Fehmi KORU
Zor dönem daha da zorlaşıyor gazeteciler için... Özellikle de mesleğini ciddiye alan gazeteciler için... Son bir-iki gün içerisinde 50’den fazla ‘gazeteci’ KCK operasyonu kapsamında Terörle Mücadele Kanununu (TMK) çiğnedikleri ithamıyla gözaltına alındı. Gözaltındaki ‘gazeteciler’ zaten zordalar; ancak gazetecilerin uluorta gözaltına alınmasına, tutuklanmasına karşı olan bizim gibi ‘gazeteciler’ için bu durum daha da zorlayıcı...
Lâfı hiç eğip bükmeden söyleyeceğimi söyleyeyim: Hükümet bir süredir üzerinde çalıştığını duyurduğu TMK’nın malum iki maddesi ile Türk Ceza Kanununun 250 ve 301. maddelerini gündeminin ilk sırasına alıp derhal değiştirmezse Türkiye dışarıdan bakanlar için özgürlüklerin çiğnendiği, görüşlerini açıklamaya kalkanların cezaevlerini doldurduğu, gazetecilerine insafı bulunmayan bir ülke olarak zihinlere kazınacaktır.
Ak Parti’nin siyasi hayatına başlarken ilan ettiği temel felsefesiyle taban tabana zıt, şiir okuduğu için cezaevine düşmüş Başbakan Tayyip Erdoğan’ın verdiği mesajlara ters, yolun başında çıkartılmış ileri demokrasiyle uyumlu yeni Basın Kanununu gölgede bırakan bir durum bu.
Fransa’da ‘soykırımı inkârı yasaklayan tasarı’ hayli zamandır uyutulmuş iken tam da bu sırada yeniden Meclis’e sevk ediliyorsa, Sarkozy’nin seçtiği zamanlamada bir süredir dışarıda yürütülen “Türkiye’de basın özgürlüğü ayaklar altında, gazetelerde her şey yazılamıyor” yaygaralarının etkisini de aramalıyız.
Biliyorum, bir çok kişi, “Ne yani gazeteciler terörist ise sesimizi çıkarmayacak mıyız, gazetecilerin özgürlüğü sınırsız mı?” tedir ginliğiyle yaklaşıyor bu konuya. Gözaltı işlemini yapan kolluk kuvvetleriyle tutuklamaya karar veren yargı mensupları da ‘gazeteciler’söz konusu olduğunda ayrı muamele yapılması gerektiğine inanmıyorlar. Hatta bazı siyasiler de; yapılan ne zaman eleştirilse onların da itirazları duyuluyor.
Gazeteci ile teröristi birbirinden ayırt etmeye yarayan basit bir ölçü var: Elinde kalem bulunan kişiye, bir gazetede çalışıyor veya yazıyorsa ‘gazeteci’, elinde silâh taşıyan ve bunu başkalarına doğrultmaktan çekinmeyen kişiye ise, gazetede veya dağda bulunması fark etmez, ‘terörist’ diyoruz.
İkisi arasında bayağı bir mesafe var, ancak TMK ve TCK’daki birkaç madde yüzünden o mesafe yokmuş gibi görünüyor. Öyle görenlerin başlattıkları operasyonlar, dışarıdan bakanlara, Türkiye’nin özgürlükler konusunda sorunlu bir ülke olduğunu düşündürüyor.
Kolluk kuvvetlerinin hükümetin emrinde olduğunu, yargının da siyaset-dışı saygın insanlardan oluştuğunu bilmesek, cezaevlerinin ‘gazeteciler’ için ikinci adres haline getirilmesini iktidarı gözden düşürme amaçlı bir ‘komplo’ olarak göreceğiz.
Son zamanlarda verilen teröre karşı mücadelenin başarılı olmasını hepimiz arzuluyoruz; bazılarımız -muhtemelen yargı mensupları ve kolluk kuvvetleri de bunların içinde- terör örgütüne sıfır müsamahanın bir boyutu olarak kabul ediyor, içinde gazetecilerin, öğretim üyesi ve yayıncıların da bulunduğu kişilerin gözaltına alınmasını... Bu yanlış bir algı; Türkiye demokrasinin sınırlarını zorlamadan, özgürlükleri kısıtlamadan, başka uluslara örnek ve ilham kaynağı olma özelliğini kaybetmeden de terörü alt edebilir. Öyle alt etmelidir. Terörist yalnızca moralleri bozmak, kan dökerek yıldırmak için sahnelemez eylemlerini, bir hedefi de ülkenin demokrasisini sınamaktır. Bu oyuna gelmemek lazım.
Hepsi yasalardaki birkaç madde yüzünden meydana geliyor bu kafa karışıklığı; ne yapıp edip o maddeleri bir an evvel özgürlükleri zedelemez hale getirmeli.
Yazarlar
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025