Hasan CEMAL
Tayyip Erdoğan sadece Türkiye siyasetine değil, AKP’ye de yüktür.
Erdoğan, Türkiye’de demokrasi, barış ve hukuku boşlayarak siyasetin sırtında nasıl büyük bir yük olmuşsa, aynı nedenlerleAKP’nin sırtında da bir yük hâline gelmiştir.
Şimdi normalleşme zamanıdır.
Bunun yolu, önce Erdoğan’ı ‘anayasal sınırlar’ın içine çekmektir.
Bunun için de Erdoğan’ın fiili başkanlık uygulamalarına son vermesi, yargı bağımsızlığıyla güçler ayrılığına saygı göstermesi, Türkiye’yi kutuplaştırıcı, bölücü söyleminden vazgeçmesi gerekiyor.
Erdoğan bu yola kendiliğinden girmezse, o zaman kendisini yola getirecek olan TBMM’nin iradesidir, AKP’nin parti olarak iradesidir.
Erdoğan çok kötülük yaptı
7 Haziran’la birlikte Erdoğan’ın başkanlık hayalleri sona erdi.
Erdoğan’a seçim sandığında kırmızı ışık yakıldı, dur dendi.
Şimdi onarım zamanıdır.
Erdoğan’ın barış, demokrasi ve hukuk devletine indirmiş olduğu darbelerin neden olduğu zararları onarmaya başlamaktır.
Erdoğan çok kötülük yaptı.
Demokratik hak ve özgürlükler alanında Türkiye’yi fena halde geriletti.
Hukuku hiçe saydı.
Yolsuzluk ve rüşvet dosyalarını kapattırdı.
1150 odalı Saray dâhil olmak üzere olağanüstü debdebe ve israf dönemine soktu Türkiye’yi...
Kutuplaşmayı görülmedik ölçüde keskinleştirdi.
Türkiye şimdi Erdoğan’ın atmış olduğu bu düğümü seçim sandığında çözmek için altın bir fırsat yakalamış bulunuyor.
Bu fırsat, AKP dâhil tüm partiler tarafından iyi kullanılırsa,normalleşme ve demokratikleşme yolunda mesafe almaya başlarız.
Türkiye’nin buna gerçekten ihtiyacı var.
Bunun için ilk adım, AKP, CHP, MHP ve HDP liderlerinin bir araya gelip birbirlerinin yüzüne bakarak konuşmaya başlamalarıdır.
Dört parti diyalog kapılarını açmalı
TBMM’deki bu dört parti, bir yandan Erdoğan’ı anayasanın öngördüğü sınırların içine çekerken, diğer yandan diyalog veuzlaşma kapılarını açabilir.
Bu olmadan normalleşme olmaz.
Reform kapısı açılmaz.
Demokratikleşme kapısı açılmaz.
Yol arama toplantılarına ihtiyaç var
Erken seçim senaryolarını yazmadan önce, uzlaşma kültürüüzerine, koalisyon seçenekleri üzerine kafa yormakta yarar var diye düşünüyorum.
Tarhan Erdem’in yazısında dediği gibi:
Seçim sonucu ve Türkiye’nin koşulları, Ak Parti, CHP, MHP ve HDP’nin görüşerek yol aramalarını gerektirmektedir, zorunlu kılmaktadır.
Partilerin birlikte görüşmeleri tek doğru yol gibi görünmektedir.
Bu yola girildiğinde Meclis’e güven artacaktır.
Türkiye’nin, seçilen dört partinin meclis grupları ve merkez organlarının alacakları kararlarla sürdürecekleri yol aramatoplantılarına ihtiyacı vardır.
Bizi bekleyen kaos ancak ön yargısız, akılcı,gerçekçi görüşmelerle aşılabilir.
Tarhan Erdem’in bu bakış açısını paylaşıyorum.
İki hayalim…
Ve yazımı noktalamadan iki hayalimden söz etmek istiyorum.
Bir:
Meclis’te kurulacak bir soruşturma komisyonuyla yolsuzluk ve rüşvet dosyalarını yeniden açmak…
İki:
Erdoğan’ı anayasal sınırları içine çekerken, aynı zamandaSaray’dan Çankaya Köşkü’ne geri göndermek ve Saray’ı kamunun hizmetine açmak…
İkisi de gerçekleşebilir hayaller.
Bunun için TBMM’de gerekli irade yok değil, var.
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024