Mahmut ÖVÜR

Özal'dan Erdoğan'a 'yolsuzluk' tuzağı
21.12.2013
2183

 Siyasete kurulan tuzak ilk değil, son olacak gibi de görünmüyor. Ama bu kez tuzak tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı. İstenseydi bile bu kadar açık edilemezdi. Seçime üç ay kala devreye sokulan bu operasyonun hedefi tek: AK Parti hükümetini çökertmek. Siyasetle başarılamayanı operasyonla yapmak. Yolsuzluk suçlamaları bu gerçeği gölgeleyemez. CHP'nin sevinci de bunu gösteriyor. Ama hemen sevinmesinler, aynı siyasi gelenekten gelen Başbakan Erdoğan gibi güçlü bir siyasi aktöre tuzak kuranlar, birilerinin hayalindeki CHP-MHP koalisyonunu kısa sürede "şamar oğlanı"na çevirir ve ellerinde oynatır. Hedef belki de bu. Türkiye'yi istedikleri gibi yönetmek. 100 yıllık Kürt meselesinin demokrasi içinde çözülmesini engellemek ve Türkiye'nin bölgesel ilişkilerini sabote etmek.

Bu uluslararası boyutu da olan soğuk savaş dönemi aklıdır ve bize hiç yabancı değil. Rahmetli Özal'a yapılanları hatırlayın. Kürt meselesini çözmeye kalktığında başına neler geldi. Tıpkı bugünkü gibi "sivil diktatör" manşetleri atıldı, "tek adam olma hevesi"nden söz edildi. Ardından da 1991 seçim sürecine gidilirken, "Koskotas Dosyaları" olarak bilinen 140 yolsuzluk dosyası gündeme getirildi.

Muhalefet lideri Demirel de, "ANAP'tan hesap sorulacak, yolsuzlukların üzerine gidilecektir" diyerek büyük bir kampanya başlattı ve seçimi kazandı. Peki, sonra ne oldu? 90'larda gördük, o dosyalardan bir şey çıkmadı. Ama şu başarıldı: Türkiye kan gölüne döndü, iflasın eşiğine geldi ve Kürt sorunu da çözülmedi.

Bugün önümüze konulan "yolsuzluk" meselesi de böyle bir proje. Tabii bu yolsuzluk varsa üzerine gidilmeyeceği anlamına gelmez. Ama Cemaat ve çevresi, toplumların hassasiyet gösterdiği "yolsuzluk" üzerinden farklı bir algı inşa etmeye çalışıyor.

Nasıl Ergenekon sürecinde hepimizi "vesayet rejimi geri gelir" diyerek korkutup kendi hesaplaşmalarını yaptılarsa şimdi de aynı şey yolsuzluk üzerinden yapılıyor.

Nedim Şener, Ahmet Şık olayında olduğu gibi... Kim bilir böyle kaç tuzak kuruldu ve biz o tuzakların üzerine "tarihsel korkumuz Ergenekon"la mücadele nedeniyle yeterince gidemedik. Yıldıray Oğur'un deyimiyle "Az kullanılmış aptallar" durumuna düşürüldük. Tabii solun, Kemalistlerin ve eski Türkiye özlemcilerinin "Ergenekon davası"nın esasını görmezden gelmeleri da bu durumu kolaylaştırdı.

Peki, Ergenekon'la mücadele ettiğini söyleyenler (siyasi iktidar olmasaydı yapabilirler miydi?), yolsuzluklar karşısında bu kadar hassaslarsa neden onca yıl her şeyi ve herkesi dinledikleri halde Ergenekon çevresinin yolsuzlukları üzerine hiç gitmedi?

 

Kürtler tuzağa düşmemeli

Sadece 28 Şubat sürecinde onlarca banka soyuldu. 100 milyar dolara yaklaşan hortumdan söz edildi. Bu konuda açılmış bir tek dava var mı? Darbe planlıyorlar, cinayet işliyorlar ama parayla ilişkileri yok. Olacak şey mi?

Bu yapılmadığı gibi başta İsrail'le yakın ilişkisi bilinen Çevik Bir dahil, bütün 28 Şubatçılar tahliye edildi. Gerekçe "tutuksuz yargılama" arzusu olsa BDP'li milletvekilleri de bırakılırdı; ama bırakılmıyor. Bu bile "yolsuzluk" iddiasının toplumu etkilemek için bir perde olarak kullanıldığını gösteriyor.

Kürt ve sol siyasetçilerin bu gerçeği görmeden açlık grevi başlatmasına ne demeli? Özellikle Kürtler bu tuzağa düşmemeli. Tabii iktidar da artık Türkiye'yi korku cumhuriyetine döndüren güçlerden arındırmalı. Ve Uludere'den 7 Şubat'a hatta Yüksekova olaylarına uzanan kirli ilişkiler açığa çıkartılmalı... Aksi halde bu tuzaklar sürer.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (2)
  • Îsmaîl Girikî

    Îsmaîl Girikî

    24.06.2013 01:18

    TEK ADAM YÖNTEMİ (BDP/PKK) Kürd halkına büyük zararlar vermeye devam ediyor Kürdistan hükümetine ve bütün Kürdistani siyasal parti başkanları ve sekreterlerine, Size göre PKk Kuzey Kurdistanda Türk işgalcı devletinde Kurd ulusal haklarının nesini istemektedir? Yada soruyo şöyle izah edeyim; size göre PKK/A.Öcalan İmralide Türk Hükümetinde Kurd halkı için neyi müzakere ettti? Yada sizce Bu aşğıdaki a.Öcalan/BDP nin Hükümete önerdiği pakette Kürd ve Kurdistan davası ile bir alakası vermı? BDP yani PKK nin sokaklardaki aldatma ve Kurdleri hiçleştirme kolun Genel Başkanı S. Demiraş Büyük bir edayla PKK yani kendilerinin Kurdler için azami çüzüm isteklerini hükümete sonmuştur. S. Demirtaş: - Şimdi şunu bir defa netleştirelim, bizim karşımızda muhatap olarak bir hükümet yok; Recep Tayyip Erdoğan var. Dolayısıyla bunu bir hükümet tavrı olarak anlamak doğru değil. Sormamız gerekir Hükümet yok Erdoğan var diyor Demirtas. Acaba İmralide yani PKK ve BDP de kim var? Oda Kemalist Öcalan deyilmidir? Hükümette Erdoğan diyorsan, Kürd halk düşmanı PKKda da Öcalan vardir.Siz sahtekar Demirtaş bu gerçeği görmeyip yada Kurd halkı aptal sanıp yalan siyaseti bölece devam ediyorsunuz?! Başka bir soru üzerine S. Demirtaş: - Şimdi şunu bir defa netleştirelim, bizim karşımızda muhatap olarak bir hükümet yok; Recep Tayyip Erdoğan var. Dolayısıyla bunu bir hükümet tavrı olarak anlamak doğru değil. Önerdiğiniz paketin içinde neler var? - Paketimizde Terörle Mücadele Kanunu’nda değişiklik, Ceza Kanunu’nda ağır bazı yaptırım-ların değiştirilmesi, uzun tutukluluk hallerinin ortadan kaldırılması, ifade özgürlüğünü engel-leyen maddelerde değişiklik, gösteri ve miting kanununda değişiklik, Basın Kanunu’nda bazı yasaklayıcı hükümlerin ortadan kaldırılması, inanç özgürlüğü ile ilgili tasarımız var. Yani temel hak ve özgürlüklerin tamamına ilişkin bu tasarıda değişiklik talebimiz var. Ayrıca seçim barajına ilişkin, Siyasi Partiler Kanunu’nda değişiklik; yani bugüne kadar kamuoyunun bildiği ve bizim taleplerimiz arasında yer alan ana konuların hepsi paketimizde mevcut ve bunları da hükümete ilettik, onlar da tartışıyorlar.20.6.2013 (http://www.firatnews.com/news/guncel/demirtas-surecin-tikanmasi-daha-buyuk-capli-kriz-getirir.htm). Kürd Halk düşmanı Abdullah Öcalan´nın emri ile PKK/BDP ´nin Bir halka reva gürdüğu milli hak için paketini Hükümete önermiş? Buna birileri hak diyorsa ya aklını yitirmiş yada bilinçli ihantin destekçilerdir. Tek adam yönteminde yakınan ve sert eleştiriden bulunan S. Demirtaş Kendisini o makama getiren " başka tek Adam kimdi“? Kendi iradesini bir “tekçiye“ bir kemaliste, bir ihanet kişiliğe havale eden, tekçi zihniyetinin müridi ve kölesi olan Demirtaş ve bircumle BDP kendi gözünün içindeki koca çovaldızı götmeyip, Erdoğanın iğnesini nedense çok acele görmüş. PKK Hukumette bir Kurd sorunu müzakeresi diye bir şey yapmadı ki, Sadece devletin istekle-rini nasıl ve hangi yöntem ve usulüne göre icra etmek için MİT ile Genel Kurmay koordine-sinde amatorca Kurdistan halkını aldatiyorlar başka bir şey varmı? Hükümet neyin adamını atsın? Müzakere dedikleri ihanet ve rezaletin bir milli deklerasyonu mu vardir da hükümet adım atın? Îsmaîl Girikî 23..2013

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    24.06.2013 23:01

    Teşekkürler Akın özçer gelişmeleri doğru değerlendiriyorsunuz. Önerileriniz ve öngörüleriniz çok doğru.

Yazarlar