Akif BEKİ
“İktidar gerilimden besleniyor, değirmenine su taşımayalım” dediği için Kılıçdaroğlu’na kızan muhalifler var.
Ana muhalefetin bağırıp çağırmama, hırçınlaşmama yaklaşımını beğenmiyorlardı. Sağduyu çağrısını pısırıklık sayıyorlardı. Boğaziçi öğrencilerine haksız ve orantısız müdahaleler karşısında pasif, etkisiz kalmakla suçluyorlardı. Yeterli şiddette tepki vermemekle...
CHP’yi, sokağa dökülmediği ve dökülmeyi teşvik etmediği için eleştirenleri anlamakta zorlanıyordum. Meğer şöyle bir kabule dayanıyorlarmış:
“İktidar kasten gerilim çıkarmaya çalışıyorsa biz daha da gerelim. Muhalefete bir yanlış yaptırmak istiyorsa biz iki yapalım. Haklıyken haksız duruma düşmeye zorlamak için damarımıza basıyorsa biz de haklı kalmaya uğraşmayalım, varsın haksız görünelim. Kışkırtıyorsa biz de kışkıralım. Provoke mi ediyor, biz de provokasyona gelelim. Ne tepki istiyorsa iki mislini verelim. Derdi muhalefeti militanlaştırmak ise öyle olsun, militanlaşalım. Çünkü artık kutuplaşma iktidara kazandırmıyor, kaybettiriyor. O iş değişti. Muhalefetin sertleşmeden korkmasına ve kaçınmasına gerek kalmadı. Artık iktidarın aleyhine döndü, gerilim muhalefete yarıyor...”
Buna güvenerek gaza geleceklere şunu sorun, başka bir şey demenize gerek kalmaz:
Bir kişinin Kabe’ye saygısızlığını kullanarak, bütün öğrencileri din düşmanı sapkınlar diye karalamasalar, eylemi bir resme indirgemeseler...
Bir kişinin yaptığı faili meçhul provokasyonu aydınlatıp bozmak, suç işlendiyse hukuku işletip devlet yönetmenin gereğini yapmak, başkasının kabahatini öğrencilerin üstüne yıktırmamak, eylemlerini sabote ettirmemek varken...Dini değerleri aşağılamaktan bütün öğrencileri sorumlu göstermeye kalkışmasalar...
Eylemi önce LGBTİ gösterisi, sonra LGBTİ destekçileriyle karşıtlarının kavgası gibi sunmayı denemeseler, o da tutmayınca bu kez öğrencileri komple terörist ilan etmeseler...
Kısacası rektör protestolarını kendi haline bıraksalar, orantısız bir güçle üstüne giderek büyütmeseler, kampüsün dışına taşırmasalar...
Bugünlerde Türkiye ne konuşuyor olurdu da Boğaziçi’ni konuşmaktan şimdi ona fırsat kalmıyor?
İpucu: AK Parti ülkeyi çok kötü yönetiyormuş, aşı bulamıyormuş, ekonomiyi batırıyormuş, işsizlikle yoksulluk, enflasyonla zamlar ve yolsuzluklar alıp yürümüş gibi göstererek kendi başarısızlıklarını, partisinde kurduğu tek adamcağız diktatörlüğünü ve halkın gerçek gündemiyken CHP›deki tecavüzleri saklamaya çalışan Bay Kemal faciasını konuşuyor olmaz mıydık?
Bunu konuşmaya fırsat bulamamamız kime yarıyorsa bize bu sahanın dışında top koşturtan her kutuplaşma da işte ona yarıyordur.
Sizce bu muhalefet mi, memleket mi yoksa iktidar mı oluyor?
İnce’nin CHP’den ayrılma esprisi
CHP’den üç milletvekili ayrıldı. Ve Muharrem İnce, onların da katılacağı bir parti kurmaya hazırlanıyor.
İnce, amaç ve hedeflerini şöyle açıkladı:
“Biz birkaç milletvekillik bir parti kurma derdinde değiliz. Küçük iddialar değil, daha büyük iddialar peşindeyiz. Önümüzde ki süreçte yüzde 50 artı biri alacak bir siyasi yapı oluşturacağız.”
Ayrıca “CHP’yi bölmek gibi bir niyetim olamaz” da dedi.
CHP’den ayrılma gerekçeleri temelde, Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakını bir arada tutma politikasına itirazlarından kaynaklanıyor. Bu uğurda verdiği tavizlerle CHP’yi Atatürkçü ve ulusalcı çizgiden uzaklaştırıyormuş.
Hem...”Yüzde 50 artı biri toplamak için uzlaşmacı ve esnek bir siyaset izliyor, HDP’yi de Saadet’i de dışlamıyor, ince dengeleri gözetiyor, bu strateji yerel seçimde kazandırdı ama olmaz olsun öyle zafer” diye Kılıçdaroğlu’nu tavizle suçlayıp partinizden ayrılacaksınız...
Hem de bunu CHP’yi bölmeden ve Kılıçdaroğlu’na suç gördüğünüz şeyi, yani yüzde 50 artı biri toplama iddiasıyla yapacaksınız.
Zaten toplanmış, tekrar toplamak için Millet İttifakını dağıtmak istemenin mantığı ne? Spor olsun diye mi? Üstelik hiç esnemeden, uzlaşmaz ve tavizsiz bir çizgiyle mi?
Anlayan, esprisini bana da anlatabilir mi?
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025