Elif ÇAKIR
KARAR, 15 Temmuz darbe girişimine karşı, milletin yanında duran İstanbul polisinin destansı direnişini gün yüzüne çıkarıyor. İhanet gecesi polisin telsiz kayıtlarına yansıyan ayrıntıların her biri kahramanlık hikayesi. İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan'ın halka ateş açan darbeci askere "Oğlum akıllı ol, Türk insanına sıkıyorsun" diyerek teslim ol çağrısı bunlardan biri...
ÖZEL HABER: ELİF ÇAKIR
SEN...
Boğaziçi Köprülerini Koruma Şube Müdürlüğü’ndeki 55-720 kodlu nöbetçi amir!
Türk Silahlı Kuvvetlerinin içine sızan, Fethullahçı Terör Örgütü’nün eli kanlı darbecileri ilk senin kapına dayanıp ‘yetkini ve silahını’ devretmeni istediğinde...
Paniklemedin. Şaşırmadın. Korkmadın.
Bu hadsizliğe ‘bir dakika’ dedin!
Ve o gece bu anormal durumun ilk anonsunu sen geçtin!
Kaç yaşındasın bilmiyoruz. Nerelisin bilmiyoruz. Öykün nedir bilmiyoruz.
Kayıtlar şahittir, bizlerde şahidiz ki...
Sen 55-720, sen o gece ‘bir dakika’ demeseydin bu destan yazılmazdı...
Sana ve yanındaki arkadaşlarına selam olsun...
'OĞLUM AKILLI OL TÜRK İNSANINA SIKIYORSUN'
SEN...
Ömrü hayatında belki de bir ‘polis telsizinin’ on metre yakınından geçmeyen kişi!
Orhanlı gişelerinin oradan “polis telsizine’ giren “ben vatandaş, ben vatandaş, polislerimiz yaralanmış, ekip gönderin” diyen kahraman...
Sen ‘Polis hattına giren vatandaş’ olarak kayıtlara geçtin... Seni sadece ‘Merkez’ duymadı. Biz de duyduk... O gece olmasaydın bu destan yazılamazdı...
Binlerce kez selam olsun...
***
SEN...
Devrelerine “Türkiye Cumhuriyetinin polisi, amirlerinin haricinde hiç kimseye silah teslim etmeyecek. Herkes görevinin başına gelecek. Dik bir şekilde görevini yapacak. Kendi rütbeli amirlerinin haricinde hiçbir talimata itaat etmeyecek. Bu emirdir” anonsunu geçen 20-56 kodlu polis amiri...
Adını sanını, kim olduğunu bilmiyoruz. Ama seni biliyoruz.
O gece olmasaydın bu destan yazılamazdı.
Selam üstüne selam olsun...
***
SEN...
Bağlarbaşı’nda... 93-155’in yanında olduğunu işittiğimiz tank kullanmasını bilen vatandaş...
Mühimmat yüklü tankı kullanan sivil vatandaşa refakat eden 93-155 kodlu polis amiri...
Bu destanı sizler yazdınız. Selam olsun... ‘Alnınızdan öpen’ sadece Sayın ‘20-10’ kodlu Müdürünüz değil... Ülkecek alnınızdan öpüyoruz.
***
SEN...
O gece bütün İstanbul trafiğini kilitlemek için çaba sarf eden polis. Gördüğün sivil vatandaşın önünü kesip “anahtarını ver, araçtan in” diyerek araçları tankların önüne götüren polis. Hiçbir soru sormadan araçlarını polise teslim eden, sokaklara inen, sabahlara kadar demokrasi nöbeti tutanlar...
O gece Türkiye olanlar...
Bugüne kadar hikayesini bildiklerimiz... Hikayesini bilmediğimiz kahramanlar...
Bu destan sen olmasan, sokağa inmesen yazılamazdı...
***
SEN...
O gece Haliç Köprüsünde “Yalnızım. Sadece ben varım. Gözaltı yapamıyorum. Gözaltı ekiplerini gönderin. İvedi. Dayanamıyorum” diyen kahraman polisimiz...
Sen olmasaydın... Sen direnmeseydin...
O destan yazılamazdı...
İyi ki vardın...
***
SEN...
Sürekli ‘ambulans isteyen’ polisimiz. “Sabah olsun, bunun hesabını soracağım” diyen amirimiz...
Olmasaydınız olmazdı o gece...
Belki seni kimse takmadı, istediğin ambülans bir türlü gelemedi...
Yetişemedi...
Sen de iyi ki vardın...
***
SEN...
Emekliye ayrılmış emniyet mensubu arkadaş... Büyüğümüz. Silahını alıp arkadaşlarının yanına koşmasaydın. Gencecik polislerimize sahip çıkmasaydın...
O gece o destan yazılamazdı...
İyi ki vardın...
SEN...
Sayın 20-10... İstanbul İl Emniyet Müdürümüz...
O gece polis telsizine giren hayduta kimliğini, ne olduğunu bir baba şefkati içerisinde anlatmaya çalıştın. Laftan anlamayan eşkıyaya gerekli dersi verdin. O gece sabaha kadar verdiğin mücadeleye, gösterdiğin çabaya ‘telsiz kayıtları da’ şahit, ‘bizler de şahidiz’. Emrindeki memurların da şahit...
Binlerce kez teşekkürler....
Ve... O gece şehadet şerbetini içen şehitlerimiz...
And olsun ki... Bizler de, çocuklarımız da, çocuklarımızın çocukları da sizleri unutmayacak...
Sizler bu ülkeye adınızı yazdınız. Bu ülkenin tarihine kahramanlar olarak geçtiniz.
Bu ülkenin demokrasi öyküsünde sizlerin adı var.
Sizlere minnettarız.
BU ÖYKÜ HEPİMİZİN...
15 Temmuz gecesi bu ülkede destan yazıldı. Bu ülke destan yazdı.
Ve böylesi bir destan hiçbir ülkeye nasip olmadı.
Kıskanılası bir öyküsü var bu ülkenin.
Ve o gece yazılan öykü de herkesin parmak izi var...
Bu hikayede, bu ülkenin bütün insanları var. Hepimizde hikayenin bir parçası var. Zamanla bütünleşecek eminim...
Ben de istedim ki, o gece polis kayıtlarına nasıl yansıdı? Kayıtlara yaşadıklarımız nasıl düştü?..
Anlattığım, size aktardığım bu kayıtlar hikayemizin sadece bir parçasını oluşturuyor, ama önemli bir parçasını...
İşte o gece İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü ‘polis telsizine’ yani ‘Merkez’in dinlemede olduğu ve kayda düşürdüğü 2’nci Kanalından an an, dakika dakika, saat saat darbe gecesi yaşananlar...
MERKEZ, MERKEZ...
ASKER YETKİ DEVRİ İSTİYOR!
YER: Boğaziçi Köprülerini Koruma Şube Müdürlüğü. Fethullahçı Terör Örgütü mensubu darbeci askerler tanklarla köprü trafiğini keserken, rütbeli askerler köprü girişindeki emniyet şube müdürlüğüne giderek ‘yetki devri ve silah teslimatı’ isterler. Bu, polis telsizine o gece düşen ilk anonstur. Ve emniyet birimlerinin artık bir kalkışma olduğundan emin oldukları andır.
BURADA DURUM BİRAZ AĞIR
SAAT 21:59
55-720: 55-720 Merkez.
Merkez: Merkez dinliyor.
55-720: Merkez şu anda Silahlı Kuvvetler şubemizde ve bizden yetki devrini istiyorlar.
Merkez: Sizden ne istedikleri anlaşılmadı.
55-720: Yetki devrini istiyorlar, yol kestiler, kuzey yolu kesik.
Merkez: Takip ettim tamam.
55-720: Merkez buraya rütbeli personel emniyet müdür yardımcılarından bir tanesini gönderir misin?
Merkez: Doğrudur doğrudur konudan bilgimiz var, gereği yapılıyor.
***
Kuzey yolu. Polis literatüründe İstanbul Anadolu yakasından Avrupa yakasına geçiş
güzergahı...
SAAT 22:01
55-720: Merkez anonslarım anlaşıldı mı?
Merkez: Anlaşılmadı.
55-720: Merkez Boğaziçi Köprüleri Koruma Şube Müdürlüğü’ne... Şube müdürü veya il emniyet müdür yardımcısını... ediyoruz. Burada durum biraz ağır.
Merkez: Tamam doğrudur görüşmeler devam ediyor. Tamam... tamam.
55-720: Kuzey yolumuz komple asker tarafından kapatıldı.
Merkez: Anlaşıldı tamam ivedi uzun hattan görüşelim.
55-620: 55-620 Merkez aynı durum bizde de mevcut efendim bilginize.
Merkez: Anlaşıldı takip ettim.
DİRENİŞ BAŞLIYOR... TÜM AMİRLER 2’NCİ KANALA
Ve... Artık ‘olağanüstü’ bir durum olduğu kesinleşmiştir. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, telsiz hattından ‘deprem’, ‘olağanüstü durum’, ‘afet’ gibi özel durumlarda kullandığı “2’nci kanala” geçtiğini anons eder. ‘Merkez’ önce ‘2’nci kanal’a emniyet müdür yardımcılarını çağırır. Sonra tüm 10’ları. Yani İstanbul’un bütün ilçe emniyet müdürleri teyakkuzdadır ve 2’nci kanaldan verilecek talimatlar beklenir.
***
SAAT 22:25
Merkez: Bu kanalda bulunan istasyonlarımız önemle takip etsinler tamam bütün nöbetçi amirliklerimiz tamam... şube müdürlerini bilinen konuyla alakalı ivedilikle bilgilendirip cihazı takip etsinler tamam.
.. -20: -20 Merkez takip ettim efendim tamam.
92-20: 92-20 Merkez takip ettim.
26-20: 26-20 Merkez takip ettim………tamam
36-20: 36-20 Merkez takip ettim efendim.
34-20: 34-20 Merkez takip ettim.
20-10 : 20-10 Merkez.
Merkez: Merkez dinliyorum.
SAAT 22:29
20-10: Merkez bütün ildeki görevlilerimizi ikaz edin benim talimatım doğrultusunda hareket edecekler, benim talimatım dışında hareket edilmeyecek, bütün ilçe müdürlerini müdür yardımcılarını bu kanala alın tamam.
Merkez: Takip ettim tamam.
BU BİR EMİRDİR TRAFİĞİ FELÇ EDİN
O gece sadece Trafik Şube Müdürlüğü İstanbul trafiğini rahatlatmak, tıkalı yolları açmak için değil trafiği felç etmek için görev başındaydı. Sadece Trafik Şube Müdürlüğü de değil, bütün İstanbul Emniyeti’nin öncelikli görevi trafiği kilitlemekti. Hatta yolda akış halinde olan sivil araçları durdurup vatandaşlardan araçlarını istediler. Yollardan araçlar toplandı. Polisler ‘ivedi bir şekilde’ araçları ‘ağır vasıtaların’ güzergahlarının önüne park ettiler. ‘Ağır vasıta’! Telsiz kayıtlarında ‘temkinli’ olmak adına, gecenin 00.03’üne kadar ‘tanklar’, ‘ağır vasıta’ olarak kodlandı.
Çöp arabaları, beton mikserleri, hafriyat araçları. Polisler, yollardan topladıkları araçlarla tankların önünü kesmeye çalıştılar.
Kayıtlara şöyle geçti:
***
SAAT 23:01
Merkez: 20-35’in talimatlarını aktarıyorum tüm trafik unsurlarımız bu kavşakları tamamen kapatacak, yoğunluğun artmasına mani olacaklar. Araçları durdurmak suretiyle trafik oluşturup, trafiğin akmasına mani olacaklar tamam.
SAAT 23:02
27-10: 27-10 Merkez emri takip ettim.
Merkez: Tamam emirleri tekrar ediyorum. Bu ana cadde üzerinde tüm kavşaklar tutulup trafiğin akmasına mani olunacak. Özellikle bu Vatan Caddesine gelişler, önemle takip edelim konuyu.
SAAT 23:03
44-26: ... şıldı Merkez Altunizadeden 1. köprü istikameti Beşiktaş yönüne trafiğimiz kalmadı. Altunizade’den kestik yolu, arada araç kalmadı, güney yolumuz yoğun ancak güney yolumuz Altunizade istikametine yoğun.
LASTİKLERİ YAKARAK HELİKOPTERİN İNMESİNE ENGEL OLUN
İstanbul Emniyeti’ni ele geçirmek isteyen darbecilerin istikameti Vatan Caddesidir. Cadde sivil araçlarla tamamen kapatılmıştır. Tanklarla Emniyet Müdürlüğüne ilerleyemeyen darbecilere hava desteği gelir. Kısa süre sonra emniyet binasının üstünden helikopterler uçmaya başlar... Ne olursa olsun helikopterlerin, Vatan Emniyet’in bahçesine inmesinin önüne geçilmelidir...
***
20-56: Orada görevli rütbeli arkadaşlarımız lastik yakmak suretiyle, duman çıkartmak suretiyle helikopterin görüş... değerlendirsinler. Vatan Caddesinde bu lastik yakmak suretiyle çıkabilecek dumanlar iniş kabiliyetini önleyebilecektir, bunu da değerlendirsin arkadaşlarımız.
KİMSE SİLAHINI TESLİM ETMESİN
SAAT 23:12
20-56: 20-56 Merkez.
Merkez : 20-56 Merkez emirleri dinliyorum.
20-56: Merkez Türkiye Cumhuriyeti’nin polisi amirlerinin haricinde hiç kimseye silah teslim etmeyecek, herkes görevinin başına gelecek, dik bir şekilde işini yapacak.
Merkez: Emirleri takip ettim efendim, tüm bu kanaldaki istasyonlarımız 20-56’nın emirleri doğrultusunda hareket ediyoruz. Hiçbir suretle emir dışına çıkmıyoruz.
BEN 20-10 MUSTAFA ÇALIŞKAN:
KİMSE GÖREV YERİNİ TERK ETMEYCEK!
SAAT 23:13
20-10: 20-10 Merkez.
Merkez: Merkez emirleri dinliyor efendim.
20-10: Merkez bütün arkadaşlarıma hitap ediyorum bulundukları yerden kıpırdamayacaklar, benim emrim haricinde hareket etmeyecekler, hiç kimse görevini terk etmeyecek, silahını vermeyecek, bulunduğu yeri terk etmeyecek, kanunlar çerçevesinde hareket edecek.
Merkez: Merkez emirleri takip ettim. Sayın 2010’un emirleri doğrultusunda hareket ediyoruz, hiçbir istasyonumuz Sayın 2010’un emirleri dışına çıkmayacak.
26-10: 26-10 Merkez tamam emri takip ettim.
20-44: 20-44 Merkez emri takip ettim.
DIŞARIDAN MÜDAHALE ASLA
SAAT 23:19
Merkez: Şu an Vatan Caddesi bu Bezmi Alem önünü de tamamen kapatalım, 2 askeri araç geliyor tamam kesinlikle almıyoruz.
42-12: Anlaşıldı tamam arkadaşlara ben talimat veriyorum.
25-10: 25-10 Merkez.
Merkez: Merkez dinliyor efendim.
25-10 : ... şıldı bu 2 tane askeri araç geliyor dediniz, o gelen askeri araçlar zırhlı mı yoksa minibüs şeklinde mi?
Birazdan 2’nci kanaldan bir ‘emir’ geçecektir ve bütün ‘unsurlar’ önemle dinlemelidir. Talimat Sayın 17-10’dandır, yani dönemin Emniyet Genel Müdürü Celaleddin Lekesiz’den...
SAAT 23:22
Merkez: Bu kanaldaki 10’larımız ve 20-10’a bağlı tüm unsurlarımız takip etsinler, Sayın 17-10’un talimatlarını aktarıyorum. Tüm personelimiz bu saat itibariyle ilgili birimine gelecek dışardan müdahalelere asla izin vermeyecek, dışarıdan müdahalelere asla izin verilmeyecek... görev başındaki tüm personelimiz silahlandırılacak.
Merkez: Sayın 17-10’un emirlerini tekrar ediyorum, tüm personel göreve çağrılacak, personele silah dağıtılacak. Dışarıdan müdahaleye izin verilmeyecek, yönetime karşı gelen olursa silahla müdahale edilecek bu şekilde.
TANKIN İÇİNDE POLİS GÖRÜNÜMLÜ DARBECİ
Saat 23:00 suları. Tanklardan birisi bir şekilde Vatan Caddesi’nden geçiş yapıp İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nün önüne kadar gelmiştir. Tankın üstünde ‘çift yıldız’lı üniformalı bir polis müdürü vardır. Tankın üstüne çıkan müdür, İstanbul eski Güvenlik Şube Müdürü Mithat Aynacı’dan başkası değildir. Yani emniyet personelinin yakından tanıdığı bir isimdir.
Asker kıyafetli FETÖ'cü eski polis tankın içinden böyle çıkarılmıştı.
17-25 Aralık kalkışmasından sonra ‘paralel çete mensubu’ olduğu gerekçesiyle İstanbul’dan uzaklaştırılmıştır. O gece tankın içinden iki yıldızlı üniformasıyla ortaya çıkar. Amaç bellidir. Emniyet personeli hiyerarşi gereği karşılarında gördükleri iki yıldızlı müdürlerinin talimatlarına uyacaktır. ‘As’larının kendisine tabi olmasını sağlayacak ve polis teşkilatının ‘o gece’ derbede işbirliği içinde olduğu algısını sağlayacaktır.
Türkiye’nin o en uzun gecesinin ilerleyen saatlerinde, Mithat Aynacı bu kez tankın içinden askeri üniforma ile çıkar.
Haberlere ‘Tankın içindeki darbeci polis’ olarak yansır.
Bu durum polis kayıtlarına şöyle geçti:
***
SAAT 23:37
25-10: 25-10 Merkez.
Merkez: Merkez dinliyor efendim.
25-10: Buradaki tankın üstünde resmi üniforma giymiş çift yıldızlı bir müdür var. Emniyetten olduğunu zannetmiyorum... diğer istasyonlarımızı da ikaz edersek uygun olur.
Merkez: Tamam diğer unsurlarımız bu şekilde takip etsinler.
***
Bu anons üzerine 20-10 yani İstanbul İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan devreye girer:
***
20-10: O tankın üzerinde polis var diye bahsedilen polis değil, polis unsuru bu işe katılmadı... bütün arkadaşların bilgisi olsun, kesinlikle tahriklere girmeyeceksiniz.
Merkez: Anlaşıldı efendim takip
ettim.
***
Emniyet personeline dönük algı oluşturamayan Mithat Aynacı, bu kez tankın içine girip asker üniforması
giyer...
***
25-10: ... birinci tankın üzerinde rütbeli polis üniforması giymiş çift yıldız müdür... daha sonra tankın içine girip... kıyafetini giydi... burada havaya ve belediye otobüsüne dahil olmak üzere ateş ettiler. Şu an gerekli tedbirleri aldık, tankı hareket ettirmiyoruz.
SİVİL TOPLUM GÖREVE
20-56: İlçe Emniyet Müdürlerimiz irtibatlı oldukları sivil toplum kuruluşlarıyla derhal irtibat kurmak suretiyle bu şahısların intikal edebilecekleri emniyet binalarıyla kamu binaları... konuşlanmış olan emniyet kuvvetlerinin yanına sivil vatandaşların da gelmek suretiyle... bu şahısların hareket kabiliyetini kısıtlayabilme imkanımız var, bunu da değerlendirsin arkadaşlarımız ivedi şekilde.
Merkez: ... ilçe 10’ları takip edelim.
TANKLAR KISIKLI YOLUNDA
SAAT 00:00
Merkez: Şile yolundan araçların üzerinden geçmek suretiyle tankların Kısıklı ikamet yönüne geldiği şeklinde bilgi geliyor.
93-10: Tamam... bilinen yerdeyiz.
94-10: Nevzat Demir Tesisleri önüne koyduğumuz ekipler yetersiz, onları ezerek, vurarak geçmişler.
Merkez: Takip ettim tamam.
94-10: Diğer ön ön cephesini kapatıyoruz şu an tamam.
20-57: Gerekirse halk otobüsleri, belediye otobüslerini çeksinler Merkez.
Merkez: Kapalı yolları araçlarla güçlendirelim, geçişlere müsaade etmeyelim. Vatandaş araçlarıyla, çöp araçlarıyla, otobüslerle, kamyonetlerle, TIR’larla güçlendirelim. Hafriyat kamyonu olanlar, beton mikseri olanlar bunları da harekete geçirmek lazım. Özel şirketler varsa irtibat kurup bu konuyu özellikle dikkate alalım.
CEZALARINI ÇEKECEKLER
20-57: ... Emir verenler bunun cezasını çekecek, hiçbir yerde bir cm geri adım atmak yok. Her yerde vatandaş sokaklara iniyor. Bizde bulunduğumuz yerden geri adım atmayacağız, allah korusun.
..-..: Ölmek var dönmek yok.
20-10: Bu beni dinleyen arkadaşa sesleniyorum, oğlum akıllı ol Türk insanına sıkıyorsun, hiçbir Türk geri adım atmaz. Bütün tanklar teslim oldu, sadece siz kaldınız.
TÜM TELSİZ KAYITLARININ DÖKÜMÜNE AŞAĞIDAKİ LİNKTEN ULAŞABİLİRSİNİZ:
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.05.2025
30.04.2025
22.04.2025
28.03.2025
28.02.2025
21.01.2025
8.01.2025
1.01.2025
18.12.2024
19.11.2024