Ekrem DUMANLI
Aylardır gündeme getirilen kanun maddelerine bir bakın; göreceksiniz ki pek çoğunda bir suçun ortadan kaldırılması hedefleniyor. ‘Suçlu’ durumuna düşürülmüş insanlar, torba yasalar vasıtasıyla kurtarılmak isteniyor.
Demek ki, kurtarma çalışması yapan ekip hâlihazırdaki suçu da biliyor, suçluyu da. “Yok kanun, yap kanun” denilerek çivisi sökülen devlet aygıtı bu kaba metotla kumpasçıları kurtarabilir mi? Hayır! Çünkü suçu işleyen de, işleten de bir gün mutlaka hesap vermek zorunda kalır.
Bir bankanın batırılmaya çalışılması elbette kanunlara aykırıydı. Bu konuda uluorta beyanda bulunan, en akıl almaz iddiaları TV ekranlarında haykıran, batırmak amacıyla haber yapıp yazı döşeyen, hukuksuz işlem yaparak bankayı iflasa zorlayan herkes suç işledi. Vaktiyle pervasız bir şekilde suça bulaşanlar şimdi paçaları tutuşmuş bir vaziyette çare arıyor. Yeni Sermaye Piyasası Kanunu ile sadece BDDK, SPK gibi kurumların hukuksuz uygulamaları değil; tetikçi figüranlığını yapan medya da aklanmak isteniyor. Kanunsuz işlem yapması için bürokratlara baskı yapanlar, o baskıya boyun eğenler, spekülatif haber yapanlar vs. topluca suç işledi ve hiçbir yasa onları adaletin pençesinden kurtaramadığı gibi tarih nezdinde aklanamazlar…
Bir başka misal: 17 Aralık sonrası Emniyet Teşkilatı’nda tasfiye yapabilmek için hem adlî soruşturmalar yapıldı hem idarî. Adalet huzuruna çıkarılanların ezici çoğunluğu - şaşaalı gözaltı şovuna rağmen- serbest bırakıldı. Tutuklananlar ise -iddianame bir türlü yazılamadığı için- mahkemeyi bekliyor. Tabii hakimlik ilkesini bir kenara iterek adaleti askıya alanlar yargı mensuplarına yaptıkları onca tazyike rağmen umdukları sonucu alamayınca idarî soruşturmalarla ceza yağdırmaya başladı. Müfettişlerin kim tarafından ve nasıl motive edildiği artık ayan beyan biliniyor. Haksız cezaların haddi hesabı da yok. Ve o cezaların hukukî değil siyasî olduğu, müfettişlerin kendi yetkilerini aşarak mahkeme gibi davrandığı pek çok raporda gün yüzüne çıktı. Yani? Kanun nizam tanımamazlık ‘emir kulları’nı suça ortak etti. Onları koruyabilmek için yollar aranıyor, unvanlar dağıtılıyor, korunaklı payeler veriliyor. Son emniyet müdürleri atamasının müfettiş yoğunluklu olmasının sebebi belli. Bir gün sular durulduğunda kanunsuz iş yapanlar da, yaptıranlar da hesap vermez mi sanıyorsunuz? ‘İç Güvenlik Paketi’ne yerleştirilen korumacı maddeler, hukukun ayaklar altına alındığı dönemde suç işleyenleri unutturamaz ki!
Torba yasalarla suçlular aklanıyor
Şimdi yeni bir aşamada olduğumuz Yeniçağ yazarı Ahmet Takan’a gönderilen mektupla ortaya çıktı. Bir emniyet müdürünün Takan’a gönderdiği mektupta yer ismi, katılımcılar, gündem maddeleri vs. en ince ayrıntısıyla naklediliyor. Toplantının ana mesajı korkunç bir senaryonun devlet eliyle devreye sokulacağını gözler önüne seriyor. Emniyet Teşkilatı içinden seçilen ve 54 kişiden oluşan 3. ve 4. sınıf emniyet müdürlerine çözüm sürecinin tükendiği, artık ‘kan dökülecek’ bir mücadele tarzının seçildiği aktarılıyor. Bu amaca yönelik tayinlerin yapıldığı ifade edilerek bahsi geçen 54 emniyetçiye yeni görev yerlerindeki misyonları anlatılıyor. Aynen ‘Kırın! Geçirin! Geri durmayın!’ talimatı veriliyor. Bu feci senaryonun anlatıldığı mektupta kimlerin toplantıya başkanlık ettiği, kimlerin konuşmacı olduğu tek tek söyleniyor. Başta Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Gülcü olmak üzere diğer genel müdür yardımcıları, terörle mücadele, istihbarat, özel harekat, kaçakçılık vs. Hepsi oradaydı, deniyor. Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz ve yardımcısı Zeki Çatalkaya gibi isimler veriliyor.
Takan, bütün bunları 25 Ocak 2015 tarihinde yazdı ve hâlâ cevap yok. ‘Kürt Sorunu’ ve ‘Çözüm Süreci’ ile ilgili devletin karşısına oturup pazarlık yapanlar bile bu korkunç iddianın üzerine gitmiyor. Tuhaf değil mi? “Vatanın kurtarılması bizim elimizde” denilerek olayların içine atılan emniyet yetkilileri 90’lı yıllardaki gibi karanlık olaylara karışır mı? Karışırsa, bunları kim korur? “Mahkeme kararına gerek yok, kapısını kırın, o adamı alın... Gerekirse yasa yapar, yaptığınızı suç olmaktan çıkarırız...” diyenler sürekli kanun dışı iş yapılmasını sağlıyorsa, bırakın başkasını, kendilerini nasıl koruyabilecek ki? Bazı MİT elemanlarının suça bulaştığı tespit edilince özel bir yasa çıkarıldı ve onların soruşturulması özel izne tabi tutuldu. Bu bir çıkış yolu gibi görüldü bazılarına. Doğrudur. Bir müddet yakayı kurtarmak bu tarz yasalarla sağlanabilir. Ne var ki suç daima suçtur; gölge gibi adamı takip eder, kâbus gibi mücrimin üstüne çöker bir gün. Mevcut yasalara göre hiçbir yetkili kanun dışı bir emir veremez; verse bile hiçbir memur o emri yerine getirmek zorunda değildir. Emir vericilerin panikle yasa üstüne yasa çıkarması ve torbalarla suçu aklayıp paklama gayretine girmesi yapılanların kanun nezdinde suç olduğunun da ispatıdır. Suç olmasaydı bu kadar korku olmazdı…
İstiklal Mahkemeleri’ni kurun da millet sizi tanısın
Son mahalli seçimden hemen sonra bazı seçilmiş medya gruplarının patronları ve yayın yönetmenleri huzura çağrılmıştı. Bu gazeteci milletinin ağzında bakla ıslanmaz; onların sağda solda anlattıklarına göre ‘stratejik toplantı’da kimileri kelle avcısı kesildi. Kraldan çok kralcılar çıktı meydana ve ‘paralelle mücadele’ konusunda canlı kanlı tekliflerde, telkinlerde bulundu. O coşkun havadan mutsuz olup da sesini çıkaramayanlar da vardı şüphesiz. Nitekim biri o atmosferi azıcık yumuşatmak, gerçek gündeme yönelmek gerektiğini söyleyince fırçayı yedi. Ve o gün her yol mübah sayıldı birilerine. Yalanın, iftiranın, hakaretin haddi hesabı yok onlar için.
Bu arada kelle avcılığı çoluk çocuğa kadar indi. İstihbarat devşirmesi toy kadroların çiğ yorumlarında hukuk, adalet aramak imkânsız. O yüzden “Okullar ne olacak, hâlâ yayın yapan medya kuruluşları var?” gibi garip sorular sorulabiliyor ve buna röportaj adı verilebiliyor.
Bir de güngörmüş kişiler edasıyla mangalda kül bırakmayanlar var. Onlardan biri geçenlerde binlerce insanın tutuklanacağını, Silivri Cezaevi’nin almayacağını üfürüyordu. Hayatı boyunca kartuşta oynamış ve rengarenk urbalarla sağda solda dolaşarak kendine çöp ev inşa eden adamın içinde ne faşist bir canavar yaşarmış; onu da gördük. Tabii soran yok: Böyle bir iddia doğruysa sen nereden biliyorsun? Sana (ve senin gibilere) bu bilgileri kim veriyor ve seni kendi suçuna neden ortak ediyor? Velev ki bu meşum iddian doğru olsun, değil on binlerce, milyonlarca insanı tutuklasanız siz zalimden korkulacağını mı sanıyorsunuz?
Hele geçenlerde hukukçu kimliği ile bir zaman şöhret yapmış (ve maalesef benim de hukuka saygılı bir adam sandığım) biri zalimlere akıl hocalığı yapıyor. Mevcut kanunların yetersiz olduğunu yeni yasalar çıkarılarak ancak mücadele edilebileceğini söylüyor. Ey hafıza kaybına uğramış, bir dönem kaldığı yerleri unutmuş arkadaş! Bir şey kanunda suç değilse, yeni kanun ihdas edip suç icat etmek zulmün daniskası değildir de nedir? Sen hukuk diplomanı manavdan mı aldın ki özel kanunlar, özel mahkemeler, özel suçlar önerebiliyorsun. Yazık…
Bir de ‘cemaat faşizmi’nden bahsedip, savcıları, hâkimleri, polisleri bir kitleye karşı motive ederek daha çok kelle isteyenler var. Şu anki zulmü bağımsız ve tarafsız yargının icraatı ilan edebilmek için insanın ya aklını kaybetmesi lazım, ya vicdanını. Arpalıklar eşliğinde boy atıp filizlenen ve elde ettiği menfaatlerin kaybedilmemesi için her türlü kötülüğe alkış tutmaya hazır olan insanların entelektüellikle bir alakası olabilir mi?
Dün devletin ceberut tarzından müşteki olanlar şimdi devlet eliyle Yezid rolü oynamayı ve her geçen gün birkaç giyotin daha kurmayı kendilerine meslek edinmişler. Bunları ne tatmin eder? Ne tatmin eder ki paralel paranoyasına kurban edilen tsunami sükûn bulsun. Onlara naçizane tavsiyem: En iyisi İstiklal Mahkemeleri’ni kurun ve sizin gibi düşünmeyen herkesi sorgulayın, yargılayın, infaz edin. Ama unutmayın bu yoz ve yobaz tavrınız, bir gün mutlaka iğneden ipliğe hesaba çekilecek ve faşizm dolu yaklaşımlarınızın hesabını tarih huzurunda ve maşeri vicdanda veremeyeceksiniz.
PANORAMA
Kim ne derse desin Zaman,değer üretmeye devam ediyor; edecek de. Son örnek bugün piyasaya çıktı. The New York Times gibi çok önemli bir dünya markası ile 3 yıllık sözleşme imzalandı ve gazetenin her ülkedeki önemli medya organlarıyla ortaklaşa çıkardığı yıllık dergi (Turning Points) Türkiye’de Zaman’la birlikte hazırlandı. Bugünden itibaren gazete bayilerinde, D&R mağazalarında, Remzi Kitapevlerinde, Migroslarda… erişebileceğiniz bu güzel eser hem 2014’e bakışınızı yenileyecek hem de önümüzdeki yıl bizi bekleyen global mevzular için vizyon verecek.
YENİ BAHARadlı harika bir dergimiz var. Aileye, çocuklara hitap ediyor. Yıllık abone olan okurlarımıza her salı doğrudan ulaştırılıyor bu nefis dergi. Bayilerden almak da mümkün. Bu salıya mahsus özel bir uygulama yapacak Yeni Bahar. 1 milyon okurun tamamına gönderilecek 200. özel sayı. Alıcı bir gözle inceleyin lütfen. Hâlâ yıllık abone değilseniz yarından tezi yok müşteri hizmetlerini arayın. Böyle bir derginin size, ailenize katacağı o kadar çok şey var ki…
ÜST AKIL diye bir palavra tutturmuşlar temcit pilavı gibi geveleyip duruyorlar ve bu yolla ‘cemaat’i suçluyorlar. Maksatları Amerika, Almanya, İsrail gibi ülkelerle cemaati ilişkili göstermek. Bu korkunç yalanı sürekli söyleyenler şayet zerre kadar Allah’a ve ahirete inanıyorlarsa bu meşum iddialarını ispat eder. Yoksa milyonlarca insanın eli yakalarında olacak; hem dünyada hem ahirette…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.11.2015
6.01.2015
3.01.2015
30.10.2015
27.10.2015
23.10.2015
20.10.2015
16.10.2015
13.10.2015