Nermin ALPAY
Bir haftadır kalbimiz Taksim’de, Gezi Parkında atıyor.
İstanbul’un giderek yok olmaya başlayan yeşil alanlarından en gözdesi olan Taksim Gezi Parkı’ndaki ağaçlara sahip çıkmak amacıyla kurulan Gezi Parkı Derneği’nin başlatmış olduğu hukuk mücadelesi sürerken; bir gece parka dayanan iş makinelerine karşı çıkmakla başladı her şey.
Ağaçların gece insanlar uyurken gizlice söküleceğinden, kesileceğinden endişelenen duyarlı insanlar sosyal medya üzerinden haberleşerek,
Gezi Parkı’nda toplandılar. Çadırlar kurdular, şarkılar söylediler.
Oldukça barışçıl olarak başlayan sivil hareket sabaha karşı polis panzerleriyle basıldı, çadırlar yakıldı, insanlar sürüklendi, gaza boğuldu.
Ve masum insanlara yapılan bu haksız saldırı tüm ülkede giderek artan bir yankı buldu.
“Ben istedim olacak” diye inat eden Sayın Başbakan’ın karşısına “Gezi Parkımıza Dokunma!” diye haykıran insanlar çıktı.
Buraya kadar her şey normal giderken–devletin uyguladığı orantısız güç dışında- Bugüne kadar sivil insiyatif yaratamamış, Bayrak mitinglerinde
Aradığını bulamamış fırsatçılar polisin uyguladığı şiddeti haklı gerekçe göstererek “AKP İSTİFA” noktasına kadar getirdikleri gibi, Tahrir Meydanı ve Darbe hayalleri de kurmaya başladılar.
Masum bir karşı çıkışın bu noktaya gelmesinden, krizi yönetemeyen iktidar ve onun atadığı İstanbul Valisi sorumludur. İstanbul Valisi, polisi halkın üzerine sürerek, iktidarın otoritesini sarsmış, onu bir Diktatör durumuna düşürmüştür. Sayın Başbakan, fırsatçıları suçlayacağına, onlara çanak tutan beceriksiz yöneticilerini suçlamalı ve görevden almalıdır.
Gezi Parkı Direnişi göstermiştir ki; arada provokatörler olsa da halkın sabrı taşmıştır. İktidar %50 oyum var, istediğimi yaparım diyerek; kalan %50 yi görmezden gelerek, ülkeyi yönetmeye devam edemez.
İktidarın Darbe sevdalılarına vereceği en güzel cevabı, %50 arkasında olsa bile, kalan yüzde bire kulak verebilecek demokratik yaklaşımı göstermek olmalıdır.
İşte O zaman kendisine oy vermeyen %50’ nin içinde dahi Darbe heveslilerine karşı “seçimle gelen seçimle gider” diyen müttefikler bulacaktır.
Gezi Parkı’nın park olarak kalmasını istemek basit bir inat değildir.
İstanbul’un konukları için büyük otellere ihtiyacı olabilir ama İstanbullunun yaşamak için yeşile ihtiyacı olduğu unutulmamalıdır. Dalga dalga yayılan sivil hareketi Üç beş çapulcunun eylemi olarak görmek, darbe heveslilerine
fırsat vermektir. Ustalık dediğiniz dönemde, Tüm kesimleri kucaklamaya hazır bir Başbakan olduğunuzu açıkladığınız halde bu sertlik neden? Madem %50 oyunuz var, Muhalefete tahammülsüzlük neden? Herkes sizin gibi düşünmek zorunda mı Sayın Tayyip Erdoğan?
Sayın Başbakan, talebimize kulak ver; Gezi Parkı aynen kalsın, hatta Taksim meydanı ağaç yönünden oldukça fakir, biraz daha ağaç dikilsin,
Lütfen… Bu inadınız iyi bir İNAT değil… Sonu da hiç hayırlı değil.
Yazarlar
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.11.2019
23.03.2017
18.07.2016
4.09.2014
28.07.2014
23.06.2014
6.04.2014
2.04.2014
6.03.2014