Markar ESAYAN
Türkiye tam sekülerleşmiş bir toplum mudur?
Sekülerleşme olgusuna “iyi”lik veya “kötülük” atfetmeden, önemli bir tespiti yapmak üzere yüksüz biçimde bu soruyu soruyorum. Önce “Sekülerleşme nedir?” diye de sormak gerekiyor haliyle. Kanadalı düşünür Charles Taylor’a göre sekülerleşme “Tanrı’ya inanmamanın neredeyse mümkün olmadığı bir toplumdan, inancın en sofular için bile seçeneklerden sadece biri haline geldiği bir topluma geçiş”tir. Taylor sekülerlemiş toplumu şöyle tarif ediyor: “İnancımdan vazgeçmenin tasavvur edilemez olduğunu düşünebilirim, ama muhtemelen bana çok yakın bazı kişiler de dahil olmak üzere başka insanların, inançsız insanların (en azından Tanrı’ya veya aşkın olana inanmayanların) yaşam tarzlarını ahlaksızlık veya körlük olarak görüp değersiz bularak reddedemem.”
Batı’nın bu manada tam sekülerleşmiş bir toplum olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Hatta bu toplumların çoğunda, Tanrı’ya inanmak tüm seçeneklerden biri olma payesini bile gibidir. Taylor’un tarifinde aktörler yer değiştirmiş, inançlı kişilerin yaşam tarzları körlük, bilimle çatışma veya en azından ruhsal bir sıkıntı olarak addedilmektedir. Ama yazımızın konusu Batı toplumları değil; Türkiye ve Doğu, İslam toplumlarıdır. Çin, Japonya gibi ülkeler ise tam sekülerleşmiş toplumlardır.
Taylor, sekülerleşme ölçütünün “tinsel olanı deneyimleme ve arama koşullarına bağlı olduğunu” iddia etmektedir ki, bence de bu koşul doğrudur. Örneğin, İran Mars’a gitse dahi seküler değildir. Veya Louvre Müzesi’nin Dubai’de şube açması o ülkeyi seküler yapmaz. Bu toplumlar seküler değildir.
Türkiye’ye geldiğimizde ise daha karmaşık bir durumla karşılaşıyoruz. 250 yıllık Batılılaşma sürecinde modernleşme ve onun en büyük vektörü sekülerleşme ile toplum ciddi bir dönüşüm geçirmiş, ancak sekülerleşme noktasında “tamlık” oluşmamıştır. Modernleşme sürecinin yukarıdan aşağı ve Batı karşısındaki yenilgi ve imparatorluk kaybının dayatmasıyla travmatik şekilde uygulanması “ne o, ne bu” durumu yaratmıştır. (Ya da hem o, hem bu.)
Bugün toplumumuzda “Allah’a inanmamanın akla gelmediği, seçenek olmadığı” geniş kesimler olduğu gibi, tıpkı Batı’da olduğu gibi “inancın seçeneklerden sadece bir tanesi olduğu” ya da bilakis “inancın seçenek bile olmadığı” toplumsal kesimler mevcuttur. Esasen, tüm diğer toplumsal hadiseler, kurumlar, temsil alanları, temsil aktörleri, kamusal alan karşılaşmaları, çıkar çatışmaları, yaşam biçimleri, kültür hayatı, devlet üzerine dönen tüm tartışmalar ve siyaset bu temel faktörden etkilenmekte, bu zemin üzerinden şekillenmektedir.
Peki bu tabloya bakıp ne diyeceğiz? Buna iyi veya kötü demek sadece yüzeysellik olacaktır. Bu bir olgudur, bir haldir. Akıllı bir siyasetçi, bilim insanı, düşünür veya herhangi bir birey, bu temel durumu anlamadan anlamlı hiçbir şey üretemez, karşılık bulamaz.
Devam etmeyi ümit ediyorum.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019