Akif BEKİ
Sarıkamış’ın yüksek rakımlarına angut kuşlarının dönüşü, baharın gelişini müjdeler.
Uzun bir kışın ardından, göçmen angutlar geçen hafta avdet etmeye başladı.
Anlayın ki havalar ısınıyor...
Hatta kimi yabani angutlar yerleşim yerlerine kadar sokulmuş, sarıçam ormanları yakınlarında bile görülür olmuşlar.
Angutları bilirsiniz, 58-70 cm boyunda, 110-135 cm kanat genişliğinde bir uçan mahluk çeşididirler. Kışları geçirmek için güney Asya’ya kanat çırparlar. Baharla birlikte de tersine göç zamanlarıdır.
Yalnız iniş esnasında, arkasını rüzgara dayadığı için hızını alamayıp yuvarlanır, takla atmadan duramaz bu kuş. Teşbihte hata olmasın, argoda geçen diğer angutlarla benzerliği, ortak noktası da budur. Hani kuş olmayan, öteki cinsten angutlarla...
Nereden çıktı, neden icap etti şimdi bu angut bahsi derseniz, e habercisi önden çıkagelmese nereden anlaşılacak mevsim değişikliği.
Baktınız bir yerde angutlar çoğalıyor, bilin ki orada sıcaklıklar artacak, gökte angut belirdi mi alamet belirdi demektir, hazırlanın, cemre kapıdadır.
Ama yok, hava tahmininden fazlasını tutturmak isterseniz, düz tercümenin ötesine geçmeniz gerekir.
Lafın tamamını söylemeyi metinden beklemeyecek, lafı tamamlamak için ne anlatmaya çalıştığına biraz da siz kafa yoracaksınız.
***
Amacım, Beşir Ayvazoğlu’nun dün Karar’daki enfes yazısı üzerine biraz düşünmeye kışkırtmak.
Zor dönemlerde metinler içe kapanır, metaforlarla konuşur, sembolik bir dil kullanır, dolaylı anlatıma başvurur. Apokaliptik edebiyat, açık konuşmanın zorlaştığı baskı dönemlerinin ürünüdür.
Metnin asıl anlamını, gerçekte ne anlatmak istediğini çözmek okura kalır. Okurun zihninde tamamlanır anlam.
Mesela, Ayvazoğlu’nun örnek verdiği eserler yazıldığı gibi okunmaz. Okunursa ‘mecaz cahillerin elinde hakikate dönüşür, ironi gerçek zannedilir’ sözünün doğrulanmasıyla kalır.
Azerbaycan’ın yaşayan büyük ustalarından Anar Rızayev’in totalitarizmi mizahi dille eleştirdiği “Yahşı Padşahın Nağılı” adlı ünlü hikâyesi böyledir.
Aslında “Sansürden kaçmak amacıyla, masal formunda Sovyet rejimi ustalıklı bir biçimde eleştirilmiştir...”
Fakat görünürde ‘İyi Padişahın Masalı’dır anlatılan.
Çünkü Ayvazoğlu’nun hatırlattığı üzere, rejimi tebliğ ve propaganda vazifesine muhalefet eden şair ve yazarlar, ‘halk düşmanı’ ilan edilerek ya kurşuna dizilmekte yahut Sibirya’ya sürülmekteydi.
“En cesur şair ve yazarlar bile en masum fikirlerini ancak sembolik bir dille ifade edebiliyor; çok zaman sembolik dil bile başlarının ağrımasını önleyemiyordu.
Merhum Bahtiyar Vahapzâde’nin başı, böyle bir şiiri yüzünden ciddi bir biçimde derde girmişti.
Anayasada, resmi dil Azerbaycan Türkçesi gösterildiği halde, devlet dairelerinde Rusçanın kullanılmasını ‘Latin Dili’ şiirinde eleştiriyordu.” Fakat “Cezayir’in bir meselesinden söz ediyormuş gibi üstü kapalı bir şekilde...”
Nasıl ki her angut bir göçmen kuş değildir, her yazı da düz okunmaz. Azerbaycan’ın haline bakmadan Cezayir’i yeriyor diye Vahapzade’yi taşlamaya kalkarsanız, işte o zaman yandı gülüm keten helva.
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025