Akif BEKİ
Cumhur İttifakı adaylarının yerel kampanyalarıyla liderlerinin genel söylemleri arasındaki ayrışmaya takılıyor herkes.
Nihat Zeybekçi’nin gözüyle İzmir’e beka sorunu uğramazken HDP legal bir parti ve seçmeninin sempatisini kaybetmemek önemli.
Binali Yıldırım İstanbul’da beka endişesi yaşamıyor, her vatandaşa ‘tercihin saygın ve başımın üstünde’ duygusu verip her partinin oylarına talip olabiliyor.
Doğudaki adaylar mesela, HDP seçim bürosuna centilmenlik ziyaretinde beis görmüyor, bir oy bir oydur hesabıyla HDP seçmeninin antipatisini kazanmamaya oynayabiliyorlar.
Yeni Meclis Başkanı Şentop, teşekkür turu atarken ayrımcılık yapmıyor, HDP Grubu’yla da sıcak tokalaşma fotoğrafı çektirebiliyor.
Ama milliyetçi oyları tutma kaygısının öne çıktığı Ankara’ya, Kayseri’ye, Konya’ya gelince durum başka ya... Özhaseki’nin kampanyasında HDP meşru bir aktör sayılmıyor, eksik olsun denip oyları istenmiyor ya...
Deniyor ki; e daha kendi aralarında mutabık değillerken beka sorunu ve HDP’ye oy vermenin gayrimeşruluğuna millet nasıl ikna olacak?
Deniyor ki; adaylar kendilerini liderlerin söylemleriyle bağlı hissetmeyip ayrı telden çalarken Cumhur İttifakı şu ilde, bu ilçede kazanmazsa sistemin çökeceği, rejim bunalımı çıkacağı, kaos ve kargaşaya sürükleneceğimiz, dış güçlerin sevineceği, düşmanlarımızın bayram edeceği tezleri nasıl taban tutsun, vatandaşın kafası karışmaz mı?
Üstüne, Hans’la George’u kıskançlıktan çatlatacak kadar büyük ve güçlü Türkiye olup şaha kalkarken, ekonomimiz uçuşa geçerken aynı zamanda ölüm kalım savaşı verdiğimiz, yarına çıkıp çıkmayacağımızın belli olmadığı, ne olacağımızın seçim sonuçlarına bağlı durduğu, bir kader oylamasına gittiğimiz söylemindeki zorlama ve çelişkileri de koyun...
İktidarı sandıkta değiştirmeye talip olmayı bırakın, bir ilçe belediye başkanını seçimle değiştirmeye talip olmak bile bekamıza kastetme ihanetiyle bir tutulursa... Bunun demokratik siyaseti imkansızlaştıracağının, seçimi ve sandığı toptan anlamsızlaştıracağının ıskalanması da cabası.
Madem ülkenin kaderiyle Cumhur İttifakı adaylarının kaderi birleşti, kurtuluşumuz bu adayların kazanmasına bağlı, yoksa batarız biteriz, muhalefet devletimizin ve milletimizin bekasına karşı geliyor... Öyleyse diğer partiler niye var, ne demeye yarışa sokuluyorlar, neden kapılarına kilit vurulmuyor da isteyen onları seçebilirmiş, serbest ve meşru hakmış gibi ihanet suçuna fırsat tanınıyor soruları kafa bulandırmaz mı?
Parti kapatma davaları en çok, yargının ve kanunların toplumun gerisine düşmesi nedeniyle eleştirilirdi hep.
Fakat artık siyasetin, yargının da gerisine düşme tehlikesi baş gösteriyor.
Vatan Partisi, HDP’nin kapatılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurmuştu.
Önceki gün Başsavcı Mehmet Akarca, basın toplantısında ne dese beğenirsiniz?
Başvuruyu incelediklerini ama görevlerinin demokratik alanı mümkün mertebe vesayetçi anlayıştan uzak tutmak olduğunu söylemesin mi! Herkesin yasalar içinde siyasi faaliyetlerini sürdürmesinden yana olduklarını hatırlatmasın mı!
Kapatmak için can atmıyor, yasaklama fırsatı kollamıyor, siyasetin alanını ve demokratik katılım kanallarını genişletmeyi yargı bile savunuyorken öteki tezatların lafı mı olur!
Tamam, bir ağızdan konuşmuyorlar, fikir ve söylem birliği yok aralarında, nabza göre şerbet veriyor, yerine göre ne lazımsa onun propagandasını yapıyorlar, bu bir tutarsızlık...
Fakat asıl, siyaseti yargının bile gerisine düşüren bu tutarsızlığı tartışmamız gerekmiyor mu?
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025