Akif BEKİ
İletişim Başkanlığının hazırlattığı Mavi Vatan klibi ve marşında, bir ‘zillet ittifakı’ndan söz ediliyordu.
Şöyle:
“Küfür tek millet olup kurmuştu ittifakı/Yaradan’a sığınmıştı İslam’ın orduları/Akdeniz’de hedefti zilletin ittifakı.”
Dünle bugünü iç içe anlatan, bugün olanları dünün devamı gibi gösteren bir klipte geçiyor.
Öyleyse, ‘hedef zilletin ittifakı’ derken bugün kim kastediliyor?
İşte bu konuda aydınlanmamızı sağlayacak bir gelişme oldu.
Cumhurbaşkanlığının dün açıkladığı mektuptan anlıyorum ki ‘Zillet İttifakı’, AB değil.
Mektubu, Cumhurbaşkanı Erdoğan AB liderlerine yazdı. Türkiye’ye yaptırım gündemiyle toplanacak AB liderler zirvesinden önce de kamuoyuyla paylaşıldı.
Zirve aslında geçen haftaydı, son anda ertelenmişti.
Cumhurbaşkanı, bir gün önce Merkel ve Macron’la telefonda görüşmüştü. AB’den sorunu diyalogla çözmeyi cesaretlendirecek bir karar çıkmasını istemişti. Yangına benzin dökecek bir yaptırım kararı değil.
Görüşmelerde, diyalogla çözümü teşvik etmekte uzlaşıldığı da duyurulmuştu.
Mektupta da aynı vurgular öne çıkıyor. Cumhurbaşkanı muhataplarını, Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecini ilerletmeye, AB’yi el ele büyütmeye çağırıyor.
Daha birkaç gün önce, Preveze Deniz Zaferi’nin yıldönümünde yayınlanan marş ve klipse ayrı telden çalıyordu.
Marş; tarihteki din savaşlarını, Haç-Hilal mücadelesini, ‘tek millet olmuş küffar’ı tepeleme coşkusunu uyandırmaya dönüktü.
Mektupsa AB’ye üyelik sürecimizi tekrar canlandırma arzusunu yansıtıyor.
Bu iki mesajdaki niyetler uyumlu değil.
AB’yle üyelik ilişkilerimizi canlandırmak istediğimize göre...Marşta canlandırılan “tek millet olmuş küfür’den kasıt, AB olamaz.
E Cumhur İttifakı propagandasının, rakip Millet İttifakı’na karşı ‘Zillet İttifakı’ karalamasını kullandığı da malum.
Dışardaki AB, iktidarın gözünde ortak değerleri paylaştığımız ‘dost’ da...İçerideki siyasi muhalefet mi “Akdeniz’de hedef olan zilletin ittifakı”?
AB’yle, Fransa’yla, Mısır’la, Yunanistan’la uzlaşma arayan iktidar, kendi muhalefet partilerini düşmanlaştırıyor gibi bir sonuç çıkar.
Kabul edilebilir mi, el insaf!
İçeriye ayrı, dışarıya ayrı konuşulduğu izlenimi de cabası...
‘Kızıl Elma’ marşında da ‘kan ırkçılığı’yla ‘İslam fedailiği’ni güya bağdaştıran korkunç hamaset faciaları ortaya saçılmıştı.
Eğer bir iletişim kazasıysa, bu yanlışlığın düzeltilmesinde yarar var. Ne kastedildiğinin içe ve dışa karşı açıklığa kavuşturulması şart. Hem de ‘çok kahramanca bir şey yaptık’ zannedilip tekrarlanmasından önce!
Keramet sahibi yargıya örnek
Aynı suçlamadan tutuklanıp haksız tutuklandığına hükmedilenler de tekrar gözaltında. Mesela Ayhan Bilgen.
O tarihte MYK üyesi olanla olmayanı, toplantıya katılanla katılmayanı, olayları durdurmaya çalışanla çalışmayanı bile ayırmayan bir operasyona maruzlar. Mesela Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan.
Bir dostum, şu ibretlik Yassıada anısını hatırlattı.
27 Mayıs darbecilerinin yargılattıkları mazlumlar arasında, Demokrat Partili Şeyh Selahaddin İnan da var. Demirel’in ünlü bakanlarından Kamran İnan’ın babası...
Hukuku nasıl katlettiği dilden dile anlatılan Başsavcı Egesel, suçlamalarını şöyle sıralar:
“Anayasa’ya aykırı Meclis tahkikat komisyonu kararı DP grubunda alındığında, Şeyh Selahaddin gerçi toplantıda yoktu, yurt dışındaydı.
Ama Ankara’da olsaydı, grup toplantısına da katılsaydı, muhakkak evet oyu verecekti...”
Başsavcı, kendinden emin devam eder:
“Tahkikat Komisyonu’nun kurulması TBMM’de oylanırken de Şeyh Selahaddin hâlâ yurt dışındaydı.
Ama Ankara’da olup TBMM toplantısına katılsaydı ona da kabul oyu verirdi...”
Mahkeme Reisi Başol’dan söz isteyen Şeyh Selahaddin’in tepkisi, nasıl bir yargı tiyatrosu sahnelendiğini özetler. Bir cümleyle:
“Savcı Bey şeyhliği bana bıraktı ama kerameti kendi aldı!”
Bu, sembolik örneklerinden biridir. Keramet gösteren yargı, dünden bugüne ne hukuk cinayetleri işledi.
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025