İbrahim Karagül
Artık bir “Türkiye Ekseni” vardır. Balkanlar’dan Ortadoğu’nun ve Afrika’nın derinliklerine, Orta Asya’dan Güney Asya’ya kadar önümüzdeki yılların en sarsıcı gelişmesi bu olacaktır. Türkiye, bu konuda gereken bütün düşünsel alt yapısını tamamlamış, kararını vermiş, yola çıkmıştır.
Siyasi, ekonomik, savunma alanında hazırlıklarını, yatırımlarını, girişimlerini buna göre dizayn etmektedir. İçerideki dış müdahale unsurları bir bir temizlenirken, sınırlar Türkiye için güvenli hale getirilirken, ekonomiden siyasete, dış politikadan güvenliğe, toplumsal dayanışmadan yeni coğrafya okumasına kadar büyük iddialarla hareket edilmektedir.
“Yerli, milli devlet aklı” bin yılın bu yüzyıla taşınmasıdır
Bu aşamadan sonra; hangi alanda olursa olsun, “içeriden müdahale” ihalesine talip bütün çevreler, hangi fikir ya da düşünceden olursa olsun dışarıyla bağlantılı gizli gündemi olan her yapı, tasfiye edilecektir, edilmek zorundadır. Türkiye, bunları yaparken, küresel ölçekte güç haritasında yaşanan deprem niteliğindeki gelişmeleri okumuş, boşlukları görmüş, güç kaymasının hesabını yapmıştır.
“Yerli, milli devlet aklının olgunlaşması”nı sakın küçümsemeyin. Çünkü bu akıl, bir Selçuklu aklıdır, bir Osmanlı aklıdır, bir Cumhuriyet aklıdır, hepsinin toplamının 21. Yüzyıl’a taşınmış halidir. 20. Yüzyıl denetimi Türkiye için ortadan kalkmıştır. Bu denetimin kalkması Birinci Dünya Savaşı’nın bizim için yeni bittiği anlamına gelmektedir.
Bir Türkiye ekseninden söz ettim. Bu kurulmuştur, yakın gelecekte etkisini çok daha belirgin olarak göreceksiniz. Bugün her ne kadar coğrafya buna karşı ya da hazır değil gibi görünse de, varolan boşluk o kadar büyüyecek ki, Türkiye ekseni dışında hiçbir gücün oluşumu, bu boşluğu doldurma şansı olmayacaktır. Bugünlerde yüzyılların temelleri atılıyor. Çok köklü bir gelecek başlatılıyor. Bundan sonra her şey bu temeller üzerine inşa edilecektir.
Yeni çokuluslu operasyon, “Muhafazakar Müdahale..”
Bugüne kadar 20. Yüzyıl artığı olan, 20. Yüzyılın devamına dönük vesayet aracı olan hemen bütün muhalif ve müdahil çevreler sahaya sürülmüş, çok çetin mücadeleler verilmiş, Türkiye bu engelleri aşmıştır. Özellikle muhafazakar çevrelerin çok dikkatli olmaları, bir iç operasyon aygıtı olarak sahaya sürülme riskleri bulunduğunu bilmeleri gerekmektedir.
“Muhafazakar muhalefet” ve “muhafazakar müdahale” uyarıları bunun içindir. Çünkü bu yönde bazı arayışların varlığı hissedilmekte, gün geçtikçe “his” olmaktan çıkmakta, bir arayış ya da alttan alta bir “oluşum”a dönüşme eğilimi görülmektedir.
Türkiye’de, içeriden yapılacak bir operasyonun ana omurgası “muhafazakar” olmak zorundadır. Tek ihtimal bu kalmıştır. Bunu biz de biliyoruz, çokuluslu operasyon çevreleri de. Öyleyse muhafazakar/İslami çevre ve yapıların yerlilik testinden geçmesi zorunluluğu işte bu tehlikeden kaynaklanmaktadır. Birinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrasındaki bazı örneklerin tekrar etmemesi için çok dikkatli olunmalıdır.
Ekonomik baskı, toplumsal huzursuzluk ve müdahale..
Son ekonomik saldırı, ülkemize yönelen ABD müdahalesi, dolar operasyonuyla ya da Rahip Brunson meselesiyle sınırlı değildir. Hesaplaşma devam etmektedir. Ekonomik savaş, ekonomiyi kilitleyerek toplumsal muhalefet oluşturmayı, bu muhalefet üzerinden müdahale planları yapmayı, tam da bu sırada “içeride ne kalmışsa, ya da 15 Temmuz sonrası kimlere ne tür ihaleler dağıtılmışsa, o çevreleri harekete geçirmeyi hedef almaktadır. Böyle olunca da ABD yönetiminden yeni hamleler, yeni kriz çıkışları gelecektir, buna hazır olunmalıdır.
Türkiye oyunu görmüş, milletimiz büyük bir dayanışma örneği sergilemiştir. Bu kenetlenme, sadece ABD’nin ahlaksız ekonomik saldırısından değil, 15 Temmuz benzeri “müdahale”nin anlaşılmış olmasındandır. Bu aşamadan sonra, ABD tarafından ne gelirse gelsin ülke teyakkuza geçmiş, psikolojik eşik atlatılmış, endişe cesarete ve dirence dönmüştür.
Erdoğan’ın meydan okuması dünyaya büyük cesaret verdi
Erdoğan’ın “Meydan okuyoruz” çıkışı, ekonomi yönetiminin akıllıca müdahaleleri, iş dünyasının dayanışması ve milletimizin tam bir seferberlik görüntüsü vermesi ülkemizin savunma hatlarının yerli yerinde olduğunu, dirençli olduğunu göstermiştir. Bu “Acımasız Direniş” bundan sonra da devam edecek, çokuluslu bütün müdahale girişimlerini rahatlıkla savuşturacaktır.
ABD ile mücadele eden tek ülke biz değiliz. ABD’nin tehdit ettiği tek ülke de biz değiliz. Küresel ölçekte tehdit haline gelen bir ülkeye karşı teyakkuz hali söz konusudur. Latin Amerika’dan Pasifik’e, bizim coğrafyadan Güney Asya ve Afrika’ya kadar yeryüzünün ezici çoğunluğu bu haydutluğa karşı ortak bir dil geliştiriyor, sesini yükseltiyor, adeta yakın cephe olmaya doğru gidiyor.
Sadece Çin, Rusya, Almanya, Türkiye, İran gibi ülkeler değil, ülke ülke değil, dünya genelinde ABD’nin sınırlanması, kontrol altına alınması ortak bir meseledir artık. Yıllardır devam eden örtülü ekonomik savaş açığa dönmüştür. Şimdi jeopolitik, siyasi hatta askeri alanda hesaplaşma başlamıştır. Çünkü yeni bir yağma, talan harekatı başlatan ABD, askeri açıdan da ülkeleri tehdit etmekte, çılgınlıklara hazırlık yapmaktadır. Bu durum, ABD gücünün durdurulmasıyla, sınırlanmasıyla, geriletilmesiyle sonuçlanacaktır.
“Yeni Amerikan Yüzyılı” diyenler şimdi yapayalnız
Soğuk Savaş’tan hemen sonra Yeni Amerikan Yüzyılı ilan eden, bu amaçla dünyanın yarısı ile savaş haline giren ABD, yerini, dünya için ortak tehdit haline gelen ABD’ye bırakmak zorunda kalmıştır. Bundan daha büyük gerileme olamaz.
Çünkü bütün iddialarını kaybetmiş, kredisini ve güvenilirliğini yitirmiş, tek başına kalmıştır. Sadece biz değil, tarih yapıcı bütün milletler ve devletler bugün böyle düşünmektedir. ABD’nin elinde terör ve zorbalık dışında hiçbir şey kalmamıştır. O da bunu yapmaktadır. İşte bu tükenişin göstergesidir. Bir imparatorluğun yalnızlaşması, insanlık için ortak tehdit haline gelmesi bitişidir.
ABD’ye karşı, Türkiye’nin direnci üzerinden bir küresel tavır gelişiyor. Sesler ve sözler güç kazanıyor. Çok geçmeden bu tavır güçlü bir siyasi reaksiyona, ekonomik tepkiye yol açacak, bu da dünya genelinde ABD için yıkım anlamına gelecek. Siz siz olun, o büyük hesaplaşmayı izleyin. Türkiye’nin mücadelesinin ne anlama geldiğini asıl o zaman anlayacaksınız.
ABD’nin eli Suriye’de kesilir! Bize yüzyılın cesareti düşüyor..
Biz, ülkemiz için, coğrafyamız için her türlü direnişe hazırız. Bunu herkes gördü, daha çok görecek. Ama asıl ABD, dünyanın sessiz öfkesinin nasıl bir tsunamiye yol açacağını görecek.
Bize yüzyılın cesaretini göstermek kalıyor ve bunu yapacağız! Tarih nasıl değiştirilir, coğrafya nasıl inşa edilir bir kez daha göstereceğiz! Bugün ekonomik direnci güçlendirmek için adımlar atılırken bir şey daha yapılmalı:
Çok acil biçimde, Suriye’nin kuzeyinde üç bölgeye daha yıldırım hızıyla operasyon başlatılmalı. Bakın o zaman ABD’nin hangi eli kesiliyormuş!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2021
26.07.2021
28.06.2021
17.06.2021
14.06.2021
10.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
20.05.2021
17.05.2021