Hasan CEMAL
Bugün artık ‘kendi sesleri’ni güvence altına aldıkları kanısına varanlar, başka seslere kulak vermeye zahmet etmiyorlar. Veyahut, başka sesleri ‘çatlak ses’ olarak, ‘terör aleti’ olarak görmeye meylediyorlar. Öyle mi?..
İnsanın kendisini klişelere, sloganlara kaptırması tehlikelidir. Çünkü düşünceyi öldürür, dumura uğratır klişeler, sloganlar.
Beynini eğer klişelerin, sloganların emrine verirsen doğru dürüst düşünemezsin. Eleştirel düşünce tökezlerken, sen de çıkmaza saplanırsın.
“Propaganda terörün oksijenidir!” sözü de, ilk anda kulağa hoş gelse de, böyle bir klişe ya da slogandır.
Zorluklar, sorunlar karşısında bocalayan, yılan iktidar sahipleri bazen böylesine klişelerden -ya da büyük laflardan- sihirli değnekmiş gibi medet umarlar.
Sorunun köklerine inmek varken, çok yönlü eleştirel düşünmek varken, böyle sloganlara kapılarak çözüm yollarında yürüyebileceklerini sanırlar.
Bir yanılgıdır bu.
Ayrıca denenmiş bir yoldur.
Oysa, soğukkanlı duruştur gerekli olan...
Özellikle bugün Türkiye’de Kürt sorunu, PKK sorunu söz konusu olduğunda yapılacak en son şeydir, kendini klişe ve sloganlara kaptırmak.
Bu ülke 88 yıl önce “Kürt yok Türk var!” sloganlarıyla açılan bir süreçte girmiştir bugünkü çıkmazın içine...
“Vatandaş Türkçe konuş!” sloganlarıyla Kürtçeyi yasaklayan, Kürt diyeni, Kürdistan diyeni hapse atan ve bugünün dünyasında hala “Kürtçe eğitime hayır!” diyebilen bir devlet zihniyetidir, bugünkü derin çıkmazları yaratan...
“Propaganda terörün oksijenidir!”
Nokta mı?..
Hayır değil.
Önce propaganda nedir, bunun tarifi gerekiyor.
Çünkü dikta rejimlerinde, otoriter rejimlerde ya da ikinci sınıf demokrasilerde propaganda tarifi çok geniştir, sınırları belirsizdir, her tarafa çekilebilir.
İktidar sahipleri bunun böyle olmasını isterler. Çünkü tarif, eski deyişle ne kadar muğlak olursa, her türlü muhalefet kolayca onun sınırları içine sokulup susturulabilir.
Sorunlardan kaçmak isteyen, siyaset meydanını dikensiz gül bahçesine dönüştürmek isteyen iktidar sahipleri, propaganda tanımını istedikleri gibi yaparlar.
Bizim Terörle Mücadele Kanunu bu bakımdan çarpıcı bir örnektir.
Bu kanun sayesinde her şey kolayca terör ve terör örgütü propagandasının içine sokulabiliyor, demokrasinin kolu kanadı kırılabiliyor.
Türkiye bunu çok yaşadı.
Komünizm propagandası diyerek, bölücülük propagandası diyerek, irtica propagandası diyerek yaşadı.
Anlaşılan o ki, şimdi sıra ‘terör propagandası’na gelmiş durumda.
Çark, acımasız işlemeye başladı.
Terör bitsin diyenler için de, savaş değil barış diyenler için de, silah değil siyaset diyenler için de acımasızca işliyor.
Yazık.
Özgürlükler adına çok yazık.
O eski milliyetçi-muhafazakâr dalga galiba yeniden kabarıyor. Sadece kendine demokrasi isteyen o dalgayı özellikle Soğuk Savaş yıllarından biliyoruz.
Sadece ‘benzer sesler’in duyulduğu rejimi demokrasi sanan o milliyetçi-muhafazakâr iklim bize yabancı değil.
Biliyoruz o bunaltıcı ortamı...
Anlaşılan o ki:
Bugün artık kendi seslerini güvence altına aldıkları kanısına varanlar, başka seslere kulak vermeye zahmet etmiyorlar, başka sesleri çatlak ses olarak, terör aleti olarak görmeye meylediyorlar.
Buna da yazık.
‘Teröre alet olanlar’ 1990’larda ‘faili meçhul cinayetler’e kurban gidiyorlardı; bugün hiç olmazsa candan değil, özgürlükten oluyorlar deyip halimize şükür mü edelim istiyorlar yoksa?..
Öyle mi?..
Öyleyse, buna da yazık!
TATİL DUYURUSU
Yıllık iznimin son bölümünü kullanmak üzere bayram sonuna kadar köşeyi kapatıyorum. Okurlarımın Kurban Bayramı’nı şimdiden kutluyorum. HC
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024