İbrahim SEDİYANİ
Geçen gün, İstanbul’da çok ilginç bir olay yaşandı.
İrlandalı bir turist, Aksaray semtindeki esnafı tek başına dövdü.
Herkes bu hadiseyi konuşuyor.
İrlandalı turist, Aksaray’da bir otelde kalıyordu. Su almak için otelin karşısındaki markete gitti, dolabı açtı, su şişeleri yere düştü. Dükkân sahibi elinde sopayla dışarı çıktı, önce o, sonra da sokaktaki tüm esnaf ve bütün mahalle turiste vurmaya başladı… Ama neredeyse tamamı turistten dayak yedi. İrlandalı turist, Aksaray’daki bütün mahalleyi tek başına dövdü.
80 milyon şaşırdı bu olaya, bir kişi hariç: Ben.
Şaşırmadım, çünkü İrlanda bayrağı, Ak Saray’daki mezhepçileri tek başına döver.
***
Benim öteden beri “beyaz olmayan beyazların yaşadığı ada” şeklinde tasvir ettiğim coğrafya, İrlanda.
Ülkenin ismi “Yeşilada” anlamına geliyor zaten. İrlandalılar “Éire” diyorlar ülkelerine. Bu ismin kökeni Keltçedeki “erin” sözcüğüdür ve “yeşil ada” demek. (Bkz. Adını Arayan Coğrafya, sayfa 37)
Ülkenin başkenti, Baile Átha Cliath.
Ancak boşuna atlasa bakmayın. Maalesef atlaslarda İngilizler’in verdiği Dublin ismi yazılı. Fakat İrlandalılar öyle demiyorlar kendi başkentlerine. Onların dilinde bu şehrin ismi Baile Átha Cliath. Anlamı ise, “çitli ırmak geçidi kenti”. (Bkz. Adını Arayan Coğrafya, sayfa 97)
Yapı olarak devrimci ve militan olan İrlandalılar, barışa o kadar düşkünler ki, barış özlemini bayraklarına bile işlemişler. “Yeşil- beyaz- turuncu” renkli İrlanda bayrağının solundaki “yeşil” Katolikler’i, sağındaki “turuncu” da Protestanlar’ı temsil eder. Aradaki “beyaz” ise her iki halkın barış içinde ve eşit haklara sahip olarak birarada yaşadığını, yaşayabileceğini, “yaşaması gerektiğini” anlatır.
Sünnîler ile Alevîler’in barış içinde ve eşit haklara sahip olarak yaşamasını istediğiniz zaman “mezhepsiz”, Kürtler ile Türkler’in barış içinde ve eşit haklara sahip olarak yaşamasını istediğiniz zaman da “vatan haini” olarak suçlandığınız Türkiye gibi ülkelerde olduğu gibi “yeşil” denince akla ilk olarak hıyar, “beyaz” denince akla ilk olarak lahana, “turuncu” denince de akla ilk olarak portakal gelmiyor yani, anlayacağınız.
İrlanda bayrağı bir “barış bayrağı”dır, farklı mezheplere mensup insanlar arasında “kardeşlik bayrağı”dır. Ülkedeki hiçbir mezhebin diğer mezhebe karşı üstünlüğünün ve ayrıcalığının olmadığını anlatan, farklı mezheplerin eşit şekilde temsil edildiği bir “millî birlik” bayrağıdır.
Benim ve gazetemin okuyucuları için yazı burada bitti, ancak Ak Saray’daki mezhepçi zatın ve Aksaraysemtindeki ırkçı esnafın konuyu anlaması biraz zaman alacağından, yazıya devam ediyorum:
İrlanda bayrağı, belki de o kadar güzel bir bayrak değildir ancak dünyanın en anlamlı bayraklarından biridir. Yüzyıllar boyunca “mezhep savaşları” ile çalkalanan ama bundan kurtulmayı başaran Hıristiyan dünyasına da, 21. yy’da hâlâ hâlâ dahi “mezhep savaşları” ile yanıp kavrulan ve perişan hâlde olan İslam dünyasına da, “farklı mezheplerin birarada eşit ve kardeşçe yaşaması gerektiğini” anlatan bir bayraktır.
Barış bayrağıdır, kardeşlik, birarada yaşama, sevgi, hoşgörü, empati bayrağıdır. “Millî birlik” bayrağıdır.
“Gâvur bayrağı” deyip geçmeyin lütfen. Sünnî’nin de, Şiî’nin de, Alevî’nin de bilmesi ve öğrenmesi gereken bir bayraktır. Türk’ün de, Kürd’ün de, Arab’ın ve Fars’ın da ihtiyacı olan bayraktır.
Sünnî bağnazlığının bayraktarlığını yapıp kendisini Emevî sultanı zanneden, konuştuğunda “Afedersiniz Alevî…” diyerek söze başlayan Ak Saray’daki zatın ve yaşadığı ülkedeki milyonlarca Kürd’ü linçle tehdit edip “Size Türk’ün gücünü göstereceğiz” diye slogan atan Aksaray’daki esnafın çoook çok iyi anlaması gereken bir bayraktır.
Diyanet’in yalnızca Hanefî olduğu, Şafiîler’in, Alevîler’in ve Caferîler’in sadece vergi ödediği ancak Hanefîler gibi hizmet alamadığı, cemevlerine statü tanınmadığı, iktidar yandaşı medyanın her gün Şiî düşmanlığı yaptığı, Alevî’nin Sünnî’yle ve Kürd’ün Türk’le eşit olması gerektiğini söylemenin bile “vatan hainliği” sayıldığı Türkiye gibi bir ülkede, herkesin, hepimizin çok iyi öğrenmesi ve ders çıkarması gereken bir bayraktır.
***
Geçen gün, İstanbul’da çok ilginç bir olay yaşandı.
İrlandalı bir turist, Aksaray’daki esnafı tek başına dövdü.
80 milyon şaşırdı bu olaya, bir kişi hariç: Ben.
Şaşırmadım, çünkü İrlanda bayrağı, Ak Saray’daki mezhepçileri tek başına döver.
Twitter: @IbrahimSediyani
Taraf
Yazarlar
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.11.2018
25.04.2017
19.04.2017
25.07.2016
22.06.2016
10.06.2016
23.05.2016
21.04.2016
18.04.2016
15.04.2016