Ferhat KENTEL
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde mücadele edecek adayları belli oldu. İlk bakışta HDP’nin bir Türkiye partisi olma çabasının öne çıktığı görülüyor. Ancak bu çaba, madalyonun sadece bir yüzünü gösteriyor. Diğer yanda, partinin karar organlarının çabası ne olursa olsun, iktidardan hoşnutsuz olup sağlam bir muhalefet arzusunda olan toplum kesimlerin arayışı da HDP’yi inşa ediyor. Ve HDP, bizzat toplumun oldukça uzun bir zamandır ihtiyaç duyduğu ve siyaset arenasında eksik olan "sol parti" konumuna yerleşiyor. Başka bir deyişle, HDP, alternatif üreten gerçek bir muhalefet eksikliğinde, fiilen bir Türkiye sol partisi oluyor.
Ama bu "sol parti" konumunu biraz irdelemek gerekiyor. Öncelikle "Yeni Sol"u artık küresel zamanlar ve ulus-devlet paradigmasını aşmış bir modernlik eşliğinde anlamak gerekiyor. Öyle anlaşılıyor ki, HDP için seçilen milletvekili adayları, Türkiye toplumunun giderek şekillenen ve sesi daha çok çıkan kesimlerinden yükselen taleplerle örtüşme çabasını yansıtıyor.
Gerilimler içinde girilen 7 Haziran seçimleri vasıtasıyla ilk defa Kürt coğrafyasından, Kürt kimlik hareketinden doğan bir partinin yüksek bir ihtimalle ve güçlü bir şekilde TBMM’ye girme şansı bulunuyor.
Çoğulluğu yansıtmak
İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP), Fransız, Sovyet ve Kemalist Türk devrimlerinden mülhem, daha ziyade "jakoben" ve "total" dönüşüm iddiaları içeren "Yeni Türkiye" sloganından farklı olarak, HDP’nin "Yeni Yaşam" sloganı, Türkiye’nin hem geçirdiği dönüşümleri hem çoğulluğu hem de son yıllarda içinde bulunduğu gerilimleri aşma iddiasına işaret ediyor.
Toptancı olmayan, farklılıkları kabul eden bu demokratik slogan vasıtasıyla "devrim" değil ama hayatı aşağıdan, aşağıdaki çeşitliliğe dayanarak değiştirmek fikri öne çıkıyor. Bu da, adayların birbirlerine kıyasla taşıdıkları farklılıklara rağmen, hangi kelimelerle konuşurlarsa konuşsunlar, benzer hassasiyetler etrafında bir "sol" fikrinin inşa edildiğini gösteriyor. Fakat bu farklılıkların aynı zamanda Türkiye’nin çok farklı meselelerine de işaret ettiği anlaşılıyor. Gösterilen adaylar vasıtasıyla, Kürt meselesinin yanı sıra Alevi meselesi, Ermeni meselesi, kadın meselesi, işçilerin meseleleri, çevre meselesi de genel resme taşınıyor.
Örneğin; bir Alevi örgütü olan Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu adaylar arasında. Keza, Avrupa’da yaşayan Türkiyeli seçmenlere özel önem verildiği dikkati çekiyor. Avrupa Alevi Dernekleri Federasyonu Başkanı Turgut Öker, İstanbul 2. Bölge 1. Sıra Milletvekili Adayı. Öte yandan Ezidi olan ve daha önce Avrupa Parlamentosu Milletvekilli olarak görev yapan Feleknas Uca’nın da Diyarbakır’dan dördüncü sırada aday gösterilmesi, kişi bazında sağlanması beklenen faydadan ziyade, genel bir konum alışa işaret ediyor. Ancak bunun tersinin doğru olduğu durumlar da var. Örneğin Gaziantep’te ilk sıradan aday gösterilen Celal Doğan’ın esas olarak "faydalı" bir aday olduğu anlaşılıyor.
Her ne kadar seçim propaganda döneminde hangi argümanların daha çok öne çıkacağını şimdiden bilemesek de, bu haliyle HDP’nin öncelikle AKP’ye karşı alternatif olmak gibi bir iddia taşımak ve bunu sırtlanmak istediğini söylemek mümkün görünüyor. HDP’nin, iç güvenlik paketi gibi otoriterleşme eğilimleri karşısında her türlü özgürlük talepleri dahil olmak üzere, bütün Türkiye meseleleriyle hemhal olacağını, onları temsil etmeye ve taşımaya çalışacağını varsayabiliriz.
Dolayısıyla, önceden milletvekili olan adaylara ek olarak, yeni milletvekili adayları vasıtasıyla, bir yandan mevcut çoğulluk teslim edilirken, diğer yandan onların üzerine "Kürt kimliği" elbisesi giydirmek yerine, onlar vasıtasıyla tüm toplumsal kesimlerin en genel sosyal adalet ve kültürel özgürlük taleplerinin yansıtılmaya çalışıldığı anlaşılıyor. Öncelikle, kadın adaylara verilen eşit ağırlık, HDP’nin, toplumsal cinsiyet alanında Türkiye siyaset sahnesindeki en eşitlikçi parti olduğunun altını bir kere daha çiziyor.
Bu haliyle HDP’nin çizgisi ve Türkiyelileşme arayışının, Barış ve Demokrasi Partisi’nden (BDP) pek farklı olmayacağı söylenebilir. Ancak BDP’de daha ziyade vitrin için eklenen isimler görüntüsü hâkimdi. HDP’deki isimlerin içinden ise Türkiye toplumunun HDP’nin kapısına bıraktığı ihtiyaçla beslenen, gerçek alternatif olmak gibi daha büyük bir iddia geçtiğini ileri sürebiliriz.
Çeşitlilik içinde "Yeni Sol"
Özellikle bazı adaylar, geçmişte BDP’nin gösterdiği çabalarla benzerlik gösterse de, sadece çoğulluğu değil, bu çoğulluğun içinden geçen ortak paydayı, sol bir hassasiyeti ya da sosyal adalet vurgusunu taşıyor. Bu konuda, Anayasa Hukuku konusunda Türkiye’nin sayılı akademisyenlerinden biri olan Mithat Sancar ya da küçük bir sol partinin lideri olan Aydın Çubukçu gibi isimler, söz konusu "sosyal adalet" vurgusunun doğal taşıyıcıları olarak dikkat çekiyorlar. Ya da Roboski’de onlarca akrabasını kaybeden Ferhat Encü’nün listede yer alması, "katıksız adalet" fikrini; Leyla Zana gibi isimlerin yer alması ise Kürt siyasi kimlik tarihindeki devamlılığa saygıyı sembolize ediyor.
Her ne kadar Ermeni kimliği ön planda olsa da, "sosyalist" bir Garo Paylan; her ne kadar Kürt meselesinde yıllardır kafa yoran bir entelektüel ve aktivist olarak bilinse de, "Müslüman kişiliği" ile Ayhan Bilgen; her ne kadar tesettürü ve 28 Şubat baskılarına karşı İslami kişiliğiyle ön plana çıksa da, Kürt meselesiyle Kandil’e gidecek kadar hemhal olan Hüda Kaya ya da her ne kadar "görme engeli" yerine sosyalist kişiliğinden kimliğini inşa etse de, "engelini" de taşıyan Eşber Yağmurdereli gibi isimlere bakınca, HDP adaylarının sadece tek bir kimliğin insanları olmadıkları, tersine bizzat kendi içlerinde çeşitlilik ve çoğulluk taşıdıkları görülüyor.
Aynı zamanda, kendi içine kapanma, korku ve ırkçılık eğilimlerine karşı, HDP’nin bu adaylarla belki de Türkiye’de ilk defa bu kadar güçlü şekilde farklı renkleri bir siyasi parti bünyesinde topladığını söyleyebiliriz. Eğer HDP mesajını güçlü bir şekilde verebilirse, sadece Kürt meselesinde değil, hem her anlamda toplumsal barışın tesisi hem de Türkiye’de gettocu reflekslerin engellenmesinde önemli bir adım atacak.
Bütün bunların yanısıra, yenilenen adaylarıyla HDP, Ağustos 2014’teki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin tecrübesini de beraberinde taşıyacak. Selahattin Demirtaş’ın kişiliğinde somutlanan ve Demirtaş’ın söylemiyle şekillenen "Yeni Yaşam" siyaseti, HDP barajı geçtiği takdirde, Türkiye siyaset sahnesini yeniden yapılandıracak. Yaşadığı mağduriyetler ve demokratikleşme vaatleriyle bugüne kadar gelen AKP’nin bir türlü yanaşmadığı barajın kaldırılması ya da düşürülmesi, bizzat HDP tarafından sağlanacak. Bu partinin sağlayacağı seçmen desteğiyle baraj parçalanacak. Hatta bu destek, Türkiye’de demokratikleşmenin bir gereği olarak, bizzat bu barajın parçalanması için de verilmiş olacak.
HDP, bütün bu süreçte ve bütün adaylarıyla "Kürt meselesinden" uzaklaşmayacağı ama eğer başarabilirse, Kürt meselesinin "en önemli mesele" olma özelliğini koruyarak, Türkiye’nin diğer meseleleri arasına sokacağı mesajını veriyor. HDP’nin performansı, tabii ki, sadece Kürt meselesi ve hassas olduğu Türkiye meseleleri ile sınırlı kalmayacak; barajı geçen bir parti olarak HDP, baraj nedeniyle milletvekillerini gasp eden AKP’nin "başkanlık sistemi" iddiasını boşa düşürecek.
Son olarak bu aday listesiyle HDP'nin, 7 Haziran seçimlerindeki başarı şansı yüksek görünüyor. Ancak başarı şansının sadece adaylardan değil, toplumdaki henüz netleşmemiş bir alternatif siyaset arayışının şu an itibarıyla en çok HDP tarafından anlaşılıp bu arayışlara en uygun cevabı HDP’nin vermesinden kaynaklanacağını iddia edebiliriz.
http://www.aljazeera.com.tr/gorus/hdpnin-tanimladigi-yeni-yasam-ve-yeni-sol
.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.07.2024
16.04.2024
5.02.2024
12.07.2023
24.01.2023
26.11.2021
2.05.2021
16.04.2021
10.10.2020
9.09.2020