Mehmet Acet
Devamlı siz yapacaksınız, biz alacağız. Siz üretici, biz Pazar. Olmaz. Türkiye artık pazar değil. Ortaklık yapacağız.”
Bu ifadeler Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a ait. Bağlamın ne olduğunu da anlamış olmalısınız:
S-400 füzeleri…
Önceki gün akşam gazete ve televizyonların temsilcileri olarak Milli Savunma Bakanlığı’nda bakan Hulusi Akar tarafından verilen iftar programında ağırlandık.
Güler yüzlü subayların nazik karşılamaları, özenle hazırlanmış ama israftan uzak, gelenlerin memnuniyetini ve damak tadını gözeten bir iftar yemeği.
14 yıldır görev yaptığım Ankara’da ilk defa böyle bir davette bulunulduğunu da atlamış olmayayım.
Bakan Akar, espriler yapıyor, gelen esprilere mukabelede bulunuyor, gerilimsiz ve ‘Mesafesiz’ bir ortam oluşturuyor.
Ortam böyle ama konuşulacak olan konular, özellikle de içlerinden bir tanesi hiç de öyle değil.
Topluca sorulan soruların büyük bölümü S-400 füzeleriyle ilgili.
Akar, yeni askerlik sistemini uzun uzun anlattıktan, diğer sorulara yanıtlar verdikten sonra belki de konunun nezaketi nedeniyle S-400’lerle ilgili söyleyeceklerini en sona saklamıştı.
“Konuyu teenni ile itina ile götürüyoruz. Yoksa çok sıkıntılı” dedi.
Bu ifadeler, sonuna kadar direnip istediğimizi alabilirsek alacağız alamazsak vazgeçeceğiz biçiminde anlaşılabilir.
Ama öyle değil.
Söylediklerinin toplamına baktığımızda, “Son anda vazgeçme” şeklinde değil de, “Son ana kadar mazeret bırakmadan hareket etme” taktiğinin güdüldüğünü söylemek daha doğru olacaktır.
BİZ ‘DONE DEAL’ DİYORUZ, ONLARSA…
Amerikalılara neler söylediklerini anlattı Hulusi Akar.
Mesela şöyle şeyler söylemiş:
“F-35 ortaklık protokolünün herhangi bir yerinde “Ortaklardan biri S-400 alırsa ortaklıktan çıkarılır” diye bir madde var mı? Ortaklık paylarını hiç aksatmadan ödeyen tek ülke Türkiye.”
“Biz diyoruz ki, “S-400 done deal (Bu yapılmış, bitmiş bir anlaşma)”, onlar ise “No deal is a done deal” (Hiçbir anlaşma bitmiş değildir)” diyorlar.”
S-400’ler taarruz amacıyla değil, adı üstünde savunma amacıyla geliştirilmiş bir sistem.
Türkiye’de bu sistemi kendi hava sahasını, topraklarını, şehirlerini, füzelere ve fiili taarruzlara karşı koruma niyetiyle alıyor.
Taarruz değil de savunma sistemi niteliğinde olduğu için, herhangi bir uluslararası müeyyidesi de bulunmuyor.
NATO sistemi için de bu kural geçerli.
Son dönemde Washington’un duruşu nedeniyle ‘Sendeleme’ pozisyonuna geçmiş olsalar da, Türkiye’nin bu sistemi satın almaya hakkı olduğunu NATO’nun üst düzey yetkilileri birden fazla kere açıklamışlardı.
ABD’NİN ASIL DERDİ NE?
Bütün bu yazdıklarımız zihnimizi bir soru sormaya yöneltiyor:
“O halde Amerika’nın derdi ne?”
Bu soruyu bu haliyle Savunma Bakanı Akar’a yönelttim.
“Bir NATO üyesinin ittifak dışında başka bir ülkeye ait sisteme yönelmesini istemiyorlar” diye karşılık verdi.
Tabi, bunu geçerli bir mazeret olarak kabul edeceksek, diğer başka NATO üyesi ülkelerinin geçmişte aynı sistemin başka alt versiyonlarını satın almış olmalarını nereye koyacağız sorusu karşımıza çıkıyor.
İşin özü, Amerikalılar Türkiye’nin ‘Askeri bağımlılık ilişkisinin’ devam etmesini istiyorlar.
Türkiye’nin ekonomik açıdan ‘Pazarolarak’, stratejik açıdan da kendisine bağımlı ve mecbur halde kalmasını istiyorlar.
S-400 işini vazgeçilmez bir tehdit ve şantaj konusu haline getirmelerinin temel gerekçelerinin bunlar olduğunu düşünüyorum.
SÜREÇ İŞLİYOR EĞİTİM İÇİN PERSONEL GÖNDERİLDİ
Diğer taraftan Bakan Akar’ın da işaret ettiği gibi, Rusya ile takvime bağlı yürüyen S-400 süreci de işlemeye devam ediyor.
Akar, “Rusya’ya eğitim için personel gönderdiğimiz gerçek” diyerek fiili aşamaların ilerlemekte olduğunu teyit etti.
Kendisine, “Bu süreçlerin sonunda Türkiye S-400’lerin teknolojisine hakim hale gelecek mi” diye sordum.
“Gelecektabi” dedi.
Hulusi Akar’a, ABD’nin yaptırım tehditlerine karşı Türkiye’nin nasıl bir karşılık verebileceği, Kürecik ve İncirlik üslerinin kapatılması gibi bir seçeneğin gündemde olup olmadığı soruldu.
Sorunun yanıtını açıkta bıraktı, “Bazı şeyleri şimdiden konuşunca sihri bozuluyor. Sonuçlar ortaya çıktıkça kendi tedbirlerimizi alacağız” demekle yetindi.
S-400 konusunda son derece kritik bir fotofinişe doğru ilerliyoruz.
Ankara için birkaç aylık zaman diliminde yapılacak olan tercihler, yeni yönelimler, hatta Akar’ın satır arasında bir cümle ile geçirdiği gibi “Yeni bir Dünya’da Türkiye’nin yerini alması’ gibi yeni durumları karşımıza çıkartabilir.
Şu birkaç ay o kadar önemli ki…
Yazarlar
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
17.04.2021
20.07.2020
15.07.2020
24.06.2020
20.06.2020
13.06.2020
8.06.2020