Fehmi KORU
Bir televizyon programcısının deprem ile terör arasında mantık-dışı paralellikler kurarak Van’da yaşanan trajediye “Oh olsun” mantığıyla yaklaştığını işitmişsinizdir. “Herkes haddini bilecek” demiş programcı... Haddini bilecek, güvenlik güçlerine taş atmayacak; taş atıyorsa, haddini bilecek, yardım beklemeyecek...
İşte buna benzer zırvalar...
Her yerden tepki geldi de bu sözlere, özellikle dikkat çeken ikisi: MHP lideri Devlet Bahçeli de, BDP lideri Selahattin Demirtaş da bu yaklaşımı en sert biçimde kınadı.
MHP lideri yaşanan trajedinin herkesi derinden etkilediğini vurguladığı açıklamasında, “Böylesi günlerde ayrımcılığı körükleyerek, ‘Ağlama sırası onlarda’ gibi lânetlenmesi gereken yaklaşımları büyük bir densizlik ve soysuzluk olarak gördüğümüzü söylemeliyim” dedi lâfını eğip bükmeden...
Selahattin Demirtaş da, BDP Grup Toplantısı’nda, deprem üzerine sıcağı sıcağına verdiği ‘kardeşlik kokusu’ mesajını güçlü ifadelerle pekiştirdikten sonra, ‘faşizan ırkçı tutum’ olduğunu belirttiği mâlum yaklaşımı çok sert ifadelerle kınadı: “Bu faşizan ırkçı anlayışın, hiçbir toplumsal kesimde hakim düşünce olmayacağını göreceklerdir. Halkın yaptığı, gösterilen dayanışma, böylesi zihniyetleri pratikte mahkum etmiştir. Şu saate kadar depremle ilgili sınavını Türkiye başarıyla vermiştir.”
Ağızlarına sağlık.
Kınanmaya değer yaklaşımı kimin sergilediği hiç önemli değil; hatta o sözlerin sarf edilmesinin veya benzer yaklaşımların sosyal medyada bazı densizler tarafından yaygınlaştırılmasının da hiçbir kıymet-i harbiyesi yok. Önemli olan ve dikkate alınması gereken, Türkiye’nin en önemli sorununda iki karşıt ucu temsil eden MHP ile BDP’nin, halktan büyük tepki çeken ayrımcı söyleme, aynı keskinlikte cevap verme ihtiyacı duymasıdır.
Türkiye, doğusu ve batısıyla, Türkü ve Kürdü ile, ülkenin bir köşesinde meydana gelen trajediye, bir bütün olarak müdahale etmeyi bilmiştir. Van’da üzerlerine binaların çöktüğü insanların hissettiği acıyı, hem de daha güçlü bir biçimde, İstanbul, İzmir, Antalya, Konya, Nevşehir halkı da hissetmiştir.
Yalnız hissetmekle de kalmamış, acıyı azaltmak için derhal devreye girmiş, kotarabildiği yardım malzemesiyle yolları aşarak Van’a ulaşmıştır da... Devlet, belediyeler ve sivil toplum örgütleri yanında bireyler de Van’daki deprem mağdurlarının imdadına koşmuş, evini ve yiyeceğini paylaşma özverisinin en güzel örneklerini sergilemiştir.
Sadece sevinçte ve neşede değil kederde ve tasada da birlikteliktir vatandaşlık duygusu...
Van’dan bütün Türkiye’ye yayılan duygu işte bu duygudur ve yapılması gereken de bu duyguyu kalıcı hale getirecek adımların atılmasıdır. Madem yanlışa karşı ortak tepki verebiliyor, hatalı söylemleri aynı keskinlikte kınayabiliyoruz... O halde, farklı taraflarda konuşlananlar, doğru tavırların belirlenmesinde, yatıştırıcı ve yaklaştırıcı söylemlerin benimsenmesinde de ne yapıp edip buluşabilmelidir.
Zor mu görünüyor? Emin olun, biraz çaba gösterilse, ‘terörsüz bir Türkiye’ hedefinde buluşabilmek de mümkün olacaktır. Tepemize inen deprem tokmağı ne kadar âciz olduğumuzu hepimize hatırlattı; ayrıca terör tokmağıyla terbiye edilmeye ihtiyacımız yok. Birlikteliğimizin şartlarını, konuşarak ve tartışarak, kendimiz belirleyebiliriz.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
10.07.2025