Hasan CEMAL
Askere dönüp, "Ben iyi çocuğum, kötü çocuk onlar! Devlet içinde çeteleşerek milli ordumuza kumpas kuran da onlar, yani Cemaat” diyen bir Tayyip Erdoğan... Ne olacak şimdi?.. Bu durumda birileri sesini yükseltip demez mi: “Eyy Tayyip Erdoğan! Bunca yıl bostan korkuluğu muydun?..”
Devlet içinde çeteler kurulup, paralel devlet oluşturulup, orduya kumpaslar kurulurken Başbakan olarak nerelerdeydin, diye bağıran çıkmayacak mı?.. Bunun hesabı, günü geldiğinde Erdoğan’dan yargı önünde de sorulmayacak mı?.. Erdoğan’la aklı evvel kurmayları ne yaptıklarının farkındalar mı?..
Tayyip Erdoğan’ı hâlâ hayretle izlemeye devam ediyorum.
Hâlâ diyorum, zira bana bu kadarı da olmaz dedirtiyor son günlerde.
Örneğin Ergenekon’la kolkola girmeye başlaması...
Askere dönüp, “Beni kötü yola düşüren de Cemaat’tir” demeye getiren bir Tayyip Erdoğan...
Yine askere dönüp, “Ben iyi çocuğum, kötü çocuk onlar! Devlet içinde çeteleşerek milli ordumuza kumpas kuran da onlar, yani Cemaat” diyen bir Tayyip Erdoğan...
Ne olacak şimdi?..
Bu durumda birileri sesini yükseltip demez mi:
“Eyy Tayyip Erdoğan! Bunca yıl bostan korkuluğu muydun?..”
Devlet içinde çeteler kurulup, paralel devlet oluşturulup,milli orduya kumpaslar kurulurken, Başbakan olarak nerelerdeydin, diye bağıran çıkmayacak mı?..
Bunun hesabı, günü geldiğinde, Tayyip Erdoğan’dan yargı önünde de sorulmayacak mı?..
Tayyip Erdoğan’la aklı evvel kurmayları ne yaptıklarının farkındalar mı?..
'Orduya kumpas' tavrı askeri siyasetin içine çekecek
17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasını karartmak ve hedef küçültmek için çırpındığı çok açık Erdoğan’ın.
Ama girdiği yol öyle ki, böyle giderse çıkmazı gitgide derinleşecek.
Genelkurmay bildirileri çoğalıyor.
Hiç hayra alamet değil.
Milli orduya kumpastavrı, ‘asker’i kendiliğinden ufak ufak siyasetin içine çekecek.
Bunun belirtileri su yüzüne vurmaya başlamış durumda...
Çıplak gözle görülüyor.
2002’den beri Tayyip Erdoğan’ı iktidardan yıkmak isteyenlerin, ‘askeri vesayetçiler’in, ‘milli irade’den pek öyle hoşlanmayanların etekleri zil çalıyor şu günlerde.
Farkında değil misiniz?..
Hatırlayın bir zahmet.
28 Şubat’ta, asker içinde açık darbe yapmak isteyenler hayal kırıklığına uğramışlardı.
Bu güçler, 2002 yılı sonunda seçimleri Tayyip Erdoğan kazanınca, “Bak gördünüz mü, 28 Şubat’ta post-modern darbe yerine ‘açık darbe’yle birkaç yıl mıntıka temizliği yapsaydık, Tayyip Erdoğan diye bir dert de başımıza çıkmazdı” demişler ve yeniden harekete geçmişlerdi.
Ergenekon’du, Balyoz’du, Sarıkız’dı, bütün darbe tertipleri asker içinde böyle uç vermişti 2000’lerin başlarında.
Özden Örnek günlüklerinde, Mustafa Balbaygünlüklerindeki örnekler apaçıktır.
Ama başarılı olamadılar.
Bundan sonra Çankaya savaşları başladı.
Asker tüm gücüyle Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığını önlemek istedi.
Bir zincirin halkaları gibi ‘operasyon’lar yaşandı Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak için...
Ankara’da kanlı Danıştay baskını... Trabzon’da Rahip Santoro cinayeti... İstanbul’da Hrant Dink suikastı... Malatya’da Zirve Kitabevi katliamı... Cumhuriyet mitingleri...
Milli iradeye dönük darbe tertipleri orduya kumpas mıydı?
Bütün bunlar yaşanırken, askerden 2007’de geldi27 Nisan muhtırası...
Bu da tutmadı.
Milli irade yine kazandı.
Ama karşı cepheyılmadı.
Askersel darbeyapamayanlar, bu kez 2008’de yargısal darbeyoluna gittiler; ‘milli irade’yi hiçe sayanlar, bu kez, AK Parti’yi mahkemede kapattırmak istediler. Erdoğan bu darbeden de kıl payı kurtuldu.
Unutuldu mu bütün bunlar?
‘Milli irade’ye dönük bütün bu darbe tertipleri kumpas mıydı? O zamanlar milli orduya kumpas mı kurulmuştu?
Şimdi Erdoğan’a bakarsak öyle.
Bütün bu seneler zarfında, Tayyip Erdoğan’dan kurtulmak için ‘milli irade’yi hiçe sayan çevreleri izliyorum şu günlerde.
Reçete üstüne reçete sunuyor.
Etekleri zil çalıyor.
Tayyip Erdoğan’a gel gel yapıyorlar.
Oyun içinde oyunlar kuruluyor.
Erdoğan da oynuyor oyunu...
Gündem değiştireceğini sanarak oynuyor.
Hedef küçülteceğini sanarak oynuyor.
Rüşvet ve yolsuzlukları unutturacağını, soruşturmayı karartacağını sanarak oynuyor.
Kendi inişini durduracağını sanarak oynuyor.
Yazık!
Erdoğan, siyaset alanını askere yeniden açıyor
Oysa çıkmazını derinleştiriyor Erdoğan sadece.
Dikiş tutturabileceğini sanıyor.
Daha beş yıl öncesine kadar ‘milli irade’ye karşı tezgâh kuran ve günahları kadar kendisini sevmeyenlerle aynı safta buluşarak, askere yeniden siyaset alanını kendi eliyle açmaya başlayarak, ‘askeri vesayet’in mümtaz temsilcilerinden akıl alarak kendini kurtarabileceğini sanıyor.
Gerçekten yazık.
Bakın, Roboski konusunda askeri savcılık dün takipsizlik kararı verdi.
Bu kapıyı açan kimdi?
Katliamda ölen 34 vatandaşın ailesinden bir özürü bile esirgeyen Tayyip Erdoğan değil miydi?
Buraya gelmişken bir soru daha:
Ergenekon’la kol kola giren bir Tayyip Erdoğan, Kürt sorununda ‘açılım süreci’ni nasıl devam ettirecek söyler misin?..
Adalet duygusunun yaralandığından kuşkum yok
Bu arada yazımı noktalarken bir yanlış anlama olmasın.
Ergenekon’du, Balyoz’du, bütün bu süreçlerde hukuk açısından yanlışlar, çarpıklıklar, adalet duygusunu yaralayan uygulamalar olduğu konusunda en ufak bir kuşkum yok.
Bunları yazılarımda belirttim.
Hatta Ergenekon kararından sonra bir ‘genel af’fın da gündeme getirilmesinden bu köşede söz ettim, çok da eleştiri aldım.
Son alarak bir noktayı vurgulamak isterim:
Ergenekon’du, Balyoz’du, bu yaşananlar ‘milli orduya kumpas’ değil, ‘milli iradeye kumpas’tır.
Twitter: @HSNCML
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024