Fehmi KORU
Meslek hayatımın önemli bir bölümü dış politika konularını izlemek ve onlar üzerine yazmakla geçti.
Abdülkadir Özkan genel yayın müdürü iken, Milli Gazete’de, özellikle Ortadoğu coğrafyasında meydana gelmekte olan gelişmelere dair yazılar yazdım ‘Fehmi Muzafferoğlu’ imzasıyla. Şam’da (Suriye), Londra’da (İngiltere), Boston’da (ABD) yaşadığım dönemlerde yazdıklarım Yeni Devir’de ‘A. Akıncı’ imzasıyla çıktı. Bir zamanlar ‘Türkiye’nin en çok satan fikir dergisi’ diye bilinen ‘İslam’da dış dünyaya dönük ilgiyi yansıtan sayfalar dolusu bölümü baştan sona ben hazırlıyordum.
Eş zamanlı olarak yabancı gazete ve dergilere de katkıda bulunuyordum.
Dış politika konularına ilgim gazetelerde sürekli köşe sahibi olduğumda da devam etti. Zaman’ın genel yayın yönetmenliği sorumluluğu taşıdığım ilk bir yılda, dış politika muhabiri ve yazarı boşluğunu dolduran Haluk Atlas, yine benim müstearımdı.
Dün ve bugün farkı
İnternet öncesi dönemde dünyada neler olup bittiğini izleyebilmek o kadar kolay değildi. Zorluğu, mümkün olabilen genişlikte ilgilere cevap verebilecek yabancı gazete ve dergilere abone olarak, çıktığım seyahatlerde kitabevlerinin rafları önünde saatler geçirip işime yarayacak eserleri toplayarak aşmaya çalıştım.
Gelirimin önemli bir miktarını harcamayı göze alarak…
O döneme ait tuttuğum notlarla dolu defterler ve not kartonları ara sıra elime gelir; geldiğinde onları tutmama yarayan okuma serüvenimi sevgiyle hatırlarım.
Çağrıldığım yurtdışı etkinliklerde katıldığım tartışmalı toplantılar da olaylara bakışlarımın keskinleşmesine çok yardımcı olmuştur. Yazdıklarımdan haberdar olan ülkemizdeki yabancı diplomatların, gazetecilerin, çeşitli vesilelerle kapımı çalan araştırmacıların “Görüşelim” tekliflerini de, yalnızca benim düşüncelerimi aktarma fırsatı olarak değil karşımdakilerin görüşlerini öğrenmeme yarayacağı düşüncesiyle de, hiç tereddütsüz kabul etmişimdir.
Dışımızda cereyan eden olaylara ilgimin içeride yaşanacakları öngörmeme ve daha sağlıklı değerlendirmeler yapabilmeme yaradığına da inanırım.
İnternet sonrası dönem ise hepimizin önünden kocaman bir kayayı kaldırmayı sağladı. Şimdi oturduğumuz yerde dünyanın dört bir köşesinde neler olup bittiğini anlık izleyebildiğimiz gibi, gelişmelerle ilgili haber, makale, rapor ve kitaplara da birkaç dakika içerisinde ulaşabiliyoruz.
Eskiden önemli gördüklerimi defterlere, not kartonlarına yazar ve günü gelip onları hatırladığımda kullanabilirken, son 10 yıla yakın süredir ‘Evernote’ adlı bir program içerisinde dijital arşivimi tutabiliyorum. Evernote’ta biriken yazılı malzeme binlere ulaştı. Aradığımı bulmam için tek bir sözcüğü hatırlamam yeterli oluyor.
İlk Körfez Savaşı’na (1990-1991) gidildiği günlerde Atlanta (ABD) merkezli yayına başlayan CNN televizyonu yayınları PTT’nin başlattığı kablo hizmeti ile Ankara’da da izlenebilir olmuştu. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, her fırsatta, bir gece önce CNN’de izlediği programlardan söz ediyor, iştahlarımızı kabartıyordu.
Bir gün dayanamayıp “Kerem edin de biraz da biz izleyebilelim” dediğimde -geçmiş gün, yazmış da olabilirim- PTT genel müdürü Emin Başer tarafından adres alınmak için aranmış ve kablo bizim eve kadar uzatılmıştı.
Tepemizde uydular dolaşmaya ve pek çok ülkenin TV kanalları o sayede izlenebilmeye başlayınca, şimdilerde çorba parasına kurulan çanak antenler için birkaç aylık mutfak masrafını gözden çıkarmam gerekmişti. Basit bir çanak antenle yüzlerce ülkenin yayını evlerde izlenebiliyor artık.
Bir sorum var arkadaşlar
İzlenebiliyor, ama izleniyor mu? Dışa dönük ilgimiz bu yeni imkanlar sayesinde arttı mı?
Günlerdir bu soru üzerinde düşünüyorum.
Türkiye, tarihinin en karmaşık ikili ve çoklu ilişkileri arasında bunalıyor. Siyasi iktidar, içeride göğüslemek zorunda olduğu sorunların çok daha büyüğünü, dışarıyla ilişkilerinde yaşıyor. İç politik arenada bile en çok işittiklerimiz ‘dış parmaklar’ ve ‘üst akıl’ gibi yabancıları işaret eden sözcükler değil mi?
ABD, Avrupa Birliği, NATO ile, Rusya, Yunanistan, Suriye, Irak, İran gibi çevremizdeki ülkelerle ilişkilerimiz eskisinden hayli farklı ve bazısıyla ciddi sorunlar yaşıyoruz.
İlgilerimiz ise o sorunlara karşı neredeyse sıfır, varsa yoksa kendi iç sorunlarımız…
Donald Trump, yanındaki şahin isimlerin itmesiyle, İran’ı hedefe koydu, birkaç filosunu birden Körfez’e gönderdi, “Çekeceğim” dediği bölgedeki askerlerinin varlığını daha da artıracağı, Irak’ı işgal ettiği günlerdeki sayıya ulaştıracağı yabancı basında yazılıp çiziliyor. ABD’de, Avrupa’da ağzı olan herkes bu konuları konuşuyor.
Bizde ise…
Oysa her gelişme en az hedefe konulan veya saldırmaya hazırlanan cephede yer alan ülkeler kadar Türkiye’yi de ilgilendiriyor.
İlgilendiriyor, fakat bizler fazla ilgilenmiyoruz.
Aylar oldu, bu benim bile ilk dış politika yazım.
Zararını korkarım yine bizler çekeceğiz.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları








































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.12.2025
26.12.2025
25.12.2025
23.12.2025
19.12.2025
18.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
12.12.2025
9.12.2025