Sinan ÇİFTYÜREK
Ortadoğu’da tarih hızlanıyor, 25 Eylül sonrası daha da hızlanacak. Bu nedenle bağımsızlık referandumu tarihi yaklaştıkça lehte, aleyhte tutum ve pratik de yoğunlaşmakta. Çünkü sadece Hewler ya da diğer Kürdistan parçaları değil genelde bölge siyaseti 25 Eylül referandumuna odaklanmış durumda. ÇünküGüney’in bağımsızlığı Irak ile sınırlı olmayacak büyük sonuçlara yol açacak. Bu nedenle lehte ve aleyhteki fay hatları olağanüstü aktifleşiyor!
Ağzını açanın “Irak ikna olmazsa olmaz” ısrarı ya da bağımsızlığın önündeki engeller!
Bütün sömürgeci rejim sözcüleri ile ortakları koro halinde, “zamanı değil”, “Irak ikna olmazsa olmaz” hatta “İkinci İsrail’e izin vermeyiz” deyip duruyorlar. Yani bölgenin tüm şer odakları ile siyaset sihirbazları, Kürde karşı fitne ve öfke yüklü kılıç sallamaktalar.
İlki; Irak hükümetinin tutumudur. Irak Başbakan İbadi "Kürt ve tüm Irak halkının kendi kaderini tayin hakkına saygı duyarız” der ama devamla "anayasada tek taraflı referandum yapma ve ayrılma yetkisi yok. Kürdistan’daki referandum yasal değil tanımayacağız" diye de ekler! Görüldüğü gibi tüm sömürgeciler gibi İbadi’ninde “demokratlığı” teoride! Türkiye ve İran’dan farkı ise, fiili durum nedeniyle teoriye ve hatta anayasaya göre Kürdün ayrılma hakları var ama pratikte yok!
İngiltere’nin tutumu da manidardır. İngiltere Büyükelçisi Richard Moore, “Sayın Barzani gelecek aylarda referandum yapacağını söyledi. Biz buna karşıyız. Bu şu aşama da olamaz… Bu tip bağımsız referandumu uygulamak, Bağdat’ın desteği almazsanız bu tehlikeli” diye buyuruyor! Eee Irak rejimi hiçbir zamanKürdistan’ın ayrılmasına ikna olmayacağına göre ne olacak? Ne yani Irak ikna olmuyor diye Kürtler sürgit köle mi kalsınlar?
İkincisi; Irak’ı geride bırakan İran tavrıdır. Cumhurbaşkanı Ruhani, “coğrafi değişiklik ve bölünmeler asla kabul edilemez”, “Irak'ın milli güvenliği İran'ın kendi güvenliğidir” derken tüm statükocuların temsilcisi rolünde davranır!
Türkiye’de İran’dan geri kalmaz! MGK’nın 17 Temmuz toplantı sonuç açıklaması; "Kürt Yönetimin referandum kararı, hukuken, fiilen uygulanamayacağı, bu teşebbüs vahim hata olup istenmeyen sonuçlar doğuracak" der. Çünkü İran gibi Türkiye’de savunma hattını Irak, Suriye’nin birliği üzerinden kurduğu sır değil! Türkiye ve İran’ın bu ortak tutumlarına karşın, kökleri tarihin derinliklerine dayanan Sünni-Şii hegemonya mücadelesi, Kürt siyasetine yararlanabileceği bir açı ya da çelişki sunar mı? Sunar sunmaya ancak bu iki devletin, Kürdistan meselesini aralarındaki bölgesel çelişkiler üstü ele aldıklarına tarih sıkça şahittir.
Kısacası, bağımsızlık referandumu, tüm statükocuların “bölünmez birlik” eksenindeki fay hatlarını harekete geçiriyor! İran-Türkiye ise zaten hem doğrudan hem de Haşdi Şabi-Hizbullah-ÖSO ve diğer Cihatçı örgütler aracılığıyla Kürtlere saldırıyor, saldırılar artabilir. Şu da dikkate alınsın, IŞİD sonrası Irak ve Suriye’de Arap-Kürt savaşını çıkartarak Kürtleri bölge ve uluslararası alanda yalnızlaştırıp güçten düşürmek isteyebilirler!
Üçüncüsü; Asya üzerinde, ABD liderliğindeki Batı ile Rusya liderliğindeki Doğu arasında süren egemenlik savaşı Kürtlere alan açarken, Batının kendi içerisinde özelde de ABD ile İngiltere arasındaki çıkar mücadelesi, Kürtler için yeni sorunlar yaratabilir! Şu fotoğraf da önemli; bir yandan Farslar-Türkler-Arapların bölgede oluşturdukları siyasal, ekonomik, askeri ağırlık merkezi, diğer yandan Kürdistan, Kürtler! Bu denklemde ABD/Batı, çıkarları nedeniyle Kürtler aleyhine kırılma yaşar mı? Dün Şeyh Übeydullahın, Şeyh Mahmut Berzencinin, Kadı Muhammedin, Mustafa Barzaninin… küresel odaklar nezdinde uğradıkları hayal kırıklığını bugün Güney siyaseti yaşar mı? 25 Eylül sonrası sınav sürecidir göreceğiz!
Dördüncüsü; İran rejim sözcüleri ile ulusalcı solcular bağımsızlığa giden Kürdistan için “ikinci İsrail” tezini yeniden öne çıkardılar. Ne amaçlanıyor? İslami toplumların inanç hassasiyetleri başta olmak üzere kimi argümanları kullanarak IŞİD ile savaş sürecinde Kürtler lehine oluşan sempatiyi kırabilme hesabı olabilir!
Demem o ki, bağımsızlığa hazırlanan Kürdistan, biri Doğu diğeri Batı ekseninde bulunan iki büyük şeytana/sihirbaza dikkat etmeli: İran ve İngiliz! Elbet bugün esas İran'a! Doğrudur dün Kürdü devletsiz bırakan nasıl ki İngiliz aklıysa, bugün ise aynı rolü İran’ın Ortadoğu aklı oynamak istiyor! Kürt siyaseti, özellikle İran siyaset sihirbazlığına dikkat etmeli!
Engellere var ama halkımızın bağımsızlığı lehine önemli faktörler de var!
Kürdistan’ın dört sömürgeci devletçe ekonomik, siyasi, askeri olarak kuşatılmış olması, bu dört devletin bölgesel-küresel çıkar ilişkilerinin oluşturduğu güç önemli ama fotoğrafın tamamı değil bir yüzüdür. Diğer yüzünde ise halkımızın haklı davası ve geniş dostlarının oluşturduğu cephe var. Yani her şey güçle izah edilemez. Dün ABD güçlüydü ama Vietnam da haklıydı, haklı olan kazanmıştı. Somutta halkımızın lehine olan ne var?
Birincisi; Kürt halkı özelde de Güneyli halkımız davasında haklı, haklı olmanın kararlığıyla davranıyor. Bir ülke ve millet olmaktan kaynaklanan haklarını barışçıl kullanmak istiyor. Bu haklılık, iç kamuoyunda siyasal sinerji yarattığı kadar uluslar arası kamuoyunda da lehte siyasal iklim oluşturuyor. Birde son 5 yıldır IŞİD ile savaş, Kürtleri dünkü Vietnam gibi dünya halkları nezdinde sempatik hale getirdi!
Dört paça, sömürgeci metropollerdeki milyonlar ve diasporasıyla 40 milyonu aşkın Kürt, Kürdistanlının maddi manevi desteği var arklarında. Bağımsızlık referandumu heyecanı Hewler kadar Amed-Qamışlo-Mehabat’ta da yüksek! İşte Güneyli halkımızın soft power’i!
İkincisi; başta YNK ile PDK Güneyli Kürt siyasetinin kendi içerisinde ortaklaşması gelmekte. Goran ve Yekgirtu’nun bağımsızlık referandumuna destek için ileri sürdüğü “Kürdistan Parlamentosu referandum öncesi çalıştırılmalı” önerilerinin de kabul edildiği açıklaması iç siyasal birliği güçlendirmiştir. Bu durum başta büyük şeytan İran olmak üzere sömürgeci devletlerin Güneyin iç işlerine burunlarını sokmalarını büyük ölçüde engelleyecek. Nitekim kısa süre önce İran-YNK görüşmesinde, YNK’nin açık tutumla bağımsızlık referandumunu savunması bunun ilk işareti.
Üçüncüsü; yüz yıllardan beri Ortadoğu’nun, halklar ve inançlar için cehenneme çevrildiği gerçeği dikkate alındığında, Kürdistan’da farklı etnisite, din, mezhebin hak ve özgürlüklerinin garantiye alındığı, farklılıklarıyla birlikte yaşayabildikleri bir sistem yaratmanın ilk ve önemli adımlarının şimdiden atılması önemlidir. Kürt Yönetiminin coğrafyasında; Türkmence, Arapça, Süryanice, Ermenice, Kürtçe resmi dil uygulamasını başlatması, Kürdistan’ı şimdiden bölgesinde halklar-inançlar bahçesi yapmanın önemli bir göstergesi. Ki bu durum hem bölgede hem de uluslar arası alanda Kürtler lehine ciddi bir savunma halkası oluşturmakta.
Dördüncüsü; Her millet gibi, Kürt milleti de kendi kendini yönetme hakkına ve bunu başaracak on yılların siyasi, diplomatik, kültürel, askeri deneyimine sahip olması gelir!
Beşincisi; yukarıda değindiğim Türkiye ve İran’ın bölgesel Şii-Sünni hegemonya hesaplarının yaratacağı fırsatların potansiyel olarak var olduğunu da ekleyelim.
Gelelim esas meseleye biz ne yapabiliriz?
*Tehditlere karşı; dört parça-metropoller-diasporadaki Kürt halkı; Kürdistan'da ki farklı etnik, inanç ve mezhep gruplarındaki halklarımız; yaşamın ağır yükünü omuzlarında taşıyan kadınlarımız; halkımızın geleceği Kürdistan gençliğimiz; esnafımız, işçimiz, işsizlerimiz ve tüm siyasal dinamiklerimiz… kararlılıkla bağımsızlık referandumunun arkasında durmalı. Her yer ve platformumda “Güney’in bağımsızlığı bizim bağımsızlığımız” şiarıyla amasız-fakatsız savunurak halkımızın büyük yumuşak gücünü (soft power’ını) harekete geçirelim!
*Hewler’in 25 Eylül akşamı kalkacağı sevinç halayına; Amed-Qamışlo-Mehabat, diaspora ve metropollerdeki milyonlarla Kürdistanlı olarak, “tarihimiz-kültürümüz-acılarımız-sevinçlerimiz aynı kaynaktan akıp geliyor” diyerek bugünden etkin propaganda geliştirelim. Bunun bağımsızlık lehine büyük atmosfer oluşturacağız!
*25 Eylül bağımsızlık referandumunu; Kuzeyli halkımız özelde de kadınlarımız, yaşlılarımız, ev-komşu-kûçe-cami sohbetlerinin konusu yaparak; gençlerimiz sosyal medya ve kafe-sinema-tiyatro gibi sosyal etkinliklerin ana konusu haline getirerek; işçilerimiz, esnafımız, üreticimiz halkla ilişkilerinin ağırlıklı noktasını referanduma ayırarak; siyasal partilerimiz, sivil kurumlarımız, bağımsız şahsiyet ve aydınlarımız, bağımsızlık propagandasını 25 Eylül’e kadar çalışmalarının ağırlık merkezine alarak… iki önemli gelişmeye yol açarlar:
Birincisi; Güneyli kardeşlerinin bağımsızlık referandumu mücadelesine büyük sinerji katmış olur. İkincisi; Kuzey’de uzun süredir devam eden taş çatlatan sessizliğin kırılmasına katkı yapar!
*Ayrıca Kürdistanlı halklarımız sivil ve siyasal dinamikleriyle:
1- Başta Türkiye olmak üzere, bölgedeki tüm devlet ve hükümet yetkililerini, kendileri için istedikleri tüm hakların başka halklara da verilmesi gerektiği konusunda empati geliştirme, somutta da Güneyli halkımızın 25 Eylül’de gerçekleştirecekleri irade beyanını tanıma,
2 - Türkiye demokratik, devrimci sosyalist hareketini, sendikaları ve baro başta olmak üzere tüm sivil toplum kurumlarını Güneyli halkımızın bağımsızlık hamlesine omuz verme,
3 - Tüm farklı etnik ve inanç gruplarıyla Türkiye halklarını, kardeş halk olarak Kürtlerin bağımsız uluslar ailesine adım atan yönelişine ortak olup destek verme,
4 - Tüm siyasal partileri ve özelde TBMM’de grubu bulunan HDP, AKP, CHP’yi bağımsızlık referandumu sonucunu tanıma,
5 - Görsel ve sanal basın-yayın kuruluşlarının sahipleri ile çalışanları, köşe yazarları haber ve yorumlarıyla Kürtlerin de bağımsız uluslar ailesine katılmasına omuz verme;
6 - Halkların vicdanlarını temsil eden aydın ve sanatçıları halkımızın demokratik irade beyanına sahip çıkma yönünde…ETKİLİ-SÜREĞEN BİR PROPAGANDA GELİŞTİRİRLERSE ETKİLİ OLACAKLARI KESİNDİR!
Bitirirken tüm halkımızı, halklarımızı beş siyasal partinin oluşturduğu ve 12 sivil kurumun omuz verdiği “Kuzey, Güneyli kardeşinin bağımsızlık referandumuna ‘evet’ diyor” İnisiyatifinin sürdürdüğü kampanyaya omuz vermeye çağırıyoruz! 06.08.2017
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları







































































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.06.2019
7.02.2019
18.03.2019
4.02.2019
28.01.2019
9.02.2019
7.01.2018
26.10.2018
28.09.2018