Düşünün ki belediyeden bir müdür, 8 kişilik aile mezarlığı alıp işgal ve kaçak kazıyla 18 kişilik yere genişletmiş. Akraba kayırmacılığı nepotizmde bu seviye, kimin aklına gelirdi.

Biz gazeteciler için hazırlanan bilgilendirme dosyasına örnek olarak fotoğrafı da konmuş. Buraya bıraktım.

Daha neler...

Halk otobüsleri havuzunda biriken paranın 5 milyon 500 bin lirası kayıpmış. İlk kayyumun adaylığında seçim çalışmalarına gittiği iddia ediliyor.

Belediye taşınmazlarından satılan, devredilenler var. İki belediye arazisi, hem de villa imarıyla yandaşlara tahsis edildi, deniyor.

2016'dan beri 8 yıllık kayyumlar döneminde belediye gelirleri 17 milyar liralardayken harcama tutarı ise 18 milyar liranın üzerindeymiş.

Ve bu 8 yılda kayyumlar, kabaca sadece 185 milyon lira kadar borç öderken 3 milyar 750 milyon lira borç bırakmışlar.

Seçimle gelen 8 aylık DEM Parti yönetimi ise 500 milyon liranın üzerinde borç ödemiş. 8 yılın 2 katından fazla. Kayyumlardan devraldıkları cüz'i SGK borcunu da kapatmışlar.

Biter mi, bitmedi...

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinden, 8 aylık icraatlarını anlatmak için davet aldığımda iyi ki ikiletmemişim. Yoksa nereden duyacaktım bunları, A Haber'le TRT'den mi?

KAYYUMLARI BİR DE SEÇİLMİŞ BAŞKANLARDAN DİNLEYİN SİZ

DEM Partili bir belediye olarak ilk kez icraat konuşmak istiyorlardı. Siyasetin normalleşmesine, AK Parti-CHP arasındaki yumuşamadan daha çok katkıda bulunacak bir adımdı.

Üstelik seçim sonrası yine bir kayyum dalgası başlamışken daha anlamlıydı. Diyarbakır'a ne zaman tekrar sıra geleceği tartışmalarına aldırmadıkları, işlerine baktıkları mesajı içeriyordu.

Öyle ya, 2019 seçimlerini HDP kazanınca 4 ay sürmemiş, seçimle gelenler alınıp yerlerine yine kayyum atanmıştı. Bu sefer 8 ay geçti. Dolayısıyla kayyum beklentilerinin gölgesinde ama ona cevap mahiyetinde bir adımdı.

Perşembe akşamı dağlarına kar yağmış, merkezine kar soğuğu gelmiş bir Diyarbakır'a indim.

Amed Spor'un cuma günkü mağaza açılışına rastladı. Önce Amed Store kurdele kesimine katıldım. Şehrin meşhur markası Jiber'in patronlarından Fadıl Oğurlu da artık Amed Spor yönetiminde. Mağazaya epey emeği geçmiş, açılışta hatıra fotoğrafı çektirdik.

Ardından kültür merkezinde Eş Başkanlar Serra Bucak ve Doğan Hatun ile bir araya geldik.

DEM'in yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Rüştü Tiryaki de oradaydı.

Kayyumlardan devraldıkları enkazla başladılar. Bedava mezar bulsa girecekmiş gibi belediye kaynaklarına üşüşme, peşkeş ve talandan söz ettiler.

BELEDİYE KAYNAKLARININ YAĞMALANMASI MI DEDİNİZ!

Meselâ yeni yönetimin 8 aylık konser ve benzeri etkinlik giderleri, 300 bin lirayı geçmezken... Kayyumların bu kalemde 8 yıllık harcaması, dönemin parasıyla 15 milyon lirayı aşıyormuş. Bugünkü karşılığı belki 70 milyon liralar.

İmar rantı, yolsuzluk, usulsüzlük, partizan kadrolaşma iddialarına teftiş istemişler.

Fakat kayyum döneminde belediyenin yolunu unutan müfettişler, şimdi belediyeden çıkmaz oldukları hâlde... Eski dönemle ilgilenmeleri sağlanamamış bir türlü.

Yargıda da sonuç alamıyorlarmış. Kendileri ve atamaları aleyhine kararlar hızla çıkarken kayyumların tasarruflarıyla, kadrolaşmalarıyla ilgili süreçler uzadıkça uzuyormuş.

Kayyumlar döneminin muhasebesinden sonra Eş Başkanlar, söz verdikleri gibi icraatlarına geçti. Hemen 11 bin metre atık su ve 13 bin metre içme suyu hattı döşemişler, alt yapı yatırımlarını önemsiyorlar.

Kent yoksulluğuyla mücadele de öncelikleri arasında. Günde 2 bin kişiye hizmet eden halk lokantaları açmış, 3 bin üniversite öğrencisine para desteği vermiş, 7 bin kadına ücretsiz toplu ulaşım kartı dağıtmış, 12 bin aileye nakit desteği sunmuş ve 360 çocuğa kreşlerle 390 kişilik kız öğrenci yurdu dahi yapmışlar.

Şehrin sokakları gayet temiz görünüyordu. Atanmış kayyumlar, seçilmiş başkanlara harcamalarda fark atabilmiş. Ama kayyumlar, çöplerin alınmasında seçilmişlerle yarışabilecek bir performans koymamış ortaya.

Tam da iktidar, muhalefet belediyelerinin SGK borcu ve konser harcamalarından hareketle kamu kaynaklarının çarçur edilmesine savaş açmışken üstüne geldi.

Diyarbakır'da kayyumlar dönemi, kaynakların yağmalanması açısından incelenmeyi bekliyor. Örnekler parlak değil sanki.