Markar ESAYAN

Mesele çok daha karmaşık...
30.06.2018
785

 CHP ve ona bağlı çalışan üst yapıların seçim öncesinde beklentiyi nasıl yükselttiklerini, bu gerçekdışı beklenti karşılanmayınca seçmenleri karşısında psikolojiyi nasıl yönetemeyip yalana başvurduklarını gördük. Hatta, gerçekle bağı belli ki daha iyi bir noktada olan Muharrem İnce seçim yenilgisini kabul edince kripto AK Partili olmakla suçlandı.

Daha da vahimi, SONAR Araştırma Şirketi sahibi Hakan Bayrakçı, aslında anketlerinde Erdoğan’ın ilk turda seçimi kazanacağını gördüklerini, ama gelen baskılar nedeniyle “çarmıha gerilmemek” adında anket sonuçlarıyla oynadıklarını itiraf etti.

Doğrusu CHP Erdoğan’ın daha az bir farkla ipi göğüslemesi durumunda gerekli olan olağanüstülükler için hazırlık da yapmıştı. Özellikle Yüksek Seçim Kurulu ve Anadolu Ajansı’nı önceden hedefe koyarak seçmenleri karşısında “seçimi hileyle kazandılar” kampanyasına altlık oluşturmaya çalıştılar. Ancak Erdoğan’ın İnce’ye 11 milyon oy fark atması ve İnce’nin “Adam kazandı” çıkışı ile hevesleri kursaklarında kaldı.

Hakikatle bağınızı yitirip seçmeni bir halüsinasyon zincirinde yaşamaya mahkum ettiğinizde zor durumda kalmanız kaçınılmaz. O zaman geriye iki şey kalıyor; ya gerçekleri kabul edeceksiniz ya da daha büyük yalanlarla yola devam edeceksiniz.

Peki, CHP seçmeni bu kadar saf mı da sürekli kandırılabiliyor?

CHP’li seçmenlerle ilişkiye geçtiğinizde gerçeklere onların da hazır olmadığını görüyoruz.

Bunun nedeni Kılıçdaroğlu CHP’sinin algı operasyonları mı sadece?

Topluluklar kendi ortalamaları tarafından yönetilir ve temsil edilirler. Siyasi hareketler ve liderlikler yaslandığı sosyolojiden çok ayrıksı olamaz. Mesela bugün CHP’nin yönetimini daha rasyonel ve milli bir kadro devralsa acaba ne kadar benimsenir? İnce’nin net bir yenilgiyi kabul etmesi bile bu kadar tepki topluyorsa, sorun nerededir?

Baykal’ın hal edilmesi ile son sekiz senedir ciddi bir savrulma yaşandığı doğrudur. Kılıçdaroğlu seçmenini bu sekiz senede marjinalleştirdi ve mesela HDP ile ortaklığı benimsetti. Ancak bu durum ortada münbit bir alanın olduğunu görmemize engel değil.

Tanzimat’la birlikte içimize sokulan tarihsel çelişki CHP hattı üzerinden devam ediyor.

Buna Kürtçülüğü de monte ettikleri ortada. Onlar buna “Seküler şemsiyede buluşma” adını verseler de, asıl meselenin sosyolojik bir iktidar çatışması olduğu, bu çatışmanın demokratik rekabet kuralları dışına taşırılmak istendiği görülmekte.

Kılıçdaroğlu, İYİ Parti, Saadet ve HDP bu tarihsel anomalinin üzerinde sörf yapıyor. Hiçbir toplumsal kesim sekiz yılda bu kadar savrulmaz.

150 yıllık bir sorunun da çok basit bir çözüm yolu yoktur.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar