Mümtazer TÜRKÖNE
“Piyasalar tek parti iktidarının getireceği istikrarı satın alıyor” diyor, hükümetin yayın organlarından biri.
Kastedilen AK Parti olduğuna göre, döviz kuru gibi spekülasyona açık olmayan sağlam bir karineye ihtiyacımız var. Esen bir rüzgâr mı var, hiçbirimizin hissedemediği? Bilmediğimiz bir şey mi var?
Seçim AK Parti'nin tek başına iktidara gelebilmesi için tekrarlandığına göre, üç bilinenli denklemden bu sonucun çıkması çok zor. Üç bilinen sırasıyla, terör, ekonomi ve Suriye iç savaşı. Bu bilinenler aynı zamanda seçmen tercihleri üzerinde belirleyici olan temel parametreler. 7 Haziran öncesine göre bu üç parametrenin herhangi birinde olumlu bir gelişme var mı?
Özellikle Temmuz ortasından itibaren PKK'nın tırmandırdığı terör ve gelen asker-polis cenazeleri, iktidar partisini ayağına kurşun bağlanmış gibi aşağıya çekiyor. Terör siyasî hesaplarla yapıldığına göre kısa vadeli sonuçları olmalı. Mesele sadece ülkenin, özellikle Doğu ve Güneydoğu'nun teröre teslim olmasından ibaret değil. 2013 Mart ayından bu yana PKK'nın bölgede hakimiyet sağlaması ve mayın-bomba düzenekleri dahil bugünlere hazırlanması affedilmez bir hata olarak hükümetin sırtında kocaman bir kambura dönüşüyor. Asker ve polisten gelen PKK'ya operasyon taleplerinin ta hükümet düzeyinde gördüğü karşılık bir suç olmanın yanında, hemen sandığa girecek bir siyasî sorumluluk olarak seçimin en baskın tartışmasına dönüştü bile. Hürriyet Gazetesi ve Aydın Doğan'a karşı Saray'dan gelen polemiğin ve üzerlerinde kurulan baskının sebebi bu tartışma ile ilgili görünüyor. İktidar, elindeki bütün araçları seferber ederek Hürriyet'in Genelkurmay'dan aldığı raporları yayımlamasını önlemeye çalışıyor. Garip! Her teşebbüsü tersine sonuç veriyor. Medya üzerinde baskı, tehdit ve şiddetin bu kadar göstere göstere yapıldığı başka bir seçim oldu mu? AK Parti seçimlere son iki buçuk senede terör konusunda affedilmez hata ve ihmallerin, hatta suçların faili ve sorumlusu olarak giriyor. Bu durumu saklamak için medya üzerinde baskı kurması, aynaya olduğu gibi yansıyan asıl çirkin görüntüsü.
Ekonominin bütün göstergeleri 7 Haziran öncesine göre daha kötü. Bütün temel göstergeler son beş ay zarfında daha da berbat duruma geldi. Kriz bağıra bağıra kapıda bekliyor. Üstelik AK Parti, önceki seçimde reddettiği sosyal politikalara dört elle sarılarak CHP'nin kampanya tuzağına düşmüş oldu. Beş ay sonra ikinci seçim kampanyasında ekonomi konusundaki farklı vaatlerin sebebi ne? Bu soru bile seçmen açısından bir güven sorunu olarak büyüyecek gibi görünüyor. Suriye krizinin vardığı nokta, Erdoğan'ın Putin'e umutsuz serzenişlerinden anlaşılacağı üzere Türkiye'yi her istikamette kilitleyen bir fiyaskoya dönüşmüş durumda. Bu fiyaskonun sahipleri ile yola nasıl devam edilecek, çıkış kapısı nasıl bulunacak?
Eğer sandıktan çıkan karara uygun bir koalisyon hükümeti kurulmuş olsaydı üç alanda da bu kadar ilave kayıp ortaya çıkmazdı. Bir AK Parti-CHP koalisyonu doğrudan Suriye sorununda, CHP'nin bilinen tezleri ile yeni bir başlangıç imkânıydı. Ekonomi koalisyonun protokole bağladığı kurallarla bu kadar savrulmaz, piyasalar hiç olmazsa tek kişinin kaprisleri ve hesaplarının üzerine çıkarak önünü görebilirdi. Seçimle meşgul olmayan bir devletin ve vatandaşın zihni ve direnci PKK terörü ile mücadelede daha sağlam durur, asker-polis bu kadar yalnız kalmazdı. Her şeyin üstünde seçmende verdiği kararı beğenmeyen, halkın iradesi üzerine çıkmış hükümran bir güce ders verme ve meydan okuma tepkisi büyüyor.
Soruyu tekrarlayalım: Şu son beş ay zarfında ne değişti ki AK Parti seçimden tek başına iktidar çıkmayı umabilsin? Yoksa sandığa gidip oy verecek vatandaşlarla birlikte, bizim de bilmediğimiz seçim sonucunu değiştirecek başka bir şey mi var?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
17.06.2025
1.06.2025
27.05.2025
23.05.2025
13.05.2025
12.05.2025
6.05.2025
5.05.2025
5.05.2025