Hüseyin GÜLERCE
Cumartesi günü yapılan CHP 36. Olağan kurultayının, 16 Nisan referandumunda oluşan ‘Hayır’ bloğunda moralleri bozduğu kesin. Zira bu bloğun motor gücünü CHP oluşturuyor. Kurultayda motor arızasını herkes gördü.
CHP’de moraller bozuk olunca haliyle ‘Hayır’ bloğunda Cumhurbaşkanlığı seçimi için şimdiden bir karamsarlık, bedbinlik oluştu.
CHP’yi bütün olan bitene rağmen kurultay gününe kadar bir umut olarak görenler, daha doğrusu görmek isteyenler adeta yıkıldılar.
8 seçim yenilgisi ile aday olabilen Kılıçdaroğlu’nun yeniden bir defa daha CHP’nin lider koltuğuna oturması nasıl bir umut oluşturabilir ki?
CHP’ye oy veren geniş seçmen kitlesinde şimdi yeni bir hissiyat derinleşiyor ve yaygınlaşıyor.
Bugüne kadar Kılıçdaroğlu ve ekibini, bakmak istemedikleri gözle görmeye başladılar. Bu geniş kitle, Kılıçdaroğlu’nun, CHP için bir çıkış yolu olduğunu zannediyor ve öyle kabul ediyorlardı. Baykal’ın kaset tezgâhı ile liderliği bırakmasına, bir projenin parçası olarak değil, bir yol kazası gibi bakıyorlardı. “Kılıçdaroğlu liderlik koltuğuna hasbelkader oturdu” diye düşünüyorlardı.
Ancak Kurultay’da yaşananlar, Alicengiz oyunları, Muharrem İnce’nin onurunu hedef alan, “o 49 kişiyi Muharrem’e sayın lütufkârlığı” ile yapılan algı operasyonu içlerine bir kurt düşürdü. Sonra Kılıçdaroğlu’nun en yakınındakilerin, artık savunulamaz hale gelen milli meselelerdeki zihniyet ve duruşları ile kafaları hepten karışıyordu.
Kimler yok ki Kılıçdaroğlu ekibinin içinde. Kimi, “PYD’nin terör örgütü olduğuna dair elimizde istihbarat bilgisi yok” diyor. Kimi, PYD’li teröristin cenazesine katılıp gözyaşı döküyor. Musul Başkonsolosluğu basıldığında kendini “muhasebeci Kenan” diye tanıtan Genel başkan Yardımcısı “ÖSO terör örgütüdür, benden iyi bilen olmaz” diyor. Kimi, “Çanakkale Şehitliği'nde içki içip göbek atanları savunmak için “dinimizde içki içmek günah değil” diye fetva veriyor. Kimi “işte 7 dakikada yediğimiz domuz etinden kalanlar” diye milletin inancı ile alay ediyor. Kimi, “devlet katil değil, seri katil. İnandığınız Allah belanızı versin” diyor…
‘Hayır’ bloğunun bütün ümidi, Cumhurbaşkanlığı seçimini ikinci tura götürmek ve ikinci turda CHP’nin, İyi Parti’nin, HDP’nin, (belki Saadet Partisinin) adaylarına oy verenlerin Erdoğan karşısında birleşmelerini sağlamak.
CHP Kurultayındaki tablo bu ümitlerin hepsini bitirdi. CHP artık kendi içinde bir bütün değilken, kendi derdine düşmüşken, ‘Hayır’ bloğunun toparlayıcısı nasıl olacak? Kendisi himmete muhtaç dede/nerde kaldı gayriye himmet ede...
Bir de şu var. Cumhurbaşkanlığı seçimine giden yolda AK Parti ve MHP ortak adayını ilan etmiş. Cumhurbaşkanı Erdoğan her gün bir faaliyetin, hizmet açılışının, iç-dış gezinin mimarı olarak durmadan çalışıyor. AK Parti Grup toplantılarında heyecan, ahenk, muhabbet hale hale yurt sathına yayılıyor.
CHP’de ise kılıçlar çekilmiş, olağanüstü kurultay hayalleri ile yeni senaryolar yazılıyor.
CHP öylesine kurultay yumruğu yedi ki, etrafına bakınan ama net göremeyen boksör yüzü ile kaykılıp duruyor. Kılıçdaroğlu’na havlu atacaklar ama CHP lideri yenilgilere alışmanın pişkinliği ile gayet rahat hareket ediyor.
Hâlbuki kendisini daha düne kadar destekleyen, hatta uçuran kalemlere dönüp baksa ne olup bittiğini anlayabilir.
Onlardan biri Kılıçdaroğlu 15 Haziran- 9 Temmuz Ankara-İstanbul yürüyüşünü tamamladığında, 10 Temmuz’da şunu yazmıştı: “Kılıçdaroğlu uzun yürüyüşe ‘Genel Başkan’ olarak başladı, ‘Lider’ olarak bitiriyor.”
Sonra da Kılıçdaroğlu’nun en önde giderek Cumhurbaşkanı adaylığını hak ettiğini, üstelik kendisine referandumda hayır diyenlerin destek verdiğinin de unutulmaması gerektiğini yazıyordu.
Pekiyi kurultaydan sonra ne diyor:
“CHP’de sevgi bağları zayıflamış... CHP’de kişisel hesaplar, kişisel kırgınlıklar, kişisel beklentiler o ulvi kavramların önüne geçmiş… CHP’de işler zor…”
Ben de ekleyeyim, Cumhurbaşkanlığı seçiminde çok daha zor.
Bu köşede, 16 Haziran 2017’de “Adalet için değil, Kılıçdaroğlu için yürüyorlar” başlığı ile o yürüyüşün asıl amacını yazmıştım.
Kılıçdaroğlu kurultayda en çok bu yürüyüşü kullandı.
O da işe yaramadı…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları



































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019