Lale KEMAL
Hep yazıp çiziyoruz ama yeniden hatırlatmakta yarar var; Reformları kurumun kendi içinden yapması beklenmez. İktidar yol haritasını belirler, Parlamento üzerinden yasaları çıkartır ve ilgili kuruma tebliğ eder, “Yetkilerini demokrasi dışı işler için kullanma, millet iradesini temsil eden parlamento kararına uy,” der. Ne var ki, hükümet, TSK’nın siyasi iradeye bağlanması için hazırladığı yol haritasını rafa kaldırdığı yetmezmiş gibi bu kurumdan gelen, kimi sembolik jestlerle yetinegeldi. Bu jestler, siyasi iradeye saygılı olması gerektiği bilincinde olan Orgeneral Özel’in, 2011 YAŞ toplantısında Genelkurmay Başkanlığı’na atanmasıyla yapılmaya başlandı. Önce, Başbakan Erdoğan, YAŞ toplantılarında tek başına masanın başına oturtulmaya başlandı. Zaten böyle olması gerekirken, eski düzende askerî vesayet sisteminin bir göstergesi olarak masanın başında hem başbakanlar hem de genelkurmay başkanları otururdu. TSK’nın zaten başkomutanı olduğu hâlde, subayların diploma törenlerinde alkışın bile esirgendiği Cumhurbaşkanı Gül, 30 Ağustos Zafer Bayramı tebriklerini, genelkurmay başkanı yerine karargâhta kendisi kabul etti ve bunu gibi daha birçok jest yapıldı.
Bu sembolik jestlerle nereye kadar, diye hep sorarken, kişiler gider kurumlar kalır, yapısal reformlar şart diyegeldik.
AK Parti’nin önde gelen bir ismi, 12 Haziran 2011 seçimlerinin hemen sonrasında, TSK’nın sivil demokratik denetimi için uygulamaya koyacakları yol haritasını bir gazeteye açıklamıştı. Ama sonra olan oldu, aldığım sağlam bir bilgiye göre, Orgeneral Özel apar topar Başbakan Erdoğan’a gitti ve “Bu reformları biz kendi içimizde yaparız, siz hükümet olarak açıklamayın,” mealinde bir telkinde bulundu. Bu görüşmeden sonra da zaten, askerî reformlar unutulmuş TSK’dan gelen kimi jestlerle yetinilegelmiştir.
Bugün ise, askerî reformların yapılması gereği, ilk kez tüm partilerin temsil edildiği bir parlamento komisyonundan geliyor. Radikal’den Ömer Şahin’in dünkü haberine göre, Meclis Darbe Komisyonu, hükümetin, daha önce açıkladığı ama Özel’in müdahalesiyle gündemden düşürüldüğü belirtilen benzer ve demokrasiyi tesis etmenin olmazsa olmaz şartlarını içeren yol haritasını şöyle sıralamış:
Genelkurmay Başkanlığı Milli Savunma Bakanlığı’na bağlansın, TSK İç Hizmet Kanunu’nun, dün telekonferans yoluyla ifadesi alınmaya başlanan 12 Eylül darbesinin lideri Kenan Evren’in de önceki savunmasında itiraf ettiği gibi, darbeye gerekçe gösterilen 35. maddesi kaldırılsın, iç düşman kavramı terk edilsin, TSK’nın, Cumhuriyet’i koruma gibi misyonu kaldırılıp yurdu koruması hükmü getirilsin, ve askerî okul müfredatı değiştirilsin gibi.
Komisyonun, tam bir sivilleşme için öngördüğü düzenlemelerin bir kısmı, parlamento zemininde yasal değişikliklerle gerçekleşeceği gibi, kimi tadilatlar yapılmış olmasına rağmen darbe kalıntısı hâlini sürdüren Anayasa’nın bütünüyle değiştirilmesi ile mümkündür.
Hakkını teslim etmemiz gerekir, AK Parti hükümeti, son yıllarda ara vermiş olsa da, Türkiye’de, askerin siyasi gücünün kırılması reformlarına öncülük yaparken yargıya, gerçekleşen darbe sanıkları ve kimi darbe planlayıcılarının ki Balyoz hükmü verildi , yargılanmaları sürecinde olması gereken siyasi desteğini verdi. Ama, 12 Haziran seçimlerinde yüzde 50’ye yakın oy aldığı hâlde reform yorgunu idi ki TSK’dan gelen jestlerle yetinir oldu. Dolayısıyla, ilk kez, askerî vesayeti tamamen sonlandıracak bir yol haritasının, salt hükümetten değil ilk kez parlamento zemininden gelmiş olması sevindirici zira diğer partilerin de demokratikleşme adına teşvik edici rol üstlenmeleri gerekiyor.
Türkiye, yukarıda sayılan askerî alandaki yapısal reformları sürdürebilseydi, çoktan, F-16 uçaklarının yaklaşık bir yıl önce Uludere’de 34 vatandaşı PKK’lı sanıp öldürmüş olmaları, F-4 jetinin Suriye tarafından düşürülmüş olması gibi pek çok trajik olayın meydana gelmesi belki önlenebilirdi, önlenemese de belki hesabı sorulur ve otomatik istifa mekanizması da çalışıyor olurdu vahim hataların tekrarını önlemek için. Ve de büyük olasılıkla, PKK sorunu daha süratli biçimde siyaseten çözülme yoluna girerdi.
Bu yılki Ağustos YAŞ toplantısı öncesi yazmıştım, gerek Uludere gerekse F-4 jetinin düşürülmesi nedeniyle Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Mehmet Erten, görevden alınabilir diye, ama basın yazınca tersi yapılıyor. Bugünlerde yeniden Erten’in, istifa ettiği Orgeneral Özel’in de bu istifayı kabul etmediği yazılıyor. Uludere olsun, F-4 jetinin düşürülmesi olsun, doğrudan sorumlu olmasa da kimi olayların meydana gelmesinde kaynak teşkil eden Hava Kuvvetleri’nin komutanı olarak Orgeneral Erten’in, kendisi istifa etmiyorsa görevden alınması zaten gerekiyordu.
Bakın, yanı başımızda halk isyanıyla diktatör devirip seçimle liderini seçen Mısır’da, geçen hafta bir kaza sonucu çoğu çocuk 65 kişi ölünce Mısır Ulaştırma Bakanı Muhammed Reşad el-Metini istifa etti. Bizde ise, birkaç yıl önce tren kazasında çok sayıda kişi öldüğündeUlaştırma Bakanı yerinde kaldı.
Yakında Mısır, demokratikleşme adımlarıyla bizi geçerse hiç şaşmam.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2016
25.06.2016
18.06.2016
11.06.2016
4.02.2016
28.05.2016
14.05.2016
7.02.2016
30.04.2016
24.04.2016