Mehmet TIRAŞ
Ramazan Bayramının ikinci günü seçim bölgesi Bursa’da bayram ziyareti için davet edildiği Balkan göçmen derneklerinin ziyaretinde, kendisini şarkılı türkülü karşılayanlardan bir bayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a ‘Vardar ovası’ türküsünü söyleyeceğinin demesi üzerine; hükümet sözcüsü,bu Türküyü ben gidince söyleyin içinde “rakı geçiyor” demesi,üzerinde düşünülmesi gereken bir olay,diye düşünüyoruz..
Başbakanın din,mezhep ve alkol üzerinden sosyal hayatı zapturapt altına alması kişisel bir görüşünden öteye;AKP’nin bir proje politikasının yansımasını gösteriyor.Başbakan artık Erbakan’ın fabrika ayarlarına dönmesi,28 şubat’ın rövanşını almaya yönelik girişimleri, yabana atılacak bir konu değil bunlar.
Akp medyasında yazan bazı İslamcı yazarlar sürekli Başbakana kurandan ayet ve hadisler vererek;devleti dini esaslara göre yönetmesini öneriyorlar.Özellikle de Diyanet İşler Başkanlığının(DİB), başbakanın ve hükümetinin politikasını da dinen doğrulayan açıklamalar yapması da, tesadüf olmasa gerek!.. Kürtaj ve Gezi direnişinde polis şiddetinden kaçarak camiye sığınanların cami de içki içtiler yalan ve iftirasını Erdoğan dan bu nöbeti DİB’nı almış görünüyor, bunlar sıradan spontane çıkışlar ve sözler değil,bir planın parçaları olarak gözüküyor.
Yine AKP’yi sürekli her yazısında din üzerinde uyaran ve öneriler getiren Yani Şafak gazetesinin kadrolu yazarı;”Müslüman yönettiği ve yaşadığı toplumu Müslümanlaştırmak görevi” diyor.
Başbakanın da:
“tek din”
“dindar nesil yetiştireceğiz”
“Reyhanlı da 53 Sünni vatandaşım şehit oldu”
“İmam hatip okullarından mezun olanlar bu ülkeyi yönetecek”
“caminin dışında başka bir yeri ibadet yeri olarak tanımayız,diyerek Cem evlerini tanımaması”
“daha bu zamana kadar hiçbir cem evinin ziyaret etmemesi”
“Kendine oy veren kürtlere aynı dine inanıyoruz derken,vermeyenlere ise bunlar zerdüştür,demesi”
“Kadınların kıyafetlerinden rahatsız olması”
“Alkol yasasının düzenlenmesinde gelen eleştirilere;siz iki ayyaşın çıkarttığı yasaya mı inanıyorsunuz, yoksa yüce dinimizin emrine mi?”
“İçkini git evinde iç demesi”
“AKP,yılda 8320 cami yaparak cami sayısını 75 binden 84 bine çıkartması”
“Dişler başkanlığının bütçesini 11 bakanlığın bütçesine eşitlemesi”
“DİB’ lığının her yıl 10 bin kişilik maliyeden kadro talep etmesi ve DİB’ lığını üzerinden diğer kamu kurumlarına yatay geçiş sağlayarak,kamu da kadrolaşmaya gitmesi”
“DİB’ lığının kadrolu personel sayısı tam 130 bin kişiden oluşuyor ve bir tane Alevi kökenliğinin çalışmaması,tesadüf olabiliri mi?”
“DİB’ lığını 51. sıradan çıkartıp devlet protokolünden 10. Sıraya getirmesi”
“DİB’ lığının devletin en büyük dördüncü kurumuna gelmesi”
“Kürtaj yasağının dinen günah,diyerek gündeme getirmesi ve DİB’ lığına açıklama yaptırması.”
“her kürtaj bir Roboski demesi”
“heykel yıktırması”
“Muhalif basını susturması”
Bunları bir arada değerlendirdiğinizde ortaya çıkan manzara karşısında Erdoğan’nın; neyi işaret ettiği çok net anlaşılmıyor mu?
Gezi direnişinin ortaya çıkışı ve evrensel bir eyleme dönüşerek demokratik yer yüzünden gördüğü destek; ne kadar anlam kazandığını,fotoğraf karelerini bir araya getirince; büyük resmi görüyorsunuz,bu resim bir din devleti projesini gösteriyor.
Bir dizinin,filmin veya tiyatronun aşk sahnesinin ahlak bozucu gören bir zihniyetle bakan bir Başbakanın, kervanına şimdi de;içinde rakı-şarap geçmeyen türküler ve şarkılar aranması manidar gelmiyor mu size?
Artık beste yapanların söz yazarlarının içinde alkol geçen bir beste yapma ve söz yazma anlamında bir mesajdır Bülent Arınç’ın sözleri. AKP’nin elinde tuttuğu veya isteği doğrultusunda program yapan 15 kanalda ;içinde alkol sözleri geçen türküler ve şarkılara yasak gelirse,hiç yadırgamamalıyız.
Yakında Başbakan denize mayoya ve bikini ile girenleri gündeme getirip; din üzerinde bir açıklama yapar; DİB ‘ lığı da bunu bir ayet veya hadisle desteklerse şaşırmamalıyız..Boşuna biz Erdoğan Erbakan’ın fabrika ayarlarına döndü demiyoruz.Siz, hiç Başbakanın turizm gelirleri ve turist sayısı üzerine bir rakam verdiğini duydunuz mu?
Erbakan da bütün iktidarları batıya plaj, doğuya karakol yaparlar bunlar diyerek suçlar,din üzerinden topluma ayar vermeye çalışırdı.
Demokrasi Başbakan için seçimden ibaret ve sandık boyutuyla ele alına,çoğunluğa hakim olanın her şeye de muktedir olsun anlayışı var;demokrasinin kuvvetler ayrılığı önümüze de engel demedi mi?
AB’liğinden uzaklaştıkça askeri vesayetin siyasete müdahale etme imkanı azaldıkça,başbakan bütün konuşmaları çoğunluk üzerinden bakıp, bireysel özgürlükleri yok sayıp, temel hak ve özgürlükleri ise;din ve mezhep üstünden yorumlaması düşündürücü gelmiyor mu size?
Artık başbakanın bu politikalarını analiz ettiğinizde; “demokrasi karadan ulaşılmayan bir ada görüntüsü veriyor.”
Mısırda darbeye karşı direnen özgürlükçü oluyor,demokrasi mücadelesi veriyor Erdoğan’ın anlayışında;Türkiye de kitlesel gösteri yapanlar darbeci oluyor.
Gezi direnişinde 5 kişi polis kurşunuyla ve şiddetiyle ölüyor, 12 kişi bir gözünü kaybediyor,8 bin kişi işkence görüyor bunlardan hiç bahsetmiyor,Uludere de 34 kişinin askeri savaş uçaklarıyla katledilmesini ise emri ben vermedim,diyerek geçiştirirken,faillerini de ortaya çıkartmıyor.
Sokaklarda demokratik hakkını arayan çapulcu,anarşist,gözaltına alınan örgüt üyesi,tutuklanırsa da terörist oluyor, daha ortada bir mahkeme kararı olmamasına rağmen.
Mahkeme kararları ve basın ise evlere şenlik başlı başına bir sıkıntı,demedi mi;yargıya talimat verdim,medya mensuplarına da her aklına geleni yazamazsınız,diye Başbakan.
Avrupa parlamentosunun (AP) Erdoğan’a uyarı anlamına gelen kararı ne kadar yerinde değil mi?Ülkeyi dini otoriterleşmeye götürüyorsun,diye karar almıştı hatırlanırsa,Gezi olayları sürecinde!.
ABD’nin Gezi olayları üstüne 19 defa Erdoğan’a, bu gösteriler demokratik bir hak diyerek uyarıda bulunmuştu!.
Siz, yine de içinde zemzem suyu geçen bir türkü veya şarkı bulup başbakanı ve yardımcısını haberdar edin, sevaba girersiniz.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları







































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025