Hasan CEMAL
İsteyen, Allah’a inanır.
İsteyen inanmaz.
İsteyen, Allah’ı sorgular.
İsteyen sorgulamaz.
Kimi, cennet-cehennem der.
Kimi demez.
Kimi dindardır.
Kimi değildir.
Kimi, dine inanır.
Kimi inanmaz, ateisttir.
Kimi, çocuğunun dindar yetişmesini ister.
Kimi istemez.
‘Seçimlik’ din dersi
mecburi hâle dönüşmüştü
Benim babam dindar bir insan değildi.
Ama okulda, 1950’lerde o zamanlar seçimlik olan din dersini almama -sanıyorum mahalle baskısı nedeniyle, dinsiz ailedamgası vurulmasın diye- karşı çıkmamıştı.
Din dersleri ‘seçimlik’ti, ama neredeyse bütün aileler evet dediği için mecburi hâle dönüşmüştü.
Ortaokuldayken bir arkadaşımın babasından namaz derslerialmaya, onun arkasında namaz kılmaya, cumaları camiye de gitmeye başladım.
Babam ı-ıh deyince, bundan da vazgeçtim.
Bir ara sakal bıraktım, babam hoşlanmayınca kestim.
Bizim aile böyleydi.
Belki de hayatımın en kaygılı dönemi
Ama Allah’a, dine, inançlara saygılı bir insan olarak yetiştirildim.
Bugün de kutsal olana saygımı korumaya, dini konularda dilime, söylemime özen göstermeye devam ediyorum.
Diğer yandan, dindar olandan da aynı saygıyı bekliyorum.
Dindarla dinsizin, Allah’ın varlığını sorgulamayanla sorgulayanın, cennetle cehenneme inananla inanmayanın, örtünenle örtünmeyenin aynı toplum ve devlet düzeninde, barış ve huzur içinde yaşamaları gerektiğini yıllardan beri savunuyorum.
Bunun bir hayat tarzı olarak benimsenmesinden yanayım.
Çünkü, böyle bir ‘hayat tarzı’nın benimsendiği toplum ve devlet düzeni özgürlük düzenidir, ‘demokrasi’dir, ‘laiklik’tir.
Ve bu açılardan belki de hayatımın en kaygılı dönemini yaşıyorum.
Gidiş kötü!
Devlete ‘dindar nesil yetiştirme’
görevi yükleyen zihniyet
Erdoğan iktidarı, Türkiye’yi demokrasi ve laiklik sularından uzaklaştırıyor.
Bu topraklarda tarihle hesaplaşmak istiyor.
Ve bunun altında yüz yıllık kompleks yatıyor.
Batı’dan, başta laiklik ve demokrasi olmak üzere Batı’yı Batıyapan ‘değerler’den hiç haz etmeyen, hiç hoşlanmayan, hatta nefret eden bir dünya görüşüyle, ‘İslam ve Osmanlı hayalleri’yle, ‘kendi medeniyetimizi inşa edeceğiz’ söylemiyle Türkiye’yiDoğu’ya doğru çekmek istiyor Tayyip Erdoğan.
Bunu da gayet hesaplı kitaplı adımlarla, hatta bazen sinsice yapmaya yönelmiş durumda.
Özgürlük alanlarını hızla daraltıyor.
Kendi deyişiyle, dindar bir nesil yetiştirmek istiyor.
Devlete dindar nesiller yetiştirme görevi yükleyen bir zihniyetle, bir kafa yapısıyla laiklik bağdaşır mı, sorusu bile gereksizdir.
Tek kelimeyle bağdaşmaz.
Anaokulundan itibaren yeni hayat tarzı
Anaokulundan başlayarak yeni hayat tarzı sunacağız diyen bir Tayyip Erdoğan var karşımızda.
Bunun için ilkokullarda 1, 2 ve 3’üncü sınıflarda da -sözde seçimlik, özde mecburi- din dersi hazırlıkları, Tayyip Erdoğan’ın açış konuşmasını yaptığı Milli Eğitim Şûrası’ndan geçti.
İtiraz edenlere, “Anaokulu çocuklarına Allah, cennet cehennem kavramlarını anlatamazsınız, somut düşünme çağında olan bir çocuğa bu soyut kavramları öğretmezseniz” diyenlere şöyle gözdağı verilebiliyor:
“Sen Allah kavramını mı sorguluyorsun, tartışıyorsun?.. Seninki görüş değil dinsizlik… Din deyince neden aklına hemen cehennem geliyor ki...”
Karşındaki dinsiz de olabilir.
Cennete cehenneme de inanmayabilir.
Ya da dindardır.
Allah’a da inanır, cennet cehenneme de.
Ama farklı inançlara, inançsızlıklara da saygılıdır.
Bu tutumunun laikliğin de, özgürlük ve demokrasinin de temeli olduğunu savunur.
Şimdi eğer dindar nesil yetiştirmeyi, anaokulundan itibaren mecburi din dersleriyle yeni hayat tarzı yaratmayı, devlete bir görev olarak dayatırsanız, o devletin laik niteliği silinmeye başlar.
Safsatalar tehlikeli süreci perdeleyemez
Türkiye şimdi böyle bir süreci yaşıyor.
Laikliğin ölümcül darbeler yediği bir süreç bu…
Yok efendim, kadınla erkek eşit değilmiş ama eşdeğermiş gibi,mekanik eşitlik tamamlayıcı ilişkiyi yok edermiş gibi safsatalar bu tehlikeli süreci perdeleyemez.
Evet, gidiş gerçekten kötü!
Türkiye’yi Dünya Şeffaflık Örgütü’nün yolsuzluk algılama endeksinde bir yılda 11 basamak birden düşüren Erdoğan iktidarı, parlamentoda yolsuzlukların soruşturulmasını yayın yasaklarıyla engellemenin peşinde…
Böyle bir Türkiye’de, yolsuzlukların ayyuka çıktığı bir memlekette, ‘1000 odalı kaçak saray’da, tanesi bin liralık altın varaklı kadehler ile ziyafetler de verilebilir.
Böyle bir gidiş iyi olabilir mi?
Yazarlar
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024