Ayhan BİLGEN
Erdoğan’ın Türkiye siyasi hayatındaki yerini değerlendirirken hakkını da teslim edelim. Kimi kritik konularda yakın çevresine rağmen sergilediği kararlı yaklaşım ve açık sözlülüğü göz ardı edilmemelidir. Ancak gelinen noktada yapısal bir dönüşüm gerçekleşmemiş ve kişilerin geleceği kurumsal mekanizmaların önüne geçmiştir.
Erdoğan’ın siyasi geleceği, Türkiye’nin geleceğini etkileyecek ana faktör konumundaysa, bunu kişisel başarı olarak okuyabileceğiniz gibi tersine yapısal , kurumsal zayıflık ve risk bağlamında da ele alabilirsiniz. Kişilerin yetenek ve başarıları toplumsal yada siyasal gelişmelerin önünü açarken bu durumu olağan görebilirsiniz.Ancak durum tersine döndüğünde yani kişisel zaaflar, hırslar siyasal organizasyonlara zarar vermeye başladığında da faturanın kişilere kesilmesi kaçınılmaz olur. Bu durumu siyasi liderler ve yakın çevreleri birlikte hazırlarlar.
Bırakın başkanlık sistemine geçecek parlamento temsilini yakalamayı, tek başına hükümet kurmanın bile riske girdiği bir seçime olağan şartlarda gideceğimizi kimsenin düşünmüyordur. Ne pahasına olursa olsun HDP’ni baraj altında bırakma operasyonları bu sürecin olmazsa olmazı gibi gözükmektedir. HDP’nin barajı aşmasının çözüm ve barış süreçlerini hızlandıracağını, kolaylaştıracağını düşünenlerle, Erdoğan’ın konumunun güvenceye alınmasının en öncelikli konu olduğunu düşünenler arasında bir hesap farklılığı olacağı açıktır. HDP’nin seçim sınavı, bu iki eğilimden hangisinin devlet içinde daha etkili olacağını da , uluslararası arenada kimin tezinin daha fazla taraftar bulacağını da test edecek bir toplumsal ve siyasal dinamik haline gelmiştir.
HDP’nin, bir kısmı Erdoğan korkusundan kaynaklansa da farklı çevrelerden alacağı desteği sabote edecek davranış ve söylemler bu sürecin geleceğini şekillendirecek temel unsurdur. Bu açıdan özellikle dindar, Alevi yada milliyetçi çevrelerle gerilime neden olacak iklim ve ortamlara fırsat verilmemelidir.
Erdoğan’ın “Kürt sorunu yok , daha ne istiyorlar” mesajının muhtemel ekonomik krizin faturasını Kürtlere kesme oyununa zemin oluşturması durumunda , seçim fiilen bir savaşa dönüşecektir. Oysa seçim, bir boyutu ile de kavgaları, çatışmaları,savaşları önlemek içindir ve bunu başardığı ölçüde anlamlıdır. Temsil ve katılım kavramları bu nedenle demokrasinin ayaklarını oluşturur.
Seçimler son derece önemlidir. Türkiye’nin demokrasi talebi gittikçe güçlenen kesimleri için ifade ettiği önem elbette bu çevrelerin tercihlerine yansıyacaktır.
Seçim ittifakları bu nedenle vekillik paylaşımının ötesinde, toplumsal buluşmalara zemin oluşturduğu ölçüde kalıcı ve anlamlı olacaktır.
Harp Akademilerinde yaptığı konuşma ile “Ergenekon ve Balyoz davalarında kandırıldığını” iddia ve ilan eden Erdoğan, aslında yeni ittifak arayışlarını da tescillemek istemektedir.
Newroz’un onurlu bir barışa doğru atılacak güçlü bir adıma dönüşmesi kararlılık ve tutarlılık gerektirir. Seçim sınavının sandık örgütlemesinden aday belirlenmesine kadar savaş ciddiyetinde ele alınması artık bir zorunluluktur. Seçim yarışının muhatabı, tarafsız olması gereken konumuna rağmen 7 Haziran’a böyle bakmakta, buna uygun yaklaşmakta ve bu ölçekte hazırlanmaktadır.
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları



















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2015
7.04.2015
5.04.2015
31.03.2015
29.03.2015
24.03.2015
22.03.2015
16.03.2015
15.03.2015
8.03.2015