İbrahim Kahveci
Merkez Bankasının haftalık ‘Para ve Banka’ istatistiklerine göre 15 Haziran 2018 haftasında bankalarda bulunan toplam TL mevduatı 1 trilyon 004 milyar liraydı.
Aynı hafta yine bankalarda bulunan ‘Yabancı Para-YP’ mevduatı ise 204 milyar 229 milyon dolar düzeyindeydi.
Tekrar edelim. 15 Haziran 2018:
-Toplam TL mevduatları: 1 trilyon 004 milyar TL
-Toplam YP mevduatları: 204 milyar 229 milyon USD
-YP mevduatlarının TL karşılığı: 952 milyar TL
*(Ortalama dolar/TL kuru 4,662)
***
Şimdi gelelim 31 Ağustos 2018 haftasına. Durum aşağıdaki gibidir:
-Toplam TL mevduatları: 1 trilyon 027 milyar TL
-Toplam YP mevduatları: 184 milyar 068 milyon USD
-YP mevduatlarının TL karşılığı: 1 trilyon 182 milyar TL
*(Ortalama dolar/TL kuru 6,424)
Evet, şimdi11 haftalık aradaki değişimleri not düşelim:
A) TL mevduatları 23 milyar lira artıyor
B) YP mevduatları ise 20 milyar dolar azalıyor
C) Ama yabancı para mevduatları kur artışı etkisi ile 20 milyar dolar azalmasına rağmen, TL bazında 230 milyar dolar artış gösteriyor.
Böylece toplam mevduatlar lira bazında 254 milyar TL artmış oluyor.
***
Gelelim işin perde arkasına.
Yabancı para mevduatları azaldığında aklımıza ilk gelen cevap şu olmuştur: Millet döviz bozduruyor (mu?).
İyi ama döviz bozduruldu ise, o bozdurulan dövizlerin karşılığı neden TL ne oldu. TL mevduatları neden çok daha az arttı?
15-22 Haziran haftasında 5 milyar 250 milyon dolar YP mevduatları azalıyor. O günkü kur üzerinden bu bozdurulan dövizler 25 milyar TL ediyor. Ama o hafta TL mevduatları bırakın artmayı, 10,7 milyar TL azalıyor ve 1 trilyon 003 milyar liradan, 993 milyar liraya geriliyor. Yani dolardan TL’ye geçildi dediğimiz hafta hem YP mevduatları döviz olarak azalıyor, hem de TL mevduatları.
Döviz mevduatlarındaki büyük azalmanın o haftaki kur üzerinden TL karşılıkları şu şekilde;
*15-22 Haziran : -5 milyar 250 milyon dolar. 4,766 kur üzerinden 25 milyar TL
*06-13 Temmuz: -4 milyar 722 milyon dolar. 4,837 kur üzerinden 22,8 milyar TL
*27 Temmuz-03 Ağustos: -4 milyar 698 milyon dolar. 5,065 kur üzerinden 23,8 milyar TL
*10-17 Ağustos: -7 milyar 320 milyon dolar. 5,815 kur üzerinden 42,6 milyar TL
Bazı haftalar az da olsa döviz mevduatları artıyor. Biz de artış ve azalışlar birbirinden netleştirdiğimizde şu sonuca ulaşıyoruz: Nette bozdurulduğu düşünülen 20 milyar doların o haftalardaki ortalama kur üzerinden TL karşılığı tam 106,6 milyar lira ediyor.
Peki, bu para ne anlama geliyor?
Eğer bankalardaki döviz hesaplarındaki bu azalış dövizden TL’ye geçiş olsaydı, bankalardaki TL mevduatları en azından 23 milyar değil, 106 milyar TL artmalıydı.
Şimdi geriye iki ihtimal kalıyor:
1-Döviz hesaplarındaki azalış, ihtiyaçlara (dış borçlara) ödendi ve yurtdışına çıktı. Bunu önümüzdeki aylarda ödemeler dengesi bilançosunda görebiliriz.
2-Diğer bir ihtimal ise bu dövizlerin hiç bozdurulmadan yastık altına gitmiş olmasıdır.
***
Sonuç mu?
Toplam mevduatlar 15 Haziran- 31 Ağustos tarihleri arasında özellikle kur artışı nedeniyle 254 milyar TL artmış görülüyor. Ama kur o kadar hızlı arttı ki, aslında bankalarda reel olarak mevduat kaybı yaşandı.
Özellikle döviz mevduatlarındaki azalış, TL mevduatları ile telafi edilemeyince ortaya kaynak ihtiyacı çıktı. Böylece reel sektörde yaşanan durağanlık verilerine rağmen, faizlerde şimdilik beklenen düşüş ileri bir tarihe kaldı.
Orta-uzun vadede faizlerde elbette reel durağanlığın getireceği bir kaynak fazlalığı baskısı oluşabilir. Bunu 2008-09 küresel krizde gördük: Krizin başlangıç aşamasında faizler yüzde 16,0 seviyelerinden, Ekim 2008’de yüzde 25,0’e kadar çıkmıştı. Ama ardından reel krizin en derin estiği Mart 2009’da faizlerin hızla düşerek yüzde 12,0’lere indiğini hatırlatmak isterim.
İşte o nedenle tezimiz şu: Reel sektörlerin durağanlığı, iki yılı aşkındır süren finansal dalgalanmayı da sona erdirebilecektir.
Ya da daha net söyleyelim: Reel sektör durağanlığı ne kadar derinleşirse, finansal hareketlilik de o kadar erken biter (belki de bitiyor).
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025