Akif BEKİ
İnsan düşünmeden edemiyor; İmamoğlu Kanal İstanbul tartışmasını kızıştırırken Şeyha Moza’nın aldığı araziyi biliyor muydu? Projenin Cumhur Ittifakı’nı karıştıracağını, Rusya’yı kızdıracağını öngörmüş müydü?
Çünkü tartışmayı o tetikledi, ısrarla gerdi, tırmandırdı, ‘yapamazsınız, yaptırmam’ diye iktidarın damarına bastı.
‘Sonu referanduma kadar gider’ de dedi. ‘İstanbulluya sormadan olmaz’ da dedi. ‘Çılgın değil ucube proje’ de dedi. ‘Bitince şehri de bitirir, ihanet bile değil direkt cinayet, felaket projesi’ de dedi...
Demediğini bırakmadı. Dedikçe dedi, yüklendikçe inada bindirdi.
2011’den kalma bu seçim vaadinin 2019’da canlandırılmasında, hızlandırılarak kızağa yerleştirilmesinde azımsanmayacak katkısı var Başkan’ın. Am neden?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan beklediği tepkiyi almış görünüyor. Yoksa ‘Katlanamıyorlar, dayansalar da dayanamasalar da yapacağız’ cevabını, amaçlamadan mı tahrik etti?
Erdoğan’ı biraz tanıyan, iki güne kalmaz kendisini tutamayıp ‘çatlasalar da patlasalar da, isteseler de istemeseler de’ diye çıkışacağını kestirirdi. İmamoğlu, buna oynamadıysa şaşarım.
“İhale aşamasına gelindi, 42 kilometre uzunluğundaki proje 6-7 yıla tamamlandığında Panama ve Süveyş kanallarını sollayacak”...
“Dünyada büyük sükse yapacak, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni devre dışı bırakarak elimizi rahatlatacak, Karadeniz’e geçiş trafiğinin kontrolünde Türkiye’yi tek söz sahibi haline getirecek”...
Projeyi, özetle böyle takdim etti Cumhurbaşkanı.
Fakat...
İktidar medyası, karşı çıkan muhalefeti Montrö lobisi olmakla suçlayadursun...En sert itirazlar, en şiddetli uyarılar iktidar bloku içinden geldi.
İBB Başkanı İmamoğlu bilerek mi çomak soktu, bilmeden mi, ayrı konu. Ancak Cumhur İttifakı’nda çatlağa yol açtığı kesin.
Doğu Perinçek’in Aydınlık gazetesi, Montrö’yü baypas etmenin Amerikan çıkarlarına hizmet edeceği ve Türkiye ile Rusya’nın çıkarlarına zarar vereceği gerekcesiyle Kanal İstanbul projesini yerden yere vuruyor.
Karadeniz’in güvenliğini ABD lehine riske atacak, Rusya ile Türkiye’nin arasını açacak, Avrasya dayanışmasını bozacak diye hop oturup hop kalkıyor Aydınlık.
Yani bir Montrö lobisi aranacaksa, kendisini iktidar ortağı sayan Perinçek ve ekibinden önde gideni bulunamaz.
Perinçek grubunun karşı iddiası ise tam aksine, projenin arkasında Atlatnik ve ABD emperyalizmi hesabına çalışan bir anti-Montrö lobisinin olduğu. Ve buna bir rant lobisinin de destek verdiği...
Komplocu suçlamalar havada uçuşuyor. Güzergahın altından Katar Emiri’nin annesi Şeyha Moza’nın 44 dönüm arazisinin çıkması da tuz biber ekti.
Düştük mü yine lobiler savaşının ortasına, ayıklayın bakalım pirincin taşını!
Haksız mıyım şimdi; İmamoğlu tuzak mı açtı, Cumhur İttifakı’nı bölecek bir çatışmayı kasten mi kışkırttı, rantiye bağlantılarının patlayacağını hesap etmiş miydi, Ankara-Moskova hattını karıştıracağını öngördü de mi nifak soktu diye şüphelenmekte?
Eğer planlıysa siyaseti tuttu, mindere çekerek iktidarı tuzağına düşürmeyi başardı.
Yerli ve milli Rusçuluk
Kanal İstanbul muharebesinin, ne kadar görmezden gelsek de gözümüze soktuğu bir gariplik daha var.
O da Vatan Partisi lideri Perinçek’le gazetesi Aydınlık’ın, dünyanın en doğal şeyiymiş gibi bağıra çağıra Rus menfaatlerinin sözcülüğünü yapabilmeleri.
Daha garibi ise bunu, güya Türkiye’nin tam bağımsızlığını ve emperyalizme boyun eğmemesini savunmak olarak satmaları. Vatan müdafaası, yerli ve millilik diye pazarlamaları.
Hak bile bu kadar sureti haktan görünemezdi.
Sorsanız, vatan cephesinde mandacılara karşı amansız savaşıyorlar.
Fakat Rus menfaatlerine ucundan halel gelecek olsun, Ruslardan önce onlar ayağa kalkıyor.
Kanal İstanbul’la Montrö’nün devre dışı kalması, Rusya’nın devre dışı kalması demek.
Oysa, tam bağımsız dış politika adına Rusya’nın atlatılmasına sevinecekleri yerde, akılları çıkıyor.
Biri, bu garabeti bana izah edebilir mi? Rusya’yla kaderimiz bir ve bütün oldu; birimiz kazandı mı diğeri de kazanıyor, birimiz kaybetti mi diğeri de kaybediyor. Ama aramızdaki bu menfaat birlikteliği ve özdeşleşmeden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bile haberi yok, hiçbirimiz farkında değiliz de bir tek Perinçek ve arkadaşları mı biliyor?
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025