Mahmut ÖVÜR
Dünyanın gözü Musul'a çevriliyken ve bölgenin DAEŞ'ten temizlenmesi beklenirken, DAEŞ'ın Kerkük'e saldırması herkesi şaşırttı.
Acaba bu DAEŞ'in kendi örgütsel aklıyla 65 ülkeye bir cevabı mı yoksa işin içinde başka hesaplar mı var?
Kerkük de Musul gibi petrol zengini bir şehir. İki şehrin petrol gibi birçok ortak yanı var: En başta da sosyolojileri. Lozan görüşmeleri sırasında yapılan nüfus sayımlarında iki şehirde de ağırlık Kürtler ve Türkmenlerde.
İki şehrin, 100 yıl önceye dayanan küresel kirli oyunların hedefinden kaçamayan kaderleri de ortak.
O kaderleri de evrensel insani değerlerin yüceltildiği 21. yüzyıla girilmesine rağmen değişmedi. Bugün nüfusu 1 milyon 400 bin civarında olan Kerkük'ün statüsü ve nereye bağlı olduğu belirsiz. 2007'den beri referandum yapılacağı söyleniyor ama bir türlü yapılmadı. Musul'da ise durum çok daha karmaşık... Saddam döneminde Araplaştırılan Musul'un bugün yaklaşık yüzde 70'i Sünni Araplardan, geriye kalanı da Ezidiler dahil Kürtler ve Türkmenlerden oluşuyor. .
Musul son iki yıldır DAEŞ'in elinde, Kerkük ise Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin. Ancak Kürt Bölgesel Yönetimi tıpkı Türkiye gibi son iki yıldır sürekli kuşatma altında. İçeride PKK'yla ilişkili Goran Hareketi ve KYB tarafından, dışarıda ise İran ve Şii Bağdat yönetimi tarafından sıkıştırılıyor.
Bir de ABD faktörü var...
Türkiye'den bu tabloya bakan, özellikle CHP'liler farklı okuyor. Onların iddiasına göre, DAEŞ, Musul'u işgaliyle Bölgesel Kürt yönetiminin önünü açtı.
Peki, Kerkük saldırısı ne anlama geliyor?
Kerkük saldırısı da tıpkı Musul işgali gibi hem Türkiye'nin hem de Kürt yönetiminin önünü kesmek için atılmış adıma benziyor. Çünkü DAEŞ'in Kerkük'e saldırması açıkça Bağdat yönetiminin denetiminde olan Haşdi Şabi gibi Şii milislere yeni bir fırsat sunuyor. Şii Milisler'in, DAEŞ bahanesiyle Kerkük'e girip çıkmama ihtimalinden söz ediliyor. Aynı tehlike Musul için de geçerli.
Kısaca bu iki şehir üzerinde çok tehlikeli bir oyun oynanıyor. Öyle ki, bu saldırı, İran'a yakınlığıyla bilinen Talabani ve Goran çevresini bile korkutuyor.
İşin asıl tehlikeli yanı ise dünyanın 65 ülkesinin gözü önünde, bölgeyi kasıp kavuracak Şii-Sünni çatışmasının fitilinin bu adımla ateşlenecek olması.
Türkiye, bu tehlikenin farkında olduğu için sürekli uyarıyor ve bu uyarıyı da sürdürmeli.
Musul'da masa olma hakkı var mı yok mu? Türkiye'nin Musul meselesinde hem sahada hem de masada olacağını birkaç kez Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı. Bunun hem tarihsel hem de hukuksal dayanakları var. Önceki gün Hürriyet'ten Verda Özer birkaç maddede bu dayanakları özetledi. Bu dayanaklar da Lozan sonrası Milletler Cemiyeti Raporu'nda yer alıyor. Örneğin Irak'ın 1932'de bağımsızlık metninde güvenceye alınan Türkmenler ve Kürtlerin yönetim ve eğitim hakları... Bu hakların korunması Irak'ın sorumluluğunda ancak Türkiye eğer bu haklara riayet edilmediği hükmüne varırsa, bunu BM gündemine taşıyabilir.
Aynı şey mülkiyet hakları için de geçerli... Uluslararası hukukun Türkiye'ye tanıdığı bir de referandum isteme hakkı var. Yani Musullulara "Irak'a mı, Türkiye'ye mi bağlanmak istersiniz yoksa bağımsız olmak mı?" istersiniz sorusu sorulabilir.
Uzun zamandır Musul üzerine çalışan hukukçu Murat Sofuoğlu şöyle diyor:
"Musul'da istikrarsızlık artarsa ya da bölünme riski belirirse, Türkiye BM'den Musul'un statüsü için referandum talep edebilir." Sonuç ne çıkar ayrı sorun ama Türkiye'nin tarihten gelen böyle bir hakkı var. Boşuna sahada ve masada olacağız denmiyor.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019