Fehmi KORU
Beklenen oldu: Mavi Marmara gemisine düzenlediği askeri operasyon yüzünden özür dilemek yerine, İsrail, BM adına hazırlanan raporun kendi lehine cümlelerle çıkmasını sağlamayı yeğledi; Türkiye de uluslararası hukuku hiçe saydığı için diplomatik ilişkilerini ‘asgari’ düzeye indiriverdi.
Türkiye’nin özür dileme ve tazminat ödeme gibi taleplerine kulak tıkamaya devam ederse, şimdi alınan tedbirleri daha keskinleri de izleyebilir.
Kısa süre önce ‘özür’ dileme anlamı taşıyacak adımlar atabileceği yönünde mesajlar geliyordu İsrail’den; sonra birdenbire politik mesajlarda sertleşme yaşandı. Demek ki, o arada, ‘Palmer Raporu’ diye bilinen belgenin içeriğini etkileyecek bir kanal buldu İsrail... Uluslararası basına sızdırılan metne göre, rapor, İsrail’in Gazze ablukasını ‘yasal’ sayıyor, ölenlerin ailelerine tazminat ödenmesini tavsiye ederken özür dilenmeye gerek görmüyor...
İsrail’in ‘Batı’nin şımarık çocuğu’ olduğunu söyleyenler bir kez daha haklı çıktı. Uluslararası sularda seyreden barışçıl amaçlı bir gemiye en gelişkin silâhlarla donatılmış askerlerin saldırıp dokuz insanın hayatını sona erdirmesi bile yanına kâr kalabilecekti İsrail’in...
Hükümet raporun sızdırılmasına diplomatik hamleyle mukabele etmeseydi...
ABD ile bazı AB ülkelerinin sorunun bu noktaya varmasını önlemek üzere yürüttükleri arabuluculuk gayretleri, Rusya’da ‘bar fedailiği’ yaparken İsrail’de dışişleri bakanlığına terfi etmiş olan Avigdor Lieberman duvarına çarptı. ‘İsrail ne yapsa haklıdır lobisi’ bundan sonra bütün gücüyle Türkiye’nin haksız İsrail’in haklı olduğu yolunda tezviratlarını sürdürecektir.
Sürdürsün. Başarılı olması çok zor. Bölgesinde bırakın dostluğu, kendisine olumsuz bakmayan tek bir ülke bulunmayan İsrail’in, Türkiye’yi sert tedbirler almaya zorlamasıyla, zarar edecek olan, yine İsrail’dir.
Şimdi ne olacağı belli: Bir süredir zaten askıya alınmış ortak askeri tatbikatlar resmen sona erdirilecek; iki ülkenin silâhlı kuvvetleri arasındaki işbirliği dondurulacak; ticari ilişkiler de kesilecek...
“Ne ticari ilişkisi?” demeyin. Bütün ihtilâflara rağmen İsrail’in bölgedeki en büyük (ABD’den sonra dünyada da ikinci büyük) ticari partneri Türkiye olmaya devam ediyordu. 2001 yılının ilk üç ayında, Türkiye İsrail’e 579.3 milyon dolarlık ihracat yaparken 397.3 milyon dolarlık mal ithal etti.
Savunma sanayiinde bunca deneyimli ve nitelikli Türk firması varken, onların zorlanmadan yerine getirebileceği pek çok hizmet, nedense, İsrail firmalarından alınmaktaydı. Geçtiğimiz dönemlerde, Türkiye’de de yapılabileceği uzmanlarca belirtilmesine rağmen yüklü miktarda tankın elden geçirilmesi ihalesi, bu siparişi alamasa kapılarını kapatacak bir İsrail firmasına verilmiş, firma işi zamanında teslim edemediği halde skandal örtbas edilmişti.
Kötü komşu insanı ev sahibi eder ya, İsrail’le şekerrenk duruma gelen ilişkiler de Türkiye’yi daha güçlü bir savunma sanayiine sahip hale getirebilir. İptal edilmesi mümkün bütün savunma sanayii ihalelerinin yerli adreslere yönlendirilmesiyle meydana gelecek hareketlilik ekonomiyi de canlandıracaktır.
Düne kadar Türkiye’nin kaygı zamanıydı; şimdiden sonra İsrail kaygılansın...
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
10.07.2025