylüyor, “elbette suçu örtmüyoruz, ama diyalog yolu ile anlaşıyoruz. Kimseye görüşleri nedeniyle ayrımcılık yapılamaz, ekibimde farklı görüşlerden insanlar var. Öğrencilerle iç içe olmak prensibimiz, twitter üzerinden bile bana ulaşıyorlar” diyor. Rektörün gururla kayda geçtiği bir başka husus ise, üniversitedeki yabancı (değişim) öğrencilerin sayısı. 2006 yılında kurulan bir üniversite olmasına rağmen, imkânları ve demokrasi kültürü açısından örnek bir üniversite görüntüsü veriyor. Kocaman ve pırıl pırıl kütüphanesi dikkatimi çekiyor.
Uşaklı iş adamı Hüsamettin Akkaya ve kızı Özlem Akkaya organizasyona destek veren ve sıra dışı bir Türk “burjuva” portresi çizen iki kişi. Hüsamettin Bey eski solculardan, şimdi ise koyu bir demokrat. Özlem Hanım, Uşak'taki entelektüel faaliyetleri arttırmak istediklerini söylüyor ve şehirde buna yönelik bir talebin yüksek olduğunu not düşüyor. Avrupa tarihinde burjuvazinin demokratikleşme yolunda oynadığı rolü hatırlatan mikro bir örnek Akkaya ailesi.
AK Parti kadın kollarının üyeleri bize eşlik ediyor. Barış sürecini desteklediklerini, sahada yoğun şekilde çalıştıklarını aktarıyorlar. AK Parti'nin başarısında kadınların rolünü düşündükçe, neden gerektiği kadar Mecliste temsil edilmediklerini de sormadan edemiyorum...
Tüm bunlar bize ne söylüyor? Türkiye'nin ekonomik, siyasi ve kültürel anlamda çehresinin değiştiğini muhakkak ki. Peki nasıl? Bunun cevabını Dünya Bankası'nın geçtiğimiz hafta yayınlanan Türkiye’nin Deneyimleri: Entegrasyon, Kapsama ve Kurumlar başlıklı raporunda arayalım. Bu rapora göre: “Geçtiğimiz on yıllarda kaydedilen istikrarlı büyüme Türkiye’yi yüksek gelirli bir ülke olmanın eşiğine getirdi, refahın toplumdaki gelir grupları arasında geniş bir şekilde paylaşılmasını sağladı ve orta sınıfın büyüklüğü iki kat arttı.” Türkiye’nin alt-orta gelirden üst-orta gelir statüsüne geçişteki deneyimleri ile birçok gelişen ülke için bir model ülke oldu. Dünya Bankası Avrupa ve Orta Asya’dan Sorumlu Başkan Yardımcısı Laura Tuck şunları söylüyor: “Kişi başına geliri yaklaşık 10.500 ABD$ olan Türkiye eğer geçmişteki büyüme oranlarını devam ettirebilirse, sadece birkaç yıl sonra yüksek gelirli bir ülke hâline gelebilir. OECD’ye göre, Türkiye 2060 yılına kadar dünyadaki 12. büyük ekonomi haline gelecek... Birçok gelişmekte olan ülke için, kalkınma ile ilgili en anlamlı dersler Batı Avrupa ve Kuzey Amerika’nın sanayileşmiş ülkelerinden değil, yüksek gelir statüsüne erişme yolunda büyük mesafe kateden yükselen piyasa ekonomilerinden geliyor.” Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü ve raporun başyazarı Martin Raiser benzer bir not düşüyor: “Türkiye’nin deneyimlerinin yüksek gelir statüsüne ulaşmayı amaçlayan diğer yükselen piyasalardaki politika yapıcılara ilham vermesini umuyoruz.”
Rapora göre, Türkiye'nin son otuz yıllık dönemdeki ekonomik kalkınmasında iki anahtar kavram var: Entegrasyon ve kapsama. Türkiye’nin ekonomik entegrasyonu (ülkenin küresel piyasalar ile entegrasyonu hem de Türkiye ekonomisi içerisinde daha ileri ve daha geri kalmış bölgelerin entegrasyonu) ekonomik ilerlemenin sürükleyici etkenlerinden birisi olmuştur. Bununla beraber, Türkiye'de ekonomik ilerleme sosyal açıdan kapsayıcı olmuş, yoksulluk yarıdan daha fazla azalmış ve kaliteli sağlık, eğitim ve belediye hizmetlerine erişim artmıştır.
Rapora göre Türkiye'nin ekonomik entegrasyonu Özal döneminde başlıyor ve istikrarlı olarak devam ediyor: “Bunu [entegrasyonu] mümkün kılan temel politikalar, 1980’lerdeki ticaret serbestleşmesi, 1995 yılında imzalanan Gümrük Birliği Anlaşması ve 2000’li yıllarda Türkiye’nin yeni pazarlardaki mevcudiyetini arttırmaya yönelik olarak takip edilen bilinçli ticari diplomasi olmuştur.”
Rapor, Türkiye'nin başarılarını şu başlıklar üzerinde analiz ediyor: “Yükselen bir küresel varlık, Sağlam bir finansal sektör, Dinamik bir özel sektör, Özel yatırımlar sayesinde geliştirilmiş bağlantı imkânları, Rekabetçi bir şehirler sistemi, Kriz sonrası istihdam patlaması, İyileşen sağlık ve eğitim sonuçları ve Sağlam kamu maliyesi.”
Rakamlarla bu sonuçların aslında ne demek olduğunu açalım:
1993 ile 2010 yılları arasında Türkiye’de orta sınıfın payı yüzde 18’den yüzde 41’e yükselmiştir.
Türkiye nüfusunun en alt yüzde 40’lık kesiminin geliri neredeyse toplam nüfus gelir artış hızı ile aynı oranda artmıştır; bu refahın toplumdaki gelir grupları arasında geniş bir şekilde paylaşıldığını göstermektedir.
Rapora göre, “Genç nüfusu, iyileşen eğitim düzeyi ve önemli yatırım fırsatları sebebiyle, Türkiye’nin önümüzdeki on yıllık dönemde yüksek gelirli ülke statüsüne yükselmesi olasıdır.” Peki Türkiye bunu başarmak için ne yapmalıdır? “(i) üretkenlik artışının sürdürülmesi, ancak kaynağının yapısal değişimden yenilikçiliğe kaydırılması; (ii) demografik avantajın tüm kazanımlarından yararlanılabilmesi için katılımın arttırılması; ve (iii) yatırımları teşvik etmek ve sosyal kapsamanın kazanımlarını konsolide etmek için kurumsal reformun derinleştirilmesi.” Buna ek olarak, rapora göre, Türkiye'nin kurumlarında reform yapması, hukuk sistemini düzeltmesi, şeffaflık ve hesap verilebilirliğin artması bu süreci hızlandıracaktır.
Türkiye gelişmekte olan ülkeler içinde örnek bir başarı hikâyesi sunmaktadır. Bu hikâye gelecekteki başarılar için ilham vermeli, rehavete düşmeden, ekonomideki atılımı mümkün kılacak adımlar atılmalıdır. Hukuk sisteminde reform, şeffaflığın artması ve eğitimde kalite ve AR-GE faaliyetlerinde artış, Türkiye'nin ekonomik gelişiminde önemli rol oynayacak hamleler olacaktır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.02.2017
5.02.2017
4.02.2017
27.06.2017
26.06.2017
21.06.2017
7.02.2017
5.02.2017
2.02.2017
30.05.2017