Ayhan BİLGEN
Bir ülkede iktidar partisinin en geniş istişare toplantısının kapanış konuşmasına “muhalefet boşluğu” damgasını vuruyorsa o ülkede işler vahim durumda demektir.
Bu tabloda iktidarın ne ölçüde payı olduğu başka bir tartışma konusu. Muhalefete tahammülsüzlük yada “bahtsız bedevi” düzeyinde polemiklerin olağan görüldüğü bir politik ortamda nasıl bir muhalefetin gelişmesi beklenebilir ?
Eğer muhalefetin doğuşunu iktidarın izin ve beklentileri üzerine kurgulamıyorsanız, her türlü baskı ve aşağılama, tam da sahici bir muhalefete imkan oluşturur.
Türkiye siyasi tarihinin son on yılını gözümüzün önünden geçirelim. 2002 öncesi siyasi kaos ortamında, seçim sisteminden kaynaklı olarak seçmen iradesinin yarısına yakını parlamentoda temsil imkanından mahrum oluyor ve bu tablo iki partili meclis denklemini ortaya çıkarıyor. Ana muhalefetin siyasal gündemi laiklik gerilimi üzerine odaklaması iktidarın elini güçlendirmekle kalmadı yeni bir ekonomi politiğin inşasını da kolaylaştırdı.
Böyle bir zeminde gerçekleşmesi beklenen Cumhurbaşkanlığı seçiminin 367 yorumuna dayalı krize dönüşmesinde 27 Nisan bildirisi önemli bir işlev gördü. Mecliste kurulan Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu’na yaptığı değerlendirmede dönemin Genel Kurmay Başkanı’nın Başbakan Erdoğan’ı şahit göstererek 27 Nisan “muhtıra değildir” demesi son derece anlamlıdır.
Bu mantıktan hareket ettiğinizde 28 Şubat sadece bir MGK toplantısı olarak tanımlanabilir, hatta 12 Eylül, 27 Mayıs ve 12 Mart farklı biçimde adlandırılabilir. 27 Nisanda “laiklik” hassasiyetini bir gece yarısı bildirisi ile kamuoyuna taşıyan silahlı kuvvetler mensuplarının davranışı yadırganmayacaksa, cumhuriyet mitinglerine katılım nasıl bir “darbeye ortam hazırlama” suçu isnat edilerek yargılama konusu yapılabilir ?
Bugünkü iktidarın “iktidar” olma imkanını yakaladığı asıl seçim 2007 yılında yapılandır. 2007’de olup bitenle yüzleşemeyen ve bugün yürütülen tartışmalara etkin bir dil geliştirerek müdahale edemeyen bir muhalefetin gelecek için de umut vaat etmesi mümkün değildir.
Bugün seyircisi olduğumuz siyaset oyununda “muhalefet” rolünün toplumda sempati oluşturmuyor olmasında sorgulanması gereken gayet tabi bu rolün kötü oyuncuları ve onların rıza gösterdikleri iktidar tarafından kaleme alınmış senaryodur.
Bütün toplumsal rahatsızlığa rağmen güçlü ve inandırıcı bir muhalefet siyaseti geliştirilemiyorsa bu göreve talip olanların dönüp kendilerine bakması gerekir.
Hani meşhur ifade ile “çaresizseniz çare sizsiniz” ibaresini, “muhalefet” için de uyarlamak mümkün.
İster başta bitişik, sonda ayrı yazın ister tersini yapın. Sizin insaf ve nezaketinize kalmış.
Muhalefet sizseniz, muhalefetsizsiniz.
Muhalefetsizseniz, muhalefet sizsiniz.
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2015
7.04.2015
5.04.2015
31.03.2015
29.03.2015
24.03.2015
22.03.2015
16.03.2015
15.03.2015
8.03.2015