Kurtuluş TAYİZ
14 Aralık tarihli Erdoğan-Trump görüşmesi bölgedeki durumu değiştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “diplomaside destan yazdık” dediği görüşme, Sevr’in çöpe atılması kadar önemli bir gelişme olarak görülmeli. ABD’nin hamiliğini üstlendiği “terör devleti” planı, Türkiye tarafından boşa çıkarılmıştır.
Bu gelişmenin ABD’de deprem etkisi yaratması boşuna değil. ABD’yi resmi olarak PKK/YPG’nin hamisi, “terör devleti”nin kurucusu haline getirmeye çalışan güç başarısız oldu, kaybetti ve tek tek görevlerinden uzaklaştırılıyorlar.
Suriye sahasında en kritik aşama şüphesiz DEAŞ adı verilen proje terör örgütünün 2014’te giriştiği Ayn-el Arap (Kobani)’yi kuşatmasıydı. Terör örgütü PKK/YPG’yi ilk kez bu kuşatma ile Kürtlerin “mağdur”, “seküler”, “modern” bir örgütü biçiminde dünya sahnesine sunup “terör devleti”ni meşrulaştırma adımını attılar. Bölgedeki büyük oyunun en kritik sahnesi DEAŞ’ın “Kobani kuşatması”ydı.
Ankara’nın bölgedeki gelişmeler karşısındaki ilk büyük karşı hamlesi de aynı günlerde geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, DEAŞ ve PKK’nın birbirinden farkı olmayan, benzer, kardeş bir terör örgütü olduğunu ilan ederek bölgede oynanan oyunu gördüğünü açıkladı. Erdoğan’ın o dönem “Kobani düşerse düşsün, zaten orada terör örgütünden başka kimse kalmadı, oranın insanları Türkiye’ye geçti” sözlerinin nasıl tepki çektiğini hatırlayalım; PKK’ya “terör devleti” kurmaya çalışan uluslararası güç, bu sözlerinden sonra medya kanalıyla Erdoğan’a karşı saldırıya geçti. HDP’yi harekete geçirerek 6-7 Ekim provokasyonunu sahneye koydular. Bu da yetmeyince PKK’yı kullanarak Güneydoğu’da çukur terörünü başlattılar.
Erdoğan’ın Suriye’de “terör devletine”, Ortadoğu’da harita değişikliğine izin vermeyeceği kesinleşince 15 Temmuz darbe girişiminin düğmesine basıldı. Erdoğan, bu hamleye karşılık olarak darbeyi etkisizleştirdikten tam bir ay sonra tarihi bir adım atarak Fırat Kalkanı operasyonunu başlattı ve Suriye’ye girdi. Bir süre sonra da Türk askerini Zeytindalı harekatıyla Afrin’e ve İdlib’e soktu.
Bu hamleler karşısında Obama’nın sahadaki ekibi diyebileceğimiz Pentagon’a bağlı güçler, terör örgütüne silah dolu TIR’lar ile takviye ederek Fırat’ın doğusunu merkezine alan PKK’ya özerk bir alan yaratmaya girişti. Pentagon bir yandan Ankara’yı oyalamaya çalışırken diğer yandan da Fırat’ın doğusunu koruma altına aldı.
Ankara’nın bu girişimlere tepkisi ise çok keskin oldu. Erdoğan, Fırat’ın doğusuna girme kararını tüm dünyaya ilan ederek ABD’de taşları yerinden oynattı. Trump, terör örgütü yerine yarım asırlık “stratejik dostu” olan Türkiye’yi tercih ederek, Pentagon’a rağmen Suriye’deki askeri varlığını çektiğini açıkladı. Bu kararla Trump, Pentagon’un Suriye’deki plan ve projelerini de askıya alarak Türkiye’nin önünü açtı. Trump, DEAŞ ile mücadele işini de Türkiye’ye havale ederek bölgeyi aynı zamanda Ankara’ya bırakmış oldu. Böylece Pentagon’un Ay-el Arap’ta sahneye koyduğu ve Batılıların desteğini kazandığı meşhur DEAŞ-PKK/YPG tiyatrosunun da sonuna gelindi.
Türkiye’nin kazandığı bu diplomasi zaferi, Sevr’in çöpe gitmesi kadar önemli ve büyük bir gelişmedir. “Ama”lı, “fakat”lı kurulan cümlelerin çoğu işte bu tarihi gelişmeyi gözden düşürme amaçlıdır. Bölgede yeni bir durum ortaya çıkmıştır, Suriye’de iç savaş patladıktan sonra ibre ilk kez Türkiye’den yana dönmüştür ve bu başarı, Erdoğan’ın kararlı diplomasisinin sonucudur.
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019