Elif ÇAKIR
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan kamuoyunda, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı olarak tanınıyordu. En bilineni bu ikisi, ama aynı zamanda pek çok vakıf, sivil toplum kuruluşu ve vakıf üniversitelerinin mütevellilerinde de “başkan, başkan vekili” olarak yer alıyor.
Sık sık mülakatlar veren, sivil toplum kuruluşlarında, vakıf üniversitelerinde konuşmalar yapan Bilal Erdoğan bugüne kadar “ekonomist” kimliğinden hiç bahsetmemiş, ülkemiz ekonomisine ilişkin yaptığı değerlendirmelerde sözlerine “bir ekonomist olarak” diyerek başlamamıştı.
Önceki gün gençlerle bir araya gelen Bilal Erdoğan “ekonomist” olduğunu söyleyerek EYT düzenlenmesini eleştirmiş, EYT’nin “büyük bir felaket” olduğunu ve “kandırıldıklarını” söylemiş.
Sözleri şöyle:
“Bir ekonomist olarak söylüyorum… EYT yanlış bir uygulamaydı ve gençler bu konuda daha bilinçli olmalıydı, bu konuda ses çıkarmadılar, sosyal medyada EYT karşıtı bir hareket görmedik. 42-45 yaşındakiler emekli oldu. Bende EYT’ye hak kazandım bu arada, karşı olmama rağmen. Kim ödeyecek onların maaşını? Siz ödeyeceksiniz. Çalıştığınız süre boyunca erken emeklilerin maaşını ödeyeceksiniz. Kandırıldık mı? Kandırıldık. EYT büyük bir felaketti.”
Ne yapalım bu durumda çok üzülelim mi, ah vah edelim mi “ama bak yine kandırılmışlar, ne kadar da saf, ne kadar da temiz ve ne kadar da iyi niyetliler oysa” diye. Bu “kandırıldık” sözü artık AK Parti iktidarının diline pelesenk olmuş durumda.
***
Önce hakkını teslim edelim; evet, Bilal Erdoğan ekonomi okumuş.
Dikkatlerden kaçtı ama aslında 28 Şubat 2024 günü bir söyleşisinde “İnternette hakkımda sadece lise mezunu olduğumu yazıyor ancak kariyerim bununla sınırlı değil” siteminde bulunarak “ekonomi” alanındaki kariyerini şöyle anlatmıştı:“Lisans programımın yanında İktisat alanında çift anadal programı okudum. 4 yıllık üniversiteyi 3 yılda bitirerek 2004 yılında dünyanın alanında en iyi üniversiteleri arasında olan Harvard Üniversitesi, Kennedy School of Government’ta kamu yönetimi alanında yüksek lisansımı tamamladım. Sadece kariyer alanına yönelmedim aynı zamanda sosyal becerilerimi de geliştirmeye çalıştım. Harvard Üniversitesi’ni bitirdikten sonra Dünya Bankası’ndaki çalışma sürecim başladı. Dünya Bankası’nda hem Orta Doğu hem de Doğu Avrupa bölgesinde ülkelerin bütçe göstergesinin eğitim bölümünde görev aldım. Slovak Cumhuriyeti’nin işsizlik oranıyla ilgili bir çalışma yaptım.”
Ekonomist olduğunu ilk kez bu söyleşisinde dile getirmişti aslında. Dolayısıyla kendisine “ekonomist” diyebilir, sözlerine “bir ekonomist olarak” diyerek başlayabilir.
Ama söze böyle başladığında “bir ekonomist olarak” Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ülkeyi uçurumun kenarına getiren “faiz sebep, enflasyon sonuçtur” tezi hakkında ne düşündüğünü de söylemesi gerekiyor. Bir ekonomist bu konudaki görüşlerini de açıklar çünkü.
Ekonomist kimliği ile mesela “ekonomi ve hukuk” arasındaki bağ hakkında ne düşündüğünü kamuoyu ile paylaşmasını beklerim ben.
***
Dünya Bankasında çalışmış birisi olarak, bütün yetkilerin tek elde toplandığı CB sistemiyle Cumhurbaşkanlığına bağlanan Merkez Bankasının bağımsızlığını yitirmesi hakkındaki görüşlerini paylaşmalı kamuoyu ile… Hangi ekonomi kariyeriyle bağlaşır bu? Merkez Bankası’nın iktidar emrinde olmasını doğru bulan tek ekonomist varmıydı, kariyer yaptığı üniversitelerde?
Bakalım bu konuda bir açıklama yapacak mı?
Ben mesela, “bir ekonomist olarak Bilal Erdoğan’ın” EYT’nin bir felaket olacağını, EYT çıkaran, EYT’yi büyük bir müjde olarak açıklayan Cumhurbaşkanı Babasına söyleyip söylemediğini samimiyetle merak ediyorum.
Yine “Bir ekonomist olarak” Bilal Erdoğan, 2019 yılında “İskandinav ülkelerinin çoğu bu EYT ile battı. Niye erken emeklilik, ne zaman emekli olacaksa o zaman olsun. Beni bu yola teşvik etmeyin diye arkadaşlarıma söylüyorum. Bu hesap yanlış hesaptır, seçim kaybetsek de ben yokum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sonrasında EYT’yi büyük bir müjde olarak açıklamasına, EYT düzenlemesini getirmesine itiraz edip etmediğini merak ediyorum.
Ve ben asıl Bilal Erdoğan’ın “Gençler daha bilinçli olmalıydı, bu konuda itiraz etmeliydiler. Baktık sosyal medyada öyle EYT karşıtı itiraz falan göremedik” sözlerine takıldım.
Gençler beklediği karşı çıkışı neden kendisi yapmadı? Neden partisinde bir tek kimse karşı çıkma cesaretini gösteremedi?
Bu konuda da ‘suç’u gençlere yıktınız ya, aşk olsun size Bilal Bey, aşk olsun. Gençler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yani babanızın “büyük bir müjde” olarak açıkladığı EYT”ye karşı çıksalardı, itiraz etselerdi başlarına ne gelirdi? En hafif ithamla alınlarına “dış güçler” etiketi yapıştırılır, bir adım ötesi FETÖ olmaz mıydı?!
Elbette madalyonun öteki yüzünde ise vatandaşın geçim darlığı var. İşsiz gençler, anne babalarının evlerine ekmek almakta zorlandığı bu konjonktürde EYT’den eve girecek üç beş kuruşa mı itiraz edecekti?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.05.2025
30.04.2025
22.04.2025
28.03.2025
28.02.2025
21.01.2025
8.01.2025
1.01.2025
18.12.2024
19.11.2024