Fehmi KORU
ABD’nin batısına doğru gidildikçe büyüse ve 11 saate kadar çıksa bile, New York ve Washington ile ülkemiz arasında şimdilerde yedi saat fark var (Bizde saat yaz-kış değişmediği için zaman farkı bazen 8 saate çıkabiliyor).
Türkiye’de bizler uykuya çekilirken, Amerikalılar günün en hareketli saatlerini yaşıyorlar.
Bereketsiz hareket
Dünün bu bakımdan en hareketli günlerden biri olduğu anlaşılıyor.
Birleşmiş Milletler’in bulunduğu New York’ta Suriye konusunda müthiş tartışmalar yaşanmış, üç ülkenin –ABD, İngiltere ve Fransa’nın– temsilcileri, ABD’nin Rusya’ya karşı restleşmesini daha da belirgin hale getirmek için, BM Güvenlik Konseyi toplantısını terk etmişler…
Washington’da, Beyaz Saray, Suriye rejimi ile ona destek çıkan ülkeleri (bunu sizler Rusya ve İran olarak anlayın) açıkça tehdit eden ve askeri müdahaleden söz eden çıkışlar yapmış… Başkan Donald Trump, “Gün bitmeden askeri müdahale konusunda bir karar vereceğim” açıklamasıyla yürekleri hoplatırken, günün sonunda vadeyi uzatarak “Askeri bir çok seçeneğimiz var, size yakında haberlerimiz olacak” diye kestirip atmış…
Galiba bu tür gelişmeleri beklediği için, Rusya da, reste restle mukabele etmiş gecenin bir vaktinde. ABD ve müttefiklerinin tepkilerinin temelinin çürük olduğunu ileri sürerek…
Suriye ise, bir gün önce Tayfur’daki askeri üssüne İsrail uçaklarının saldırısına meydan okumakla meşgul olmuş aynı saatlerde; o saldırıda iki askeri hayatını kaybettiği için İran da Suriye’nin protestolarına katılmış…
İç-savaş ve faturası
Olan bitenin temelinde Guta’ya Suriye rejiminin son saldırısı yatıyor.
Guta Suriye’de Şam’ın hemen yanı başındaki bir yerleşim yeri. Özelliği, Guta’nın önemli bir bölümünün rejim karşıtı güçlerin elinde bulunması. Beşşar Esad, rejimine karşı çıkanların başkentinin hemen yanı başındaki bir bölgeye hakim olmasını hazmedemiyor ve ara ara oraya çok şiddetli saldırılar yapıyor, yaptırıyor.
Kimyasal silah kullandığı da iddia ediliyor.
Önceki gün en şiddetli saldırılardan birini gerçekleştirdi Suriye rejimi. Aralarında çocukların da bulunduğu 50 kadar kişinin hayatını kaybettiği, binden fazla kişinin yaralandığı saldırıda bu defa da kimyasal silah kullanıldığı iddiası var.
Rusya’nın, Esad’ın yanında yer alarak, “Bu iddia yalan, saldırıda kimyasal silah kullanılmadı” demesi sonucu değiştirmiyor; ölüler ve yaralılar rejimin hunharlığının en son tablosunu teşkil etmekte.
Suriye’deki iç savaşta ölenlerin sayısı yüzbinlerle ifade ediliyor.
[BM Suriye temsilcisine göre, rakam en az 400 bin; 5.5 milyon insan ülkeyi terk etmiş, 6 milyondan fazlası da her zaman yaşadıkları yerlerinden uzaklaşmış bulunuyor.]
Biz uyurken olanlar ne anlama geliyor?
En son bildiğimiz, Trump’ın durduk yerde “Amerikan askerleri Suriye’den çekilecek” mesajı verdiğiydi.
Fransa’nın çekilecek Amerikan askerlerinin yerini almak üzere Suriye’deki askeri varlığını artırma niyeti olduğuna dair spekülasyonlar yapılıyordu.
İngiltere ise sanki Suriye ile ilgilenmez gibiydi.
Rusya ile İran iç-savaşın sonuna yaklaşıldığı görüntüsü üzerine ‘Esad’lı çözüm’ anlamı taşıyan formülü hayata geçirmek üzere çaba gösteriyorlardı.
Türkiye ise kendi sınır güvenliğini sağlamak üzere askerleriyle sınırının ötesinde operasyonlar gerçekleştiriyordu.
Karma karışık bir durum.
Uluslararası güvenlik endişesi
Gecede yaşananlar ortamı daha da içinden çıkılmaz hale getireceğe benziyor.
Herhalde bu yüzden olacak, BMGK toplantısına Cenevre’den görüntülü katılan BM Suriye özel temsilcisi Staffan de Mistura şu açıklamayı yapmış dün gece:
“Bölgesel ve küresel güçlerin yıkıcı ve hayal ötesi sonuçlara sebep olacak çıkar çatışmaları yüzünden, bölgesel, ulusal ve Suriye’nin güvenliğiyle sınırlı kalmış endişelerim, ilk kez, yerini uluslararası güvenlikten duymaya başladığım endişeye bıraktı.”
Doğrusu benim de endişem bu.
Suriye’deki yangın etraftaki diğer ülkelere de yaygınlaştırılmak isteniyor gibime geliyor.
Birinci Dünya Savaşı Avusturya-Macaristan veliahtının suikasta uğramasından tam 37 gün sonra ateşlenen ilk silahla başlamıştı.
Günümüzde sebeple sonuç arasında o kadar uzun bir süre gerekmiyor.
İlgili ülkelerde savaş planları uygulamaya konulmak üzere bir kıvılcım beklenerek hazır tutuluyor.
Suriye iç-savaşı o ülkeyi yeterince tahrip, insanlarını perişan etti; dikkatleri bir başka ülkeye çevirmenin zamanı gelmiş olabilir.
Washington’da her an elini silaha götürebilecek bir yönetimin varlığı dünyamızı patlamaya hazır bir bombaya dönüştürmüş bulunuyor.
Dün gece, FBI, Trump’ın şahsi avukatının bürosunu basıp bütün belgelerine el koydu; böylece ABD başkanının dikkat dağıtıcı bir eyleme her zamankinden daha fazla ihtiyacı olabileceği bir döneme girilmiş oldu.
Ne geceymiş ama…
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025