Zülfü DİCLELİ
Harvard Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Merkezi’nin kıdemli araştırma görevlilerinden Sara Roy’un New York Review of Books dergisinde 19 Aralık 2023’te yayınlanan “Gazze’deki Uzun Savaş” başıklı yazısından çıkarılmış notlar:
İsrail’in amacı Hamas’ı yenilgiye uğratmaktan ziyade -ki bu her halükarda imkânsız- uluslararası bir kınama ya da yaptırım olmaksızın Filistinlileri Gazze’den kovmak.
Israel Hayom gazetesine, Başbakan Benjamin Netanyahu’nun “Gazze Şeridi’ndeki Filistinli vatandaşların sayısını mümkün olan en aza indirmeye” çalıştığını ortaya çıkardı.
Gazze’ye yönelik mevcut yıkıcılık, zaman içinde giderek daha şiddetli biçimler alan bir sürecin son aşamasıdır.
1967’de Gazze Şeridi’ni işgal etmesinden bu yana geçen elli altı yıl içinde İsrail Gazze’yi İsrail ve Batı Şeria ile siyasi ve ekonomik olarak bütünleşmiş bir bölgeden izole bir yerleşim bölgesine, işlevsel bir ekonomiden işlevsiz bir ekonomiye, üretken bir toplumdan yoksul bir topluma dönüştürdü. Aynı şekilde Gazze sakinlerini siyaset alanından uzaklaştırdı ve onları milliyetçi bir iddiaya sahip bir halktan, çoğunluğu geçimlerini sağlamak için bir tür insani yardıma ihtiyaç duyan bir nüfusa dönüştürdü.
Gazze’deki şiddet, şu anda olduğu gibi sadece ve hatta öncelikli olarak askeri bir mesele değildi. Suya ve elektriğe erişmek, çocuklarını beslemek, iş bulmak, okula güvenli bir şekilde gitmek, hastaneye ulaşmak, hatta sevilen birini gömmek için verilen mücadele şeklindeydi. On yıllardır Gazze’deki Filistinliler üzerindeki baskı çok büyük ve amansız. Verdiği zarar – yüksek düzeyde işsizlik ve yoksulluk, yaygın altyapı yıkımı ve diğer faktörlerin yanı sıra su ve toprağın tehlikeli kirlenmesi de dahil olmak üzere çevresel bozulma – kalıcı bir durum haline geldi.
Gazze, tarihsel olarak Filistinlilerin işgale karşı direnişinin merkezi olmuştu.
İşgalin başlangıcından itibaren, ülke liderleri, bir Filistin devletinin kurulmasını engellemek için Gazze’nin pasifize edilmesi gerektiğini benimsediler – birincil hedefleri – ve Batı Şeria’yı ilhak etmeleri durumunda karşılaşacakları Filistin direnişini en aza indirdiler. İşgalin ilk yirmi yılında, 1967’deki Altı Gün Savaşından Birinci İntifada’nın başlangıcına kadar, tercih ettikleri taktik Gazze’nin ekonomisini kontrol etmekti.
Gazze ve Batı Şeria’dan 100.000’den fazla Filistinli İsrail’de çalışıyordu. Birlikte ele alındığında, bu iki bölge ABD’den sonra İsrail’in en büyük ikinci ihracat pazarıydı. Filistinliler istihdam ve ticaret için büyük ölçüde İsrail’e bağımlı hale geldiler.
Birinci İntifada, bu pasifleştirme stratejisinin başarısız olduğunu açıkça ortaya koydu. İyileştirilmiş yaşam standartları artık özgürlüğün yokluğunu telafi edemezdi. Birinci İntifada’nın sonunu işaret eden 1993 Oslo Anlaşmaları ile İsrail politikası yavaş yavaş Gazze’nin ekonomisini düzenlemekten, Gazze ile İsrail ve Batı Şeria’daki ana pazarları arasında daha geleneksel ticareti ve işçi hareketini yasaklayarak zayıflatmaya ve ardından devre dışı bırakmaya yöneldi.
1991’in başlarında, Hamas roket fırlatmaya ve intihar saldırıları düzenlemeye başlamadan önce, İsrail, işçilerin Gazze’ye ve Gazze’den hareketini ve küçük ekonomisinin orantısız bir şekilde bağımlı olduğu ticareti kısıtlamaya ve periyodik olarak engellemeye başladı.
Filistinlilerin İsrail, Batı Şeria ve Gazze’de serbestçe dolaşması artık mümkün değildi. “Körfez Savaşı”, çoğunluk için serbest dolaşım ve azınlık için yasak durumunu tersine çevirmek için bir fırsat sağladı. O andan itibaren, işçiler, tüccarlar, tıbbi tedaviye ihtiyacı olan insanlar, işbirlikçiler ve önemli Filistinli şahsiyetler dahil olmak üzere belirli kategoriler için istisnalar yapılarak, tüm Filistinliler için sirbest dolaşım hakkının toptan reddi söz konusuydu. Batı Şeria ve Gazze’ye odaklanan bir insan hakları grubu olan B’Tselem‘in belirttiği gibi, “Gazze’yi Batı Şeria’dan ayırmak da dahil olmak üzere dünyanın geri kalanından izole etmek, uzun süredir devam eden İsrail politikasının bir parçasıdır.”
1994’te İsrail, Gazze’nin çevresine bir çit inşa etti. 2000 yılında İkinci İntifada patlak verdiğinde, Batı Şeria’da yüksek öğrenim görmeleri yasaklanan öğrenciler de dahil olmak üzere Gazzelilere seyahat kısıtlamaları getirildi. “Gazze sakinlerinin aile ziyaretleri veya eşleriyle yeniden bir araya gelme amacıyla İsrail’e girişi yasaklandı.”
2005’te İsrail, tüm yerleşimlerini ve askeri güçlerini çekerek Gazze Şeridi’nden “ayrıldı”. İsrailli yetkililer o zamandan beri bunun ülkenin Gazze’deki işgalini resmen sona erdirdiğini savunuyorlar. Ancak uluslararası hukuka göre İsrail, Gazze’nin sınırları (Mısır’ın kontrol ettiği Refah hariç), deniz erişimi, hava sahası ve nüfus kaydı üzerinde “etkili kontrol” sürdürdüğü için işgalci olmaya devam ediyor.
Bütün bunların sonucunda zamanla, hem politika yapıcıların Gazze Şeridi ve Batı Şeria’yı tek bir varlık olarak ele alacak bir siyasi çözüm tasavvur etmeleri hem de Filistinlilerin kendilerine ortak bir gelecek hayal etmeleri daha da zorlaştı.
İsrail politikasının bir diğer önemli etkisi de (Hamas’ın 2007’de iktidara gelmesinden sonra daha belirgin hale geldi), işgali uluslararası meşruiyeti olan siyasi ve yasal bir mesele olmaktan çıkarıp silahlı çatışma kurallarının uygulandığı sınırlar konusunda bir anlaşmazlığa dönüştürmesiydi. İsrail, Gazze ile olan ilişkisini, son on yedi yılda Gazze’ye başlattığı sayısız ölümcül saldırının kanıtladığı gibi, işgalden savaşa dönüştürdü. Gazze sadece Hamas ile özdeşleştirildi ve düşman bir yabancı varlık olarak muamele gördü.
ABD’li yetkililerin Kasım 2008’de Tel Aviv’den “Gazze’ye yönelik genel ambargo planlarının bir parçası olarak” diye bildiriyordu, “İsrailli yetkililer … Gazze ekonomisini uçurumun kenarına itmeden çöküşün eşiğinde tutmak niyetinde olduklarını defalarca dile getirdiler.” Daha spesifik olarak, “insani bir krizden kaçınma ile tutarlı olarak bölgenin mümkün olan en düşük seviyede işleyişini sürdürmeyi amaçlıyorlar.”
Mevcut çatışmanın arifesinde Gazze’de işsizlik yüzde 46,4 seviyesindeydi. (2000 yılında, ablukadan önce, yüzde 18,9 idi.) Nüfusun yaklaşık yüzde 65’i gıda güvensizliği yaşıyordu, yani beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli besleyici gıdaya güvenli bir şekilde erişemiyordu, yüzde 80‘i ise ailelerini beslemek için bir tür uluslararası yardıma ihtiyaç duyuyordu.
Bu politikanın belki de en çarpıcı sonucu, Gazze’deki Filistinlilerin ulusal, siyasi ve ekonomik haklara sahip bir topluluk olmaktan çıkıp insani bir soruna dönüşmesi oldu. Gazze’de ilerleme değil, sadece rahatlama yaşanabilirdi.
2008’de yayınlanan bir Dünya Bankası raporunda, “Batı Şeria ve Gazze artık neredeyse tamamen bağlantısız durumda” deniyordu ve “Gazze, potansiyel bir ticaret yolu olmaktan duvarlarla çevrili bir insani bağış merkezine dönüşüyor.”
Yakın zamana kadar amaç, açlık gibi büyük ölçekli bir felaketi önlemekti. Şimdi bu hedef de aşıldı. Son on haftadır, bir haftalık “insani duraklama” dışında, Gazze tam bir abluka altında; İsrail, diğer kritik ihtiyaçların yanı sıra yakıt girişini fiilen durdurdu ve gıda girişini kısıtladı. Saldırının başlarında İsrail ordusunun uyarılarının ardından Gazze Şeridi’nin güney kesimine taşınmayı reddeden Filistinlilere , “terör örgütünün suç ortağı olarak tanımlanabilecekleri” söylendi. Ölçü artık açlık değil ölümdü. “Hala hayattayım,” Gazze’deki arkadaşlarım için yaşam ölçüsü haline gelmiştir.
2016’da Gazze’ye yaptığım son seyahatte oradaki bir arkadaşım ve meslektaşım bana şunları söyledi: “İnsanlar dünyaya girmekten korkuyor ya da ancak silahla savunma amaçlı giriyorlar. Dünyaya olan açıklığımız daralıyor ve giderek daha fazla insan Gazze’yi terk etmekten korkuyor çünkü yıllarca hapiste kaldıktan sonra hapishaneden serbest bırakılan bir mahkum gibi dış dünyayla nasıl başa çıkacaklarını bilmiyorlar.”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları



















































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.01.2024
25.12.2023
21.08.2020
5.06.2020
5.04.2020
21.01.2020
2.02.2019
21.11.2019
19.10.2019
13.10.2019