İlhami IŞIK
Yeni sürece yönelik en dikkat çekici eleştiriler kendilerini “karamsar” olarak ifade edenlerden geliyor. Bu eleştirilerini 3 başlıkta ifade ediyorlar:
a) İktidar yeni bir anayasa yapmak için böyle bir gündem yaratıyor.
b) Bu iktidar Kürtleri yine kandıracak.
c) Demokrasiyi hedeflemediği için içi boş bir süreç olacak.
Bu eleştirilerin ne derece doğru olup olmadığına gelmeden evvel bir tespitte bulunmak istiyorum.
Yıllar evvel işsiz kaldığım bir dönemde çok ama çok varlıklı bir dostumla sohbet ediyorduk. Konu benim işsiz kalmama geldiğinde bu varlıklı dostum şunu söyledi “Abi bu kadar çok dostun var neden yardımcı olmuyorlar sana?” Bir an duraksadım ve gülümseyerek ona dedim ki “Peki sen benim dostum değil misin?”
Eğer gerçekten beni içten düşünse ve beni dostu olarak görmüş olsaydı başka hiç kimseye gerek kalmadan bu zor durumu atlatmaya yardımcı olabilirdi. Çok ama çok varlıklı bir insandı ve onun için bir yardımlaşma çerez parası bile değildi. Tabi bunları kendisine söylemedim. Kendisini araya katmadan, daha doğrusu kendisini yok sayarak başka insanların ne yapacağı konusunda eleştiri yapmak en kolay ve en basit eleştiri biçimidir.
Dostum olan insan da kendisini yok sayarak başka dostlarımın tavrını eleştiriyordu.
Bugün kendisine ‘karamsarım’ diyenlerin hepsi de tıpkı dostum gibi kendilerini yok sayarak eleştiri yapıyorlar.
Sormak lazım: ‘Peki siz ne yapıyorsunuz?’ diye…
Eğer gerçekten Kürtlerin şiddet ile anılmaları devam ederse ve neler yaşadığı veya neler yaşayacağı umurunuzda ise ve de eğer Türkiye’nin demokrasiye dönüşmesini umursuyorsanız, bu barış sürecine karamsar bakmak yerine bu süreci daha demokratik bir evreye dönüştürme mücadelesini vermeniz gerekmiyor mu?
Sadece iktidarlar mı dönüştürme kabiliyetine sahiptirler? Hayır öyle değil işte. Onlarca örneği var. Bakınız Güney Kore’ye. Bakınız Gürcistan’a. Muhalefetin demokrasiyi koruma gayretlerine…
Başarırlar veya başaramazlar ayrı bir konu ama kendilerini sürecin dışında konumlandırmıyorlar.
Hele ki bugünün Türkiye’sinde hâlâ birinci parti durumunda olan muhalefet ve bu muhalefetlere destek verenler açısından bakıldığında, bu süreci daha kalıcı ve daha demokratik hale getirmek mümkünken sadece olumsuz pozisyonda eleştiriler yapmak ne kadar sahici?
Kürt meselesi gibi bu ülkenin bütün sorunlarının kaynağında olan bir meseleyi çözme uğraşının tek başına iktidarlara bırakılmayacak kadar önemli olduğunu bilmenize rağmen ve bu meselenin Suriye’den ötürü artık ertelenemez bir boyut kazanmasından dolayı sürece aktif ve olumlu müdahale etmekten kaçınmak anlaşılır bir durum değildir.
Diyelim ki iktidar ile alakalı bütün söyledikleriniz doğru olsun! Yani tek amacı Rusyalaşacak bir anayasa ve Kürtleri kandıracak bir hamle olsun! Gerçi kendi keyfi uygulamalarını hayata geçirmek için var olan anayasayı bile uygulamayan bir iktidarın yeni bir anayasaya, daha doğrusu herhangi bir anayasaya ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum.
Böylesi bir durumda muhalefetin hem demokratik bir anayasa hem de Kürtleri kandırılmaktan koruyacak bir mücadeleye ihtiyacı yok mu? Ama tek derdiniz bu iktidardan nefret etmek ise ve bu iktidar ile hiçbir sorun çözülmez diyorsanız bir alternatif sunmanız gerekmiyor mu?
Bu iktidar var ve 2028’e kadar iktidar da kalma niyetinde ve görünüşte kendisi erken seçime gitmese 2028′ e kadar da var olacak .
Suriye’de ki gelişmelerden ötürü artık ertelenme şansı olmayan Kürt meselesinde ne yapacaksınız?
İktidar “ya silahları gömersiniz ya da gömülürsünüz” diyor.
Kürtler de tekrar 2016 Hendek Olayları’nda olduğu gibi şehirlerinin yerle bir edilmemesi için çaba gösteriyor.
Siz ne yapmayı düşünüyorsunuz?
Böylesi bir acı tablonun ortaya çıkma ihtimaline karşı duruşunuz ne olacak?
Sadece eleştirmek mi?
Ya da eğer olursa tabi birilerini kınamak mı?
Neredeyse bütün dünya Suriye’de olabilecek bir çatışmayı engellemeye çalışıyor.
Muhalefet olmak olumsuzlukları engellemek değil midir?
Sadece “biz iktidar olalım” diye bu sürece karşı oluyorsanız, bu başka bir tartışma konusu olur herhalde…
Öyleyse bu sürece karşı ‘karamsarız’ gibi bulanık ve renksiz eleştirileri bırakıp, Kürt sorunu “esas olarak bizim sorunumuz değil, seçimden seçime oy kullanırız, aradaki hiçbir şeyle de ilgilenmeyiz” deyin de herkes önünü görsün.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.05.2025
8.05.2025
28.04.2025
21.04.2025
13.04.2025
1.04.2025
16.03.2025
2.03.2025
3.02.2025
11.01.2025