Nermin ALPAY
Dünya’da Birleşmiş Milletlerin tanıdığı 193 ülke varmış, 13 ülke ise henüz BM tarafından tanınmasa da biz toplam 206 ülke olduğunu var sayalım.
Bu ülkelerin kaderi; Dünyanın petrol, su, tarım, endüstrisini; daha doğrusu Dünya Ticaretini elinde tutan, silah sanayinin başında olan devletlerin elindedir. Devletleri de iktidarı ellerinde tutan, giderek vahşileşen SERMAYE yönetir. Sermaye kimdeyse GÜÇ ondadır.
Yani, bugün Dünya’da yaşayan 7,3 milyar insanın kaderini; Dünyanın en zengin aşağı/yukarı 100 insanı belirlemektedir. Çünkü bu yüz kişi, aralarındaki, dinsel, kültürel, etnik farklılıklara bakmaksızın bir araya gelen ULUSLARARASI SERMAYE’den oluşur. Bu 100 kişi, ellerindeki parasal güçle ( ekonomik güç demeyeceğim, çünkü üretenler olmasa o güç olmaz) en yetenekli insanları satın alarak çarklarının devam etmesini, başka ülkelerin düzenlerini, huzurunu bozarken, kendi düzenlerinin devamını sağlarlar.
Bu yüzden, artı değerin kaynağının emek olduğu, insanların satın alınarak modern köle yapıldığı Dünya’nın hiçbir yerinde gerçek anlamda demokrasi yoktur. Bugün Demokrasi zannettiğimiz şey; Dünyanın ilk demokrasisi olarak kabul edilen Yunanistan’daki Antik Çağın demokrasisidir. Bu demokraside sadece soylular ayrıcalıklıdır ve yoksullara, kölelere yer yoktur.
Kısaca Amerika’dan İngiltere’ye, İngiltere’den Almanya’ya, Almanya’dan Japonya’ya, Japonya’dan Ortadoğu’ya kadar demokrasinin var olduğu söylenen ülkelerde gerçek anlamda demokrasi yoktur. Fakat, İngiltere’de kraliçeyi eleştirseniz, hatta yerden yere vursanız hapis cezası ile tehdit edilmezsiniz, Amerika’da ABD Başkanı da dahil, kamu görevlileri kendilerine yayın yoluyla yapılan hakaretler için dava açamazlar. ( bknz. http://amerikabulteni.com/2017/04/30/abdde-kamu-gorevlileri-neden-yayin-yoluyla-hakaret-davasi-acamiyor/)
Üçüncü Dünya ülkelerinde ise; en çok suç sayılan filler arasında düşüncelerini yayın yoluyla ifade etmek gelir.
Gelelim kendi ülkemizdeki duruma;
Bir türlü kendi içimizde; devletin yapısını, güçler ayrılığını, iktidar olma kavramlarını tam oturtamadığımız için, kısmı demokrasiyi bile kalıcılaştıramadık. Türkiye’de son 10 yılda yeni zenginler yarattık ve birilerinin çıkarı için köylüyü üretimden soğuttuk, işçiyi açlık sınırında yaşamaya mahkum ettik, emekliyi de süründürüyoruz. ( ki o birileri uluslarası büyük sermayenin ortakları oluyor)Ve maalesef dayanışma duygularımız da öylesine zayıflamış olmalı ki;İnsanların geçinemedikleri için, çareyi intihar etmekte buldukları haberlerini almaya başladık.
Sonuç olarak; Bizde kişi başı milli gelir ortalaması 10.153 USD. X5.75 = 10.158.- TL. /12 aylık ortalama 846 TL. ye geliyor.
Söz ustalığı ile cehennemi bile cennetmiş gibi tarif edebiliriz ama; rakamların; gerçekleri, algıların ve hamasetin çok üzerinde; yüzümüze vurmak gibi bir özelliği vardır. Gerçeklerle yüzleşemeyince süsleme sanatı, söz ustalığı ile insanlara masal anlatsanızda, sofrada kaç dilim ekmek olduğu tüm acımasızlığıyla sizi rüyadan uyandırır.
“Bizi kıskanıyorlar” algısı yarattığımız, eğitimleri kötü (!) olan, kraliçelerinin sözüyle başbakanları istifa ettirilen demokratik olmayan o ülkelerin kişi başı milli gelirlerini merak ettim ve aşağıda yazılı siteden bizi en çok kıskananların gelirlerine baktım:
https://finanstaksi.com/ulkelerin-kisi-basina-dusen-milli-gelirleri-2019/
1.Monaco 174,529 USD
12. ABD 59.454 USD
2.Lihtenştayn 171.629 USD
22.Almanya 44.327 USD
3.Lüksemburg 103.374 USD
23. Kanada 43.789 USD
5.İsviçre 81.422 USD
24. İngiltere 40.785 USD
Züğürt tesellisine gelince; “ elde ettiğiniz önemsiz şeyin, elde edemediğiniz önemli şeyi aratmadığını söyleyerek kendini avutma” anlamına geliyor ki; sizi bilmem ama beni teselli etmiyor ne anlatılan masallar ne aşık olduğum Karadeniz bile...
Not: Kişi başına düşen milli gelirle ilgili rakamları farklı verilerle karşılaştırmadım ama aşağı yukarı durum budur.
Nermin Alpay / Yaşam Hakkı Aktivisti
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları






































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.11.2019
23.03.2017
18.07.2016
4.09.2014
28.07.2014
23.06.2014
6.04.2014
2.04.2014
6.03.2014