Akif BEKİ
Farzla sünnet, kesimle dağıtım, deri toplama kavgasıyla tatil gafleti, bayramlaşmayla sosyal dayanışma yönü çokça işleniyor. Ve hatta sadakasıyla trafik kazaları arasındaki bağ boyutu üstünde de sıkça duruluyor. Müsaadenizle ben, kurbanın genelde ihmal edilen yeme içme yönünü irdelemek istiyorum.
Şöyle kapsamlı bir Osmanlı'nın kayıp lezzetleri atlası hazırlansa, hiç şüphesiz genişçe bir fasıl ayrılırdı unutulmaya terk edilmiş tatlılara.
Bunların başındaysa en az kalburabastı kadar hatırlı, cevizli baklava kadar saraylı bir klasik olan gerdan tatlısı gelmez mi?
Adıyla ağız, görüntüsüyle göz dolduran helalinden kaç tatlı vardır böyle? Hem ecdat yadigarı hem de kurban bayramına has bir tat...
Ben olsam hayrına listenin ta en başına koyar, bir daha da indirmezdim oradan.
İlk kez Mehmet Yaşin'in bir bayram yazısında, ağzım sulanarak okuduğum günden beri aklımdan hiç çıkmadı. Fakat tadına bakmak da bugüne dek nasip olmadı.
Hazır yeri tekrar gelmişken anlı şanlı gurmelerimize, gezgin yeme içme yazarlarımıza, seyyah çeşnicilerimize hatırlatayım dedim.
Madem ki farklı tatlara, değişik mutfak deneyimlerine açıklar, hodri meydan; damak çatlatma iddiasındaki bu maceraya da buyursunlar...
Üstelik; ecdadın bu güzide tatlısını gündeme getirmek, bugünkü boğaz düşkünlerine tanıtmak ve geleceğin şikemperver kuşaklarına aktarmak görevleridir.
Geleneğe ve gelecek nesillere karşı da boyunlarının borcu. Tarih önünde bundan kaçamazlar.
***
Vaktiyle yeme içmeden giyim kuşama, gezme görmeden şehir yaşamına; stil ve kültür yazarlığının bütün şubelerine bakmaz mıydı Refik Halid Karay?
Biraz da siyasetten ağzı epey yandığı, başı defalarca ağrıdığı için buraya kaçmıştır üstat, doğru. Ekmeğini bela çekmeyecek alanlardan çıkarmak üzere bu yöne kaymıştır, sevabına değil kabul.
Fakat hepsine de bir başına yetişmiş, her alanda hakkını vererek etraflıca oynatmıştır kalemini. Öyle reklam kokan hanutçulukları, şöhretini ve yeteniğini ucuza satmışlıkları da yoktur.
Bu sahadaki yazıları kalınca bir hacim tuttuğuna göre günümüz gurmelerinin de piri sayılır. Ona ve mirasına vefa borçlarının da gereğidir yani gerdan tatlısını yaşatmak.
İkidir şeflerin dikkatine sunuyorum. Konyalı mı el atar artık, Hacı Abdullah mı, yoksa geleneksel tatlarımızı modern bir formda sunan et sihirbazı Nusret mi, bilemem.
Ben sıramı savdım, bundan sonra görev onlara düşüyor.
Vazifeyi üstlerinden kaldırmak için yapmaları gereken, şu Karay reçetesini çoğaltıp yaymak. Ve yolunu gözleyenleri mahrum bırakmamak, pişirip yedirmek.
Kurban bayramlarında evleri şenlendiren, sofra başlarında sabırsızlıkla beklenen tatlının tarifi şöyle:
“Koyun gerdanını enine ve uzunluğuna dört parçaya ayırır, üstünü örtecek kadar su koyduğunuz tencerede ve harlı ateşte köpüğünü almak şartıyla iyice pişirirsiniz.
Suyunu çekince, azıcık tuz ve bolca şeker katıp (pekmezle de yapanlar olur) hafif ateşte bir saat bırakırsınız. Artık o bir pastadır. Kızıl bir renk almıştır, ağdalaşmıştır, elle güç kopar, ağızda büyür ve elyafı dişlerinizin arasına girer, zor çıkar.”
Kaderin cilvesine bakın ki bu ilginç tatlıyı günümüze taşımak, en kurbanofobik yazı ustalarımızdan birine kalmıştır.
Haydi bayramı adabıyla idrak ederken ikram adetlerimizi de ihya, mide ve sofralarımızı da abat edelim.
Ağız tadıyla nice bayramlara, afiyet olsun.
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025